Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çocuk İadesi”
- Uyuşmazlık: Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi uyarınca açılan çocuğun mutad meskenine iadesi davasında, yargılamanın Cumhuriyet savcısının katılımı ve huzuru ile yapılmasının zorunlu olup olmadığı ve somut olayda savcının yargılamaya katılıp katılmadığı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay Özel Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5717 sayılı Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun'un 7/2. maddesinde, çocuğun iadesi hakkındaki davaların Merkezi Makam adına mahalli Cumhuriyet Başsavcılığı'nca açılacağı belirtilmiş ise de, duruşmalara savcının katılım zorunluluğu düzenlenmemiş olması ve somut olayda fiziki duruşma tutanaklarında ve UYAP ortamındaki tahkikat duruşması zabıtlarında Cumhuriyet savcısının duruşmaya katılarak mütalaa verdiği açıkça yer alması gözetilerek, davanın esasının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuklarının annesi tarafından Türkiye’ye getirilmesinden sonra babanın, Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi’ne dayanarak çocukların mutat meskenleri olan Avusturya’ya iadesini talep etmesi üzerine, çocukların Türkiye’de kalmalarının Sözleşme’nin 13/1-b maddesinde belirtilen istisnai duruma girip girmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların, pedagog ve sosyal hizmet uzmanı raporu ve mahkemedeki dinlenmesi sonucu elde edilen bilgiler ışığında, babalarının yanına iade edilmeleri halinde fiziki ve psikolojik bir tehlikeye maruz kalacakları veya başka bir şekilde müsamaha edilemeyecek bir duruma düşecekleri yolunda ciddi bir risk bulunduğu değerlendirilerek, yerel mahkemenin çocukların iadesi talebini reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tarafların Türkiye'ye tatil amacıyla geldikleri sırada anne tarafından boşanma davası açılması ve geçici velayetin anneye verilmesi üzerine, müşterek çocuğun Lahey Sözleşmesi kapsamında mutat meskeni olan baba yanında İsviçre'ye iade edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların Türkiye’ye birlikte tatile geldikten sonra anne tarafından boşanma davası açılması ve babanın bu durumu bilerek tek başına İsviçre’ye dönmesi nedeniyle çocuğun “kaçırılma” veya “alıkonulma” hallerinin olmadığı, ayrıca boşanma davası ile tarafların ayrı yaşamaya hak kazandıkları, velayetin tedbiren anneye verildiği, çocuğun annesinden hiç ayrılmadığı ve henüz üç yaşını doldurmadığı, bu yaştaki bir çocuğun anneden ayrılmasının çocuğu fiziki ve psikolojik tehlikeye maruz bırakacağı, babanın çalışması halinde çocuğa üçüncü bir kişi tarafından bakılacak olması gibi hususlar gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi uyarınca, Türkiye'ye getirilen ve annesinin yanında kalan çocuğun, Danimarka'da yaşayan babasına iade edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun babasına iadesinin, çocuğun fiziki ve psikolojik sağlığı için ciddi risk oluşturacağı ve müsamaha edilemeyecek bir duruma düşüreceği gözetilerek Lahey Sözleşmesi'nin 13/b maddesi istisnası uygulanarak yerel mahkemenin çocuk iadesi talebini reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi uyarınca, Türkiye'ye getirilen çocuğun mutat meskeni olan Finlandiya'ya iade edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun Türkiye'den Finlandiya'ya iadesinin, çocuğu psikolojik bir tehlikeye maruz bırakacağı yönündeki uzman bilirkişi raporu ve Lahey Sözleşmesi'nin 13/b maddesi uyarınca iade zorunluluğu bulunmayan bir halin varlığı değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Çocuğun mutat meskeni olan Almanya'ya iadesi talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun mutat meskeninin Almanya olduğu, iade talebinin reddine gerekçe gösterilen hususların Sözleşme'nin 12. ve 13. maddelerindeki istisnai halleri oluşturmadığı, sosyal inceleme raporu da dikkate alındığında çocuğun yüksek yararının mutat meskenine iadesi gerektirdiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun mutat meskeni olan Belçika'ya iadesi talebinin reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun iadesi halinde fiziki veya psikolojik bir tehlikeye maruz kalıp kalmayacağı hususunda uzman görüşü alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Annesi tarafından Türkiye’ye getirilen çocuğun, babasının yaşadığı Almanya’ya, Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi kapsamında iade edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun iadesi halinde fiziki veya psikolojik bir tehlikeye maruz kalıp kalmayacağı hususunda uzman görüşü alınmadan ve çocuk dinlenilmeden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Türkiye'ye tatil amacıyla gelen ve babalarının Belçika'ya dönmesi üzerine anneleriyle kalan çocukların, anne lehine verilen velayet kararı sonrasında, babanın talebiyle Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi kapsamında Belçika'ya iade edilip edilmeyecekleri.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların Türkiye'ye getirilmelerinin haksız olmadığı, anne yanında kalmalarına dair tedbiren velayet kararı bulunduğu ve boşanma davası sonucunda velayetlerinin anneye verildiğine dair kararın kesinleştiği gözetilerek, çocukların Belçika'ya iadesi talebinin reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararı üzerine açılan yargılamanın yenilenmesi davasında, davanın süresinde açılıp açılmadığı ve Cumhuriyet Savcısının yargılamaya dahil edilip edilmemesi gerektiği hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: AİHM kararının tebliğinden itibaren yargılamanın yenilenmesi davasının süresinde açıldığı ve 5717 sayılı Kanun uyarınca çocuğun mutat meskenine iadesi davalarında Cumhuriyet Savcısının da yargılamaya dahil edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocukların mutat meskenleri olan İsveç'e iade edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu çocuklardan birinin, temyiz incelemesi sırasında 16 yaşını doldurarak 1980 tarihli Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Sözleşme'nin 4. maddesi kapsamı dışında kaldığı gözetilerek, iadesine karar verilmesine yer olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu çocuk yönünden bozulmasına, diğer çocuklar yönünden ise onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.