Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İskan Yasası”
- Uyuşmazlık: Davacılar, davalıların kadastro çalışmaları sırasında kendi taşınmazlarının bir kısmını haksız olarak kendi adlarına tescil ettirdiklerini iddia ederek tapu iptali ve tescil istemişlerdir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların tapulu taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin, tapu kaydına karşı hüküm ifade etmediği ve kadastro çalışmalarının eski tapu kayıtlarına uygun yapıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İskan Kanunu kapsamında dağıtılan taşınmaz için tapu kayıt maliki ile birlikte iskan hakkı sahiplerinin kimler olduğunun tespiti davasında davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, eda davası açma imkanı varken, hasımsız tespit davası açmasında hukuki yararının olmadığı gözetilerek, yerel mahkemelerin davanın usulden reddine ilişkin kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hazine arazisi üzerinde yapılan konutların ilk inşaattaki kusurlar nedeniyle yeniden yapılması üzerine ortaya çıkan ek borçlanma bedelinin tahsili için açılan tapu iptal ve tescil davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5543 sayılı İskan Kanunu'nun Geçici 7/3. maddesi uyarınca mülga 2510 sayılı Kanun'a göre hak sahibi olanların hak sahipliklerinin kayıtsız şartsız devam edeceği gözetilerek, ilk inşaattaki kusurlardan kaynaklanan ek maliyetin hak sahiplerine yüklenemeyeceği ve tapu iptal tescil davasının reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine arazisi üzerinde 2510 sayılı İskan Kanunu uyarınca iskan edilen taşınmazın, sonradan yeniden inşa edilmesi nedeniyle ortaya çıkan ek maliyetin davalılara yansıtılıp yansıtılamayacağı ve tapu iptal tescil talebinin reddi.
Gerekçe ve Sonuç: 5543 sayılı İskan Kanunu'nun Geçici 7/3. maddesi uyarınca 2510 sayılı Kanun'a göre hak sahibi olanların hak sahipliklerinin herhangi bir koşul aranmaksızın devam edeceği gözetilerek, ilk inşaattaki kusur nedeniyle yeniden yapılan konut için ek borçlandırma yapılamayacağı ve tapu iptal tescil talebinin reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında bulunan Hazine adına miktar fazlalığı şerhinin tapunun iptali ve Hazine adına tescili ile bu şerhin terkinine ilişkin istemlerin uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tapu kaydındaki Hazine adına miktar fazlalığı şerhinin dayanağı olan belgeleri incelemeden, bilirkişi raporu almadan ve keşif yapmadan hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20/D maddesi ve iskan mevzuatı uyarınca miktar fazlalığının Hazineye ait olup olmadığının tespiti için gerekli araştırma ve incelemenin yapılmasının gerekliliği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalıların hisselerinin yargılama sırasında üçüncü kişilere devredilmesi ve mahkemenin bu durumu gözeterek davacıya seçimlik haklarını kullanma imkanı tanımaması nedeniyle, verilen kararın usulüne uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalıların bazı hisselerinin yargılama sırasında üçüncü kişilere devredildiği halde, davacıya 6100 sayılı HMK'nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakları (davayı yeni maliklere yöneltme veya eski malike karşı tazminat davasına çevirme) konusunda bir tercih hakkı tanınmadan ve yeni malikler davaya dahil edilmeden hüküm kurulması ve ayrıca alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunması, hükmün 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesindeki hüküm kısmının içeriğine dair düzenlemeye uygun olmaması ve infazda tereddüt yaratması, doğru sicil oluşturma ilkesine aykırı olması gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu kütüğünün beyanlar hanesindeki Hazine adına kayıtlı miktar fazlalığının paya dönüştürülmesi istemine karşı açılan şerh terkini davasında, hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İskana dayalı tapularda miktar fazlalığının Hazineye ait olduğu ve tapu kaydındaki Hazine lehine şerhin, kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde terkin edilmediği takdirde Hazine'nin bu haktan yararlanabileceği gözetilerek, mahkemenin şerh terkini talebini kabulüne ilişkin karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleştikten sonra açılan tapu iptali ve tescil davasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin Devlet için de uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5841 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde yapılan değişiklikle, kadastro tutanaklarının kesinleşmesinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin Devlet için de uygulanacağı hükmünün getirilmesi ve bu değişikliğin direnme kararından önce yürürlüğe girmiş olmasına rağmen yerel mahkemece değerlendirilmemesi gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tutanaklarının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin, Hazine tarafından açılan davada uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5841 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde yapılan değişiklikle, kadastro tutanaklarına karşı açılacak davalarda 10 yıllık hak düşürücü sürenin Devlet için de uygulanacağına dair açık hüküm getirilmesi ve bu değişikliğin direnme kararından önce yürürlüğe girmiş olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.