Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tek Taraflı İşlem”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı banka tarafından davacı avukata ödenmesi gereken ücretlerden yapılan kesintinin, çalışma koşullarında esaslı değişiklik oluşturup oluşturmadığı ve bu kesintinin davacıya ödenmesi gerekip gerekmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, davacının yazılı muvafakati olmaksızın ve tek taraflı olarak yaptığı kesintinin çalışma koşullarında esaslı değişiklik niteliğinde olduğu ve davacıyı bağlamayacağı gözetilerek, davacının alacağına hak kazandığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında sonradan yer alan vakıf şerhinin terkinine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Evveliyat kayıtlarında bulunmayan ve ilgililerin rızası olmadan idarece tek taraflı olarak konulan vakıf şerhinin, dayanağı olduğu iddia edilen idare mahkemesi kararında dahi taşınmazın yer almaması ve tapu memurunun düzeltme yetkisini aşan bu işlemin TMK 1027. maddesine aykırı olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, işveren belediye tarafından yapılan ücret indiriminin haksız olduğu iddiasıyla açtığı işçilik alacakları davasında, indirilen ücretin koordinatörlük görevi nedeniyle ödenen ek bir ödeme mi yoksa işçinin temel ücreti mi olduğu ve buna bağlı olarak ücret indiriminin İş Kanunu'na aykırı olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının koordinatör yardımcılığı görevinin, denetim raporları sonucu mevzuata aykırı olduğu gerekçesiyle sonlandırılması ve davacının asli görevi olan inşaat mühendisliği görevine devam etmesi nedeniyle, koordinatörlük göreviyle bağlantılı olarak ödenen ücretin kazanılmış hak niteliğinde olmadığı ve ücret indiriminin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. ve 62. maddelerine aykırılık teşkil etmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücretinin tek taraflı düşürülmesi nedeniyle oluşan fark alacaklarının ödenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Sayıştay kararının bağlayıcılığı ve idarenin eşit işe eşit ücret ilkesine aykırı uygulamayı düzeltme yükümlülüğü gözetilerek, davacının ücretinin tek taraflı düşürülmesinin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, işveren tarafından ücretinin tek taraflı düşürülmesi nedeniyle, fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, Sayıştay kararları doğrultusunda davacının ücretini düşürmesinin hukuka uygun olduğu ve davacının fark ücret alacağına hak kazanmadığı değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İran'da gerçekleşen boşanmanın Türkiye'de tanınması ve tenfizi davasında, davacı tarafından sunulan belgelerin Türk hukuku açısından geçerli olup olmadığı ve davanın reddinin yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının tanınması için gerekli şartların oluşmadığı, davacı erkeğe verilen boşanma yetkisinin tek taraflı bir işlem olduğu ve kadının iradesinin yok sayıldığı, bu durumun Türk kamu düzenine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.