Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İİK 235”
- Uyuşmazlık: İflas eden bir şirketin işçilik alacaklarından dolayı rücuen tazminat davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin iflasından önce doğan işçilik alacağının, iflas masasına kayıt kabulü istenebilecek bir alacak olduğu ve bu nedenle davanın İİK m. 235 uyarınca iflasa karar veren yer asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek, asliye ticaret mahkemesinin görevsizlik kararı verip direnmesi üzerine, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İflas eden bankanın iflas masasına kayıt ve kabul istemine ilişkin davada görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: TMSF'nin iflas masasına kayıt ve kabul işlemlerini yürütmesinin idari işlem niteliğinde olmadığı, İİK m. 235'te görevli mahkemenin açıkça asliye ticaret mahkemesi olarak belirlendiği ve yasal düzenlemeler ile bankanın iflası halinde yürütülecek prosedür açısından Fon'a bir kısım yetkiler verilmiş olsa da özünde tasfiye işlemlerinin İcra İflas Kanunu hükümleri gereğince yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İflas masasına alacak kaydı için düzenlenen sıra cetveline yapılan itirazın, hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, iflas masasına alacak kaydı için düzenlenen sıra cetveline itiraz davasını, tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra açtığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin hukuki yarar yokluğu gerekçesiyle verdiği ret kararının gerekçesi düzeltilerek, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İflas eden şirketlere karşı açılan kayıt kabul davasının, iflas nedeniyle düşüp düşmediği ve davanın akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: İflas kararı kesinleşmeden açılan itirazın iptali davasının İİK'nın 235. maddesi uyarınca kayıt kabul davası gibi değerlendirilmesi gerektiği ve yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, yerel mahkemenin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Rücuen tazminat davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: İki farklı yargı çevresindeki mahkemeler arasında olumsuz görev uyuşmazlığının oluşması için aynı yargı çevresindeki mahkemelerin karşılıklı görevsizlik kararı vermesi gerektiği, bu durumda yargı yeri belirleme koşullarının oluşmadığı gözetilerek dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin iflas etmesinden sonra, iflas öncesinde açılan işçilik alacaklarının rücuan tahsili davasının hangi mahkemede görüleceği hususunda görev ve yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya bakmakla görevli mahkemenin belirlenmesi için yargı yeri tayini talebinde bulunulabilmesi için HMK’nın 21. maddesinde belirtilen koşulların oluşması gerektiği, somut olayda ise bu koşulların gerçekleşmediği gözetilerek yargı yeri belirleme talebinin reddine ve dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İflas eden bir şirketin iflasından sonra ödenen işçilik alacaklarının rücuan tahsili istemine ilişkin davanın hangi mahkemede görüleceği hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, iflas masasına kayıt kabul davası niteliğinde olmayıp, iflas tarihinden sonra doğan genel bir alacak davası niteliğinde olduğu ve yargı yeri belirlenmesi için gerekli koşulların oluşmadığı gözetilerek dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İflas tarihinden sonra doğan rücu alacağının tahsili için açılan davada görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesinin tespiti yanında, olumsuz görev uyuşmazlığının oluşması için gerekli şartların gerçekleşmediği ve yargı yeri belirleme koşullarının oluşmadığı gözetilerek dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, iflas eden davalı şirketin işçilerine yaptığı ödemelerden kaynaklanan rücu alacağının iflas masasına kaydının yapılıp yapılmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının rücu alacağının iflas tarihinden sonra ödenmesi sebebiyle iflas masasına kayıt edilemeyeceği, iflas masasına kayıt edilebilecek alacakların iflas anında mevcut olan alacaklar olması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tespiti ve iflas masasına kaydı istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin iflası nedeniyle davanın alacak davasından iflas masasına kayıt ve kabul davasına dönüşmesi ve mahkemenin, davacının bilirkişi incelemesi için gerekli avansı yatırmamasını gerekçe göstererek davayı reddetmesi hatalı bulunmuş, dosyada mevcut bilirkişi raporlarına göre davacının alacağının tespit edilerek iflas masasına kayıt ve kabulünün yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İflas eden bir şirketin iflas masasına kayıtlı alacak davasında vekalet ücretine ve harca ilişkin kararın doğru olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kayıt kabul davalarında, alacağın ödenmesi tasfiye sonrasına kaldığından ve tam ödeme yapılıp yapılmayacağı belirsiz olduğundan, maktu vekalet ücretine ve maktu harca hükmedilmesi gerektiği, mahkemece nispi harca hükmedilmesinin hatalı olduğu ancak bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılama gerektirmediği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İflas eden şirket aleyhine tüketici kredisi alacağı davasının hangi mahkemede görüleceği hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, iflas eden şirketin iflasından önce tüketici mahkemesinde açılmış bir tüketici kredisi alacağı davası olduğu ve iflas nedeniyle davanın kayıt kabul davasına dönüşmüş olsa da temel ilişkinin tüketici hukukundan kaynaklandığı gözetilerek görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğuna karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.