Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ödünç Verme”
- Uyuşmazlık: İkrazatçıdan alınan ödünç paranın geri ödenmesi davasında tüketici mahkemesinin görevli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 90 sayılı Ödünç Para Verme İşleri Hakkında KHK kapsamında faaliyet gösteren ikrazatçıların, 4077 sayılı TKHK’da tanımlanan "kredi veren" sıfatına haiz olmadığı ve ikrazat sözleşmesinin "tüketici işlemi" olarak nitelendirilemeyeceği, dolayısıyla uyuşmazlığın tüketici mahkemesinin görev alanına girmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tefecilik suçunda suç tarihinin belirlenmesi ve buna bağlı olarak dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinin, katılanın ve sanığın beyanları ile dosya kapsamındaki delillerden senedin düzenleme tarihi olan 25.03.2004 olarak belirlenmesi ve bu tarihten itibaren 765 sayılı TCK’ya göre 7 yıl 6 ay olan kesintili dava zamanaşımı süresinin, Yargıtay 5. Ceza Dairesince kamu davasının düşmesine ilişkin kararın verildiği tarihten önce dolduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına ve davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanığın mağdurlara uyguladığı çek karşılığı altın verme ve geri alma işlemlerinin tefecilik suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurlara altın alım satımı görüntüsü altında, gerçekte kazanç elde etmek amacıyla ödünç para verdiği ve bu eylemin çek kırdırma yoluyla gerçekleştirilen tefecilik suçunun unsurlarını taşıdığı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tefecilik suçunda, kazanç sağlamak amacıyla birden fazla kişiye ödünç para veren sanık hakkında, ödünç para verilen kişi sayısınca ayrı ayrı hüküm mü kurulması gerektiği, yoksa zincirleme suç hükümlerinin mi uygulanması gerektiği hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Tefecilik suçunun mağdurunun toplumun geneli olduğu ve suçun birden fazla kişiye karşı işlenmesinin TCK m.43'te düzenlenen zincirleme suçu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödünç verme sözleşmesinden kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, havale dekontlarında "borç" açıklamasıyla ödünç verme iddiasını ispatladığı, davalının ise bu parayı hangi amaçla aldığını kanıtlayamadığı ve Yargıtay’ın önceki bozma kararına Bölge Adliye Mahkemesince uyulduğu gözetilerek, davalının temyiz itirazlarının reddine ve davanın kabulüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödünç verme sözleşmesinden kaynaklanan alacak isteminin varlığı ve miktarı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dayandığı borç ikrarını içeren belge ve davalı tarafça aksinin ispat edilememesi, delillerin takdirinde isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı hakkında tefecilik suçundan açılmış ceza davası sonucunun, menfi tespit davasına konu bonoların geçerliliği bakımından bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Borç ilişkisinin kesin hükümsüzlüğüne sebep olabilecek tefecilik suçuna ilişkin ceza davasının sonucunun, bonoların geçerliliği açısından önem taşıdığı ve bu nedenle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 165. maddesi gereğince bekletici mesele yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Murisin vefatından önce davacıya borç karşılığı daire verme vaadiyle yapılan ödünç verme işleminin, mirasçılar tarafından yerine getirilmemesi sebebiyle açılan alacak davasında, geçersiz sözleşmenin tasfiyesi ve denkleştirici adalet ilkesinin uygulanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmenin tapulu taşınmaz devrine ilişkin resmi şekil şartını taşımaması nedeniyle geçersiz sayılması ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tasfiye edilmesi gerektiği, bu kapsamda denkleştirici adalet ilkesi gereğince davacının ödediği paranın alım gücünün, ifanın imkansız hale geldiği tarihteki alım gücüne uyarlanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ödünç verme sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Takip dayanağı olarak sunulan dekontlar üzerindeki ibarelerin borç ikrarı niteliğinde olmayıp, aksine borcun ödendiğini göstermesi ve davacının alacaklı olduğunu ispatlayamaması gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin adi ortaklık sözleşmesi mi yoksa sonuca katılmalı ödünç sözleşmesi mi olduğunun belirlenmesine ve buna bağlı alacak istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, taraflar arasındaki sözleşmenin adi ortaklık sözleşmesi değil, sonuca katılmalı ödünç sözleşmesi olduğuna ve uyuşmazlıkta ödünç sözleşmesine dair hükümlerin uygulanması gerektiğine kanaat getirerek, ilk derece mahkemesinin hukuki nitelendirmede yanılgıya düşmesi sebebiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.