Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İhlal Kararı”
- Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararında yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığı belirtilmesine rağmen, Bölge Adliye Mahkemesi'nin yeniden yargılama yapıp davayı kabul etmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararında, yeniden yargılamanın ihlali giderecek nitelikte olmadığı ve yalnızca ihlalin tespitine karar verilmesi gerektiği açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, Bölge Adliye Mahkemesi’nin yeniden yargılama yaparak davayı kabul etmesinin hatalı olduğu gözetilerek temyiz edilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının kamu görevinden çıkarılmasını takiben açtığı işe iade davasının reddine ilişkin kararın Anayasa Mahkemesi tarafından bozulmasının ardından, yeniden yargılamada işe iade talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararını gerekçe göstererek davacının işe iadesine karar vermesinin, ihlal kararının gerekçesini hatalı yorumladığı, dosyanın esasına ve tarafların delillerine ilişkin değerlendirme yapmadığı, usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli karar hakkı ihlali nedeniyle bozma kararı üzerine yapılan yeniden yargılamada, yerel mahkemenin yine gerekçesiz karar vermesi nedeniyle işe iade davasının onanıp onanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararına rağmen, işe iade davasında feshin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı konusunda hiçbir değerlendirme yapmadan ve gerekçe göstermeden karar vermesi, adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkını ihlal ettiğinden, temyiz edilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı üzerine yeniden yapılan yargılamada verilen işe iade kararının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararından sonra yeniden yapılan yargılamada verilen kararın, ihlalden önceki kararın verildiği tarihteki kanun yolu hükümlerine tabi olması ve işe iade davasında ilk derece mahkemesinin karar tarihinin 25.10.2017 tarihinden sonra olması nedeniyle, 7036 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı üzerine işe iade davasının yeniden görülmesi sonucu verilen kararın temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi ihlal kararları sonrası yapılan yargılamanın, ihlalin gerçekleştiği tarihteki usul hükümlerine tabi olması ve ilk derece mahkemesinin kararının 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun yürürlüğe girdiği tarihten sonra verilmiş olması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesin olduğu gözetilerek davalı vekilinin temyiz başvurusunun reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı üzerine yeniden yargılama yapılan işe iade davasında, ilk derece mahkemesi kararına karşı hangi kanun yoluna başvurulacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemelerinin kurulup faaliyete geçtiği tarih dikkate alınarak Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararından sonra yapılan yargılamada, ihlal kararından önceki kararın tabi olduğu usulün uygulanması gerektiği ve ilk derece mahkemesi kararının öncelikle istinaf yoluna tabi tutulması gerektiği gözetilerek dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı üzerine tekrar görülüp kabul edilen işe iade davasına karşı yapılan temyiz başvurusunun hangi merci tarafından inceleneceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararından sonraki yargılamada, ihlal kararından önceki kararın tabi olduğu usul yolunun izlenmesi gerektiği, bölge adliye mahkemeleri faaliyette iken verilen ilk derece mahkemesi kararlarının öncelikle istinaf yoluyla incelenmesi gerektiği ve bu nedenle dosyanın istinaf incelemesi için bölge adliye mahkemesine gönderilmesi gerektiği gözetilerek temyiz incelemesinin reddine ve dosyanın ilk derece mahkemesine, oradan da bölge adliye mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin adil yargılanma hakkı ihlali nedeniyle yeniden yargılama kararı vermesinin ardından, mahkemenin davacının bazı işçilik alacak taleplerini önceki kesinleşmiş karara dayanarak reddetmesinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararının kapsamı ve önceki kesinleşmiş kararların bağlayıcılığı değerlendirilerek, davacının kıdem, ihbar, yıllık izin ve asgari geçim indirimi alacaklarına ilişkin yeniden yargılama yapılması gerektiği, ancak fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının daha önce kesinleşmiş kararla reddedilmiş olması sebebiyle bu konuda yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı üzerine yeniden yapılan yargılamada, ilk derece mahkemesi kararına karşı hangi kanun yoluna başvurulacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararından sonra yapılan yargılamada, ilk derece mahkemesince ihlal kararından önce verilen kararın tabi olduğu kanun yolunun izlenmesi gerektiği ve bölge adliye mahkemelerinin faaliyette olduğu tarihte verilmiş ilk derece mahkemesi kararlarının öncelikle bölge adliye mahkemesinde istinaf yoluyla incelenmesi gerektiği gözetilerek, dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi kararı üzerine yeniden yapılan işe iade davasında verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi ihlal kararı sonrası yeniden yapılan yargılamada, ihlale neden olan karar tarihindeki kanun yoluna bakılması gerektiği ve işe iade davasındaki ilk kararın 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra verildiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesin olduğu ve temyiz edilemeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin temyiz başvurusu reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı sonrası yeniden yapılan yargılamada, ilk derece mahkemesi kararına karşı hangi kanun yoluna başvurulacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararından sonra yapılan yargılamada, ilk derece mahkemesince ihlal kararından önce verilen kararın tabi olduğu kanun yolunun izlenmesi gerektiği ve bölge adliye mahkemelerinin faaliyette olduğu tarihte verilmiş ilk derece mahkemesi kararına karşı öncelikle istinaf yoluna başvurulması gerektiği gözetilerek, dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı üzerine yeniden yapılan yargılamada, ilk derece mahkemesi kararına karşı hangi kanun yoluna başvurulacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi kararından önceki yargılama sürecinde bölge adliye mahkemelerinin faaliyette olduğu ve ihlale konu kararın istinaf incelemesinden geçtiği, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararından sonra yapılan yargılamada ilk derece mahkemesince verilen kararın tabi olduğu kanun yolunun izlenmesi gerektiği ve bu durumda kararın öncelikle bölge adliye mahkemesince incelenmesi gerektiği gözetilerek dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.