Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İcra Taksimi”
- Uyuşmazlık: İcra taksimi aşamasında, ödeme/para paylaştırma kararına karşı yapılan şikayetin kabulü ile borçluya iade edilecek bakiye bedelin dağıtımına ilişkin işlemlerin nasıl yapılması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra müdürlüğünün, borçluya iade etmesi gereken parayı, herhangi bir alacaklıya ödeme yapmadan ilk haciz alacaklısının dosyasına göndermesi, o dosyada tüm alacaklılar belirlendikten sonra paranın tüm alacaklıların alacağına yetmesi halinde doğrudan paylaştırılması, aksi halde İİK 140 ve devamı maddelerine göre işlem yapılması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin şikayeti kabul kararı ve istinaf mahkemesinin reddine ilişkin karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: İcra mahkemesinin taksim edilmemiş miras hissesinin satışı için verdiği ara kararın kesin olup olmadığı ve istinaf yoluna konu teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m.363/1’de sayılan haller dışında icra mahkemesi kararlarına karşı istinaf yolunun açık olduğu, ancak İİK m.121 uyarınca taksim edilmemiş miras hissesinin satışı hususunda verilen kararın kesin nitelikte bir karar olması sebebiyle, istinaf yoluna kapalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz talebini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu borç nedeniyle başlatılan ortaklığın giderilmesi davasında, taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmesine karşı yapılan temyiz itirazlarının incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin, diğer mirasçının davaya dahil edilmemesi, aynen taksim imkanının araştırılmaması ve hukuki yarar eksikliği iddialarının, ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar veren yerel mahkeme kararını bozmayı gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek temyiz isteminin reddi ile yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elbirliği mülkiyetindeki bir miras payının alacaklısı tarafından ortaklığın giderilmesi davası açılması durumunda, davanın alacaklı tarafından mı yoksa atanacak bir kayyım tarafından mı açılması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK'nın 648. maddesi, İİK'nın 94. ve 121. maddeleri ile 14.4.1943 tarihli YlBK kararının birlikte değerlendirilmesi sonucunda, alacaklının ortaklığın giderilmesi davasını açabileceği, ancak paylaştırma aşamasında borçlu mirasçının haklarını korumak üzere bir kayyım atanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Miras taksim sözleşmesine dayalı olarak, daha sonra kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılan taşınmaz üzerinde davacıya düşen payın tespiti ve tapuya tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras taksim sözleşmesi ile belirlenen hakların, sonradan yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve düzeltme beyannamesi de göz önünde bulundurularak hesaplanması ve davacıya düşen payın tespit edilerek tapuya tesciline karar verilmesi gerektiği gözetilerek, bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan miras taksim sözleşmesi sonrasında, davacının ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma alacağı talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının miras taksim sözleşmesi imzalayarak murisin tüm malvarlığının paylaşımına katıldığı, sözleşme gereğince edimlerini ifa ettiği ve bu durumun mal rejiminin tasfiyesini de kapsadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaleten yapılan miras taksim sözleşmesinde vekalet görevinin kötüye kullanılıp kullanılmadığı ve buna bağlı olarak tapu iptal tescil davasının akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin vekalet görevinin kötüye kullanılıp kullanılmadığının tespiti için mahkemece yeterli araştırma yapılmadığı, taşınmazların değerlerinin bilirkişi marifetiyle tespit edilerek davacının payına isabet eden kısımda oransızlık bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy merasına tecavüz suçundan açılan kamu davasına Maliye Hazinesi'nin katılıp katılamayacağı ve katılması halinde hükmü temyiz etme hakkı ve yetkisinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Meraların mülkiyetinin Hazine'de olması, meralar üzerinde sınırlı da olsa tasarruf, denetleme ve koruma yetkisinin bulunması, meraya tecavüz suçlarında Hazine'nin doğrudan zarar görmesi ve Anayasa'nın 45. maddesinde Devlete meraları koruma görevi verilmesi nedeniyle Maliye Hazinesi'nin köy merasına tecavüz suçundan açılan davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunduğu gözetilerek Yargıtay 8. Ceza Dairesinin ret kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Köy merasına tecavüz suçundan açılan kamu davasına Maliye Hazinesi'nin katılıp hükmü temyiz etme hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Meraların mülkiyeti Hazine'ye, kullanım hakkı ise köylere ait olup, her iki tarafın da meraların korunması yönünde hukuki yarara sahip olduğu, dolayısıyla Hazine'nin meraya tecavüz suçunda doğrudan zarar gören olarak kabul edilmesi ve davaya katılıp hükmü temyiz etme hakkının bulunduğu gözetilerek Özel Daire kararının kaldırılmasına ve dosyanın Hazine vekilinin temyiz istemi yönünden incelenmek üzere Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy merasına tecavüz suçundan açılan kamu davasına Maliye Hazinesinin katılıp katılamayacağı ve hükmü temyiz etme hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, meraların korunması ile ilgili yasal düzenlemeler, Hazine'nin meralar üzerindeki sınırlı mülkiyet hakkı ve bu haktan kaynaklanan doğrudan zarar görme ihtimali gözetilerek, Maliye Hazinesinin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğuna karar verilerek, Özel Daire'nin temyiz isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılmış ve dosya temyiz incelemesi için ilgili daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız yere azledilen avukatın vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin hangi kısmına göre hesaplanması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletnamenin genel vekaletname olması, verilen görevlendirmenin kapsamının Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nde maktu ücret öngörülen işlerden olmaması ve icra takibinin konusunun para ile değerlendirilebilir olması nedeniyle, davacı avukatın vekalet ücretinin tarifenin üçüncü kısmına göre nispi olarak hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak vekalet ücreti miktarına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.