Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yeni Suç”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması geri bırakılan hükümlünün denetim süresi içinde işlediği iddia edilen suç nedeniyle hükmün açıklanması kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleşmesinden *önce* işlenen suçlar nedeniyle denetim süresi içinde yeni suç işlendiğinden bahsedilemeyeceği ve hükmün açıklanmasının mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin hükmün açıklanmasına ilişkin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması geri bırakılan hapis cezasının, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle açıklanmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin tespit edilmesi ve yargılama sürecinde usul ve yasaya uygunluk gözetilerek, yerel mahkemenin hükmün açıklanmasına dair kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikteki hükümlünün, Covid-19 izni sırasında yeni bir suç işlemesi nedeniyle açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine ilişkin itirazın reddi üzerine yapılan kanun yararına bozma isteminin incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 izninde geçen sürenin infazdan sayılacağı ve bu süreçte işlenen yeni suçun, 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi kapsamında değerlendirilerek hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin infaz hakimliği tarafından değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, itiraz merciinin direnme kararı kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikteki hükümlünün Covid-19 izni sırasında işlediği suçtan dolayı açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine ilişkin itirazın reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 izninde geçen sürenin infazdan sayılması ve denetimli serbestliğin devam ettiği gözetilerek, hükümlünün denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi halinde infaz hâkiminin 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca takdir yetkisini kullanarak hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine veya denetimli serbestliğin devamına karar vermesi gerekirken, denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına başlanmadığı gerekçesiyle talebin reddedilmesinin hukuka aykırı olması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması kararı verildikten sonra, denetim süresi içinde yeni bir suç işlenmesi nedeniyle hükümlerin açıklanması kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin tespit edilmesi ve bu suçun kesinleşmesi nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 231/11. maddesi uyarınca hükümlerin açıklanması kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikte iken yeni bir suç işleyen hükümlünün, yeni suçun cezasının alt sınırı bir yıldan az hapis cezası olması halinde, açık ceza infaz kurumuna gönderilip gönderilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Denetimli serbestlik uygulanmakta iken işlenen yeni suçun cezasının alt sınırının bir yıldan az olması nedeniyle 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesinin 7. fıkrasının uygulanma koşullarının oluşmadığı gözetilerek, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine ilişkin itirazın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikteki hükümlünün Covid-19 iznindeyken yeni bir suç işlemesi üzerine, açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine ilişkin infaz hakimliği kararına yapılan itirazın reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 izninde geçen sürenin infazdan sayılması ve denetimli serbestliğin devam etmesi gerektiği, bu nedenle yeni suç nedeniyle 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddinin hukuka aykırı olduğu gözetilerek, itirazı reddeden Ağır Ceza Mahkemesi kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikteki hükümlünün Covid-19 izni sırasında yeni bir suç işlemesi üzerine, 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca açık ceza infaz kurumuna gönderilip gönderilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün Covid-19 izninde geçirdiği sürenin infazdan sayılacağı ve denetimli serbestlik tedbirinin fiilen uygulanmaya başladığı gözetilerek, yeni suç nedeniyle 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine dair verilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikte iken Covid-19 izninde bulunan hükümlünün bu süre zarfında işlediği suç nedeniyle açık ceza infaz kurumuna gönderilip gönderilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 izninde geçen sürenin infazdan sayılacağı ve bu süreçte işlenen yeni suçun denetimli serbestlik tedbiri devam ederken işlenmiş kabul edileceği gözetilerek, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine dair verilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde sanığın kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle açıklanması aşamasında, yerel mahkemece önceki hükümde belirlenen cezadan daha ağır bir cezaya hükmedilmesinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması durumunda, yerel mahkemenin daha önce verilen hükümde değişiklik yapma yetkisi bulunmadığı ve denetim süresi içinde kasten yeni suç işlenmesi halinde mahkemenin yalnızca hükmü açıklamakla yükümlü olduğu gözetilerek, Özel Dairenin bozma kararının kaldırılmasına ve hükmün açıklanması gereken cezanın belirlenmesi için dosyanın CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.