Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Önemli Oransızlık”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin artırılması davasında, Kıymet Takdir Komisyonu tarafından belirlenen bedel ile bilirkişi raporunda belirlenen bedel arasında önemli oransızlık bulunması halinde yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılıp yaptırılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 15/11. maddesi uyarınca, önemli oransızlık halinde yeni bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği ancak mahkemece iki ayrı bilirkişi raporu alınmış ve ikinci raporun ilkini teyit etmesi nedeniyle yeni bir bilirkişi incelemesine gerek olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, davalı ile yapılan taşınmaz satış işleminde bedel ile gerçek değer arasında önemli oransızlık bulunup bulunmadığı ve bu satışın ticari işletmenin önemli bir kısmının devri sayılıp sayılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin, taşınmaz için yapılan ödemenin tapuda gösterilen bedel olduğunu kabul etmesi ve yapılan ödemenin taşınmazın gerçek değeriyle arasında önemli oransızlık bulunması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Borçlunun, alacaklının takip başlatmasından sonra taşınmazını devretmesi nedeniyle, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, Yargıtay’ın bozma ilamına uygun olarak verdiği ret kararında hukuka aykırılık bulunmadığı ve davacı tarafından ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararı bozmayı gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vergi dairesinin, borçlu şirketin ortaklarının üçüncü kişiye yaptığı taşınmaz satışının 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 24. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirketin taşınmazını sattıktan sonra aynı taşınmazı kiralayarak faaliyetine devam etmesi, taşınmaz alıcısının borçlu şirketin mali durumunu bilebilecek kişilerden olması ve satışın işyeri devri niteliğinde olması nedeniyle İİK 280/son maddesindeki karinenin oluştuğu, ancak mahkemenin kamu borcunun ödenmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığına karar vermesinin isabetli olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin, vekaletnamede özel yetki bulunmayan vekil tarafından gönderilen ihtarname ile feshedilmesinin geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshine ilişkin olarak vekil tarafından gönderilen ihtarnamede, söz konusu vekaletnamede bu yönde özel yetki bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölünceye kadar bakma akdiyle devredilen taşınmazların, bakım borçlusunun yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle akdin feshi sonucu tapu kaydının iptal edilip bakım alacaklısına tescil edilip edilmeyeceği, özellikle de taşınmazları cebri icra yoluyla edinen bakım borçlusunun eşinin tapuda kayıtlı haklarının Medeni Kanun'un 1023. maddesi uyarınca korunup korunmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bakım borçlusunun edimini yerine getirmediği ve akdin feshedildiği hususlarında ihtilaf bulunmadığı, fesih ile birlikte bakım borçlusu adına yapılan tescilin hukuki dayanağını kaybettiği, taşınmazları cebri icra yoluyla edinen eşinin ise bakım borcunun yerine getirilmediğini ve akdin feshinin mümkün olduğunu bilebilecek durumda olması ve eşinin borçlarını ödeme imkânı varken taşınmazları satın alarak icra masraflarına yol açması nedeniyle iyiniyetli kabul edilemeyeceği ve TMK m.1023'ün korumasından yararlanamayacağı değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin, bakım borcunun yerine getirilmediği iddiasıyla feshine ve taşınmazın davacıya geri devrine ilişkin tapu iptali ve tescil davasında, bakım yükümlülüğünün ihlal edilip edilmediği ve davanın kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bakım borçlusunun başka bir şehirde çalıştığı ve davacıya manevi destek sağlamadığı, tanık beyanları ve mahkemece yapılan keşif ile tespit edilerek bakım borcunun ihlal edildiği değerlendirilerek, direnme kararı bozulmuş ve davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, belirlenen bedelin düşük olduğu iddiasıyla açılan davada, istinaf incelemesi sonucu verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay'ın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlığı çözmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesine uygun olarak emsal taşınmazlar ve üzerindeki yapılar gözetilerek taşınmaz bedeli tespit ettiği ve hüküm altına aldığı, bu kararın usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin artırılması davasında, bedelin tespiti ve mirasçılara paylaştırılması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin kamulaştırma bedelini belirleme yöntemi doğru bulunurken, tespit edilen bedelin mirasçılık belgesindeki paylara göre dağıtılmasına karar vermemesi usul hatası olarak değerlendirilerek, karar bu yönde düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında bazı taşınmazlarını davalı çocuklarına devretmesi işlemlerinin muris muvazaası olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların mirasbırakana bakım sağlamış olsalar dahi mirasbırakanın tüm malvarlığını diğer mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla davalılara devrettiği, satış bedelleri ile taşınmazların gerçek değerleri arasında oransızlık bulunduğu, emanetçi yoluyla yapılan devirlerin muvazaalı olduğu ve davalı ...’in davaya dahil edilmemesi yönündeki bozma kararına uyulduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin artırılması talebi üzerine, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yer alan değerlendirmenin zaman bakımından ve hesaplama yöntemleri bakımından hukuka uygun olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı vekilinin temyiz etmediği ilk karara rağmen aleyhine hüküm kurması ve bilirkişi raporunda 2023 tarihine göre değerlendirme yapılıp TÜFE, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi ve asgari ücret ortalamalarına dayalı olarak bedel hesaplanması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.