Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Usul Hükmü”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kesinleşen yetkisizlik kararı üzerine yetkili mahkemede davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yetkisizlik kararını veren mahkeme yerine yetkili mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 20. maddesindeki açık usul hükmüne aykırı olduğundan karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bozmadan sonra yapılan ıslaha değer verilip verilemeyeceği ve yerel mahkemenin Yargıtay’ın bozma kararına uygun hüküm kurup kurmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun ile bozmadan sonra ıslah yapılabilmesine imkan tanınmış olsa da, bu kanunun geriye yürümeme ilkesi ve ıslahın tamamlanmış bir usuli işlem olması sebebiyle, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına ilişkin kararının uygulanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin bozma kararına uygun hükmü kurduğu gerekçesiyle, davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma kararından sonra yapılan ıslah işleminin geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 177. maddesinin 28.07.2020 tarihli değişikliğiyle bozma sonrası ıslah yapılabilmesine olanak sağlansa da, bu değişikliğin tamamlanmış işlemlere uygulanamayacağı ve somut olayda hem ıslah işleminin hem de direnme kararına konu bozma kararının değişiklik tarihinden önce verilmiş olması gözetilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakem heyeti kararının iptali davasında görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 7101 sayılı Kanun ile HMK’nın 410. ve 439. maddelerinde yapılan değişiklikler ve bu değişikliklerin usul hükmü niteliğinde olup derhal uygulanması gerektiği, geçiş hükmü de içermemesi gözetilerek hakem heyeti kararının iptali davalarında görevli mahkemenin bölge adliye mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Birleştirilen iki ayrı davada, davalıların ayrı vekillerle temsil edilmesi durumunda, davaların reddine ilişkin ayrı vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 8. maddesi uyarınca, bir davanın takibi sırasında başka bir davanın bu davayla birleştirilmesi durumunda her dava için ayrı ücrete hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 10. maddesinde öngörülen yeni usule göre, vakıf yöneticilerinin görevden alınabilmesi için Vakıflar Meclisi kararı şartının, derdest davaya uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, açıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuata göre sonuçlandırılması gerektiği ve yeni yasanın kamu düzeni niteliğinde olsa dahi usul hükmü içermesi sebebiyle derdest davaya uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Elektrik Piyasası Kanunu'nda yapılan değişiklikle ceza faturalarına ilişkin uyuşmazlıkların idari yargıya devredilmesinden sonra, değişiklik öncesinde açılmış bir davanın adli yargıda görülmeye devam edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargı yolu değişikliğinin usul hükmü niteliğinde olduğu ve kanun koyucunun bu değişikliği derdest davalara da uygulamak istediğinin anlaşılması gözetilerek, davanın yargı yolunun bulunmaması nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın mala zarar verme suçundan beraatine ilişkin hükmün Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen, yerel mahkemenin sanığın savunmasını almadan direnme kararı vermesinin usule uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe bozma kararına karşı sanığın beyanının alınmasının zorunlu bir usul hükmü olduğu ve savunma hakkının kısıtlanamayacağı ilkesi gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı dinlemeden verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların hırsızlık suçundan beraatlerine ilişkin hükmün Özel Dairece bozulmasına karşın yerel mahkemenin direnmesi üzerine, sanıklardan birinin aleyhe olan bozmaya karşı beyanı alınmadan direnme kararı verilip verilemeyeceği hususunda uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe bozma kararına karşı tüm sanıkların beyanlarının alınmasının zorunlu bir usul hükmü olduğu ve savunma hakkının kısıtlanamayacağı ilkesi gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında resmî belgede sahtecilik suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün bozulmasının ardından, yerel mahkemece verilen direnme kararından önce sanığın aleyhine olan bozma kararına karşı beyanının alınıp alınmaması gerektiği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe bozma kararına karşı sanığa savunma hakkı tanınmasının zorunlu bir usul hükmü olduğu, aksi halde savunma hakkının kısıtlanacağı ve bu durumun mutlak bozma nedeni teşkil edeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık ve mağdurun soruşturma aşamasında uzlaştırmayı kabul etmemelerine rağmen, sonradan yürürlüğe giren CMK m.253'teki değişiklik uyarınca yeniden uzlaştırma yoluna gidilip gidilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6763 sayılı Kanun ile CMK m.253’e eklenen 24 ve 25. fıkraların, uzlaştırmanın yöntemine ilişkin usul hükümleri olduğu ve derhal uygulama ilkesi gereği, daha önce usulüne uygun olarak sonuçsuz kalan uzlaştırma girişiminin yenilenmesini gerektirmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu taşınmazlara ilişkin taraflar arasında yapılmış devir sözleşmelerinin feshine ve taşınmazların davacıya ait olduğunun tespiti istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Husumet yönünden davanın reddine karar verilen davalı Timur Gayrimenkul Yapı ve Yatırım A.Ş. lehine hükmedilen vekalet ücretinin, usule ilişkin ret kararı olması sebebiyle nisbi değil maktu olarak belirlenmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bu yönde düzeltilerek onanmasına, istinaf mahkemesi kararının ise ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.