Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İstinaf İncelenmesi”
- Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında erkeğin istinaf başvurusunun usulüne uygun olup olmadığı, erkeğin istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına dair kararın yerinde olup olmadığı, erkeğin istinaf itirazlarının incelenmesi gerekip gerekmediği, kadın ve çocuk lehine hükmedilen nafakaların ve kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarlarının az olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde belirtilen bozma sebeplerinin bulunmadığı, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İstinaf başvurusunun süre aşımından reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 365/1. maddesi uyarınca, istinaf yoluna başvurma süresi geçtikten sonra yapılan başvuruların reddine ilişkin kararların kesin nitelikte olduğu ve temyiz edilemeyeceği gözetilerek, borçlunun temyiz başvurusunun reddine, alacaklının usule ilişkin olmayan diğer temyiz itirazlarının ise reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İstinaf harcı ve gider avansının yatırılmasına ilişkin yapılan yanlışlığın düzeltilip düzeltilemeyeceği ve bu hususun istinaf başvurusunun reddine yol açıp açmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf harcı ve gider avansının yatırılması hususunda yapılan yanlışlığın kalem tarafından UYAP üzerinden düzeltilebileceği, bu hususun istinaf başvurusunun reddine yol açmayacağı ve Bölge Adliye Mahkemesince ek kararın kaldırılarak istinaf itirazlarının incelenmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında davalı erkeğin istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin UYAP sistemine süresi içinde yüklediği istinaf dilekçesinin, Bölge Adliye Mahkemesince hatalı değerlendirilerek süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, davalı kadının, davacı erkeğin istinaf başvurusuna katılma yoluyla yaptığı istinaf talebinin kapsamı ve incelenip incelenemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin hükmü istinaf etmesi nedeniyle, davalı kadının da katılma yoluyla, erkeğin istinaf sebepleriyle bağlı olmaksızın her iki davayı bütün yönleriyle istinaf etme hakkı bulunduğu, bu nedenle kadının katılma yoluyla yaptığı istinaf talebinin usulden reddedilmeyip esastan incelenmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesinin, ilk derece mahkemesince verilen ve Yargıtayca bozulan bir karar sonrası yeniden verilen kararı, istinaf değil temyiz incelemesine tabi olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesine geri göndermesinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihi sonrasında verilen ilk derece mahkemesi kararlarının 6217 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesi uyarınca artık temyiz yoluyla değil, istinaf yoluyla incelenmesi gerektiği gözetilerek, dosyanın istinaf incelemesi için Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davalı kadının istinaf başvurusuna rağmen, davacı erkeğin katılma yoluyla yaptığı istinaf başvurusunun davanın reddine ilişkin kısmının usulden reddedilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadın tarafından hüküm istinaf edilmiş ise, davacı erkeğin de HMK 348. madde gereğince katılma yoluyla davayı bütün yönleriyle, davalı kadının istinaf sebepleriyle bağlı olmaksızın istinaf etme hakkı bulunduğu gözetilerek davanın reddine yönelik istinaf taleplerinin esastan incelenmesi gerekirken, usulden reddinin hatalı olduğuna karar verilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı üzerine tekrar görülüp kabul edilen işe iade davasına karşı yapılan temyiz başvurusunun hangi merci tarafından inceleneceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararından sonraki yargılamada, ihlal kararından önceki kararın tabi olduğu usul yolunun izlenmesi gerektiği, bölge adliye mahkemeleri faaliyette iken verilen ilk derece mahkemesi kararlarının öncelikle istinaf yoluyla incelenmesi gerektiği ve bu nedenle dosyanın istinaf incelemesi için bölge adliye mahkemesine gönderilmesi gerektiği gözetilerek temyiz incelemesinin reddine ve dosyanın ilk derece mahkemesine, oradan da bölge adliye mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin dava değerinin kesinlik sınırının altında olması nedeniyle istinaf başvurusunu reddetmesi üzerine davacı idarenin temyiz başvurusunda bulunması.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin kamulaştırma bedeli davalarında miktar sınırına bakılmaksızın temyiz yolunun açık olduğuna karar vermesi ve bu kararın istinaf yolu için de geçerli olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin miktar itibariyle istinafı reddeden ek kararı kaldırılmış ve istinaf başvurusunun esasının incelenmesi için karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşı tarafın istinaf dilekçesine sunulan beyan dilekçesinin katılma yolu ile istinaf dilekçesi olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı-davacı kadın vekilinin, davacı-davalı erkek vekilinin istinaf dilekçesine karşı verdiği beyan dilekçesinin, 6100 sayılı HMK'nın 348. maddesi uyarınca katılma yoluyla istinaf dilekçesi niteliğinde olduğu ve Bölge Adliye Mahkemesince bu hususun gözetilerek davalı-davacı kadın vekiline harç yatırma konusunda süre verilmesi ve harcın yatırılması halinde istinaf başvurusunun da incelenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, kadının kusur belirlemesine yönelik istinaf başvurusuna erkek tarafından yoksulluk nafakası yönünden yapılan katılma yoluyla istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Katılma yoluyla istinafın asıl istinafa bağlı olduğu ve karşılıklı boşanma davalarında hükmün kadın tarafından sadece kusur belirlemesine yönelik istinaf edilmesi halinde dahi erkeğin yoksulluk nafakası yönünden katılma yoluyla istinaf talebinin esastan incelenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin erkeğin yoksulluk nafakasına ilişkin katılma yoluyla istinaf talebini usulden reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında erkeğin katılma yoluyla yaptığı istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince hatalı gerekçeyle reddedilmesi nedeniyle Yargıtay'a yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Katılma yoluyla istinafın, asıl istinaftan bağımsız bir hak olduğu ve tarafların bu yolla davanın tüm yönleriyle istinaf edebilecekleri gözetilerek, erkeğin asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne ve reddedilen tazminatlara ilişkin katılma yoluyla istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince incelenmemiş olması hatalı bulunarak karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.