Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İzin Talep Formu”
- Uyuşmazlık: Davacının davalı işverenden yıllık izin ücret alacağı talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının imzasının bulunduğu izin talep formları ve davacı asılın beyanı dikkate alınarak yıllık izinlerini kullandığının anlaşılması ve ödenmeyen yıllık izin alacağının bulunmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ücretinin tespiti, kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı, fazla mesai, hafta tatili, resmi tatil ve yıllık izin ücretlerinin hesaplanması, ödenip ödenmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının imzalı izin talep formları olmasına rağmen, davacının bu izinlerin biriken hafta tatilleri için verildiğini beyan etmesi ve ayrıca hafta tatili alacağının hüküm altına alınması nedeniyle, yıllık izin alacağının yeniden hesaplanması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalışma süresi boyunca yıllık izinlerini kullanıp kullanmadığı ve davalının yemin deliline dayanıp dayanamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yemin delili teklifinin mahkemece reddedilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek, yemin delilinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı işveren nezdinde çalıştığı dönemde kullanmadığını iddia ettiği yıllık izin ücretlerine hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin, çalıştığı dönemdeki izinlerini kullandığına dair belgeyi imzaladığı, yetkili makam olarak onayladığı ve ayrıca emeklilik sonrası ödenen yıllık izin ücreti karşılığında davalı bankayı ibra ettiğinin tespit edilmesi üzerine, davacının yıllık izin ücreti alacağının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 16.09.2017 tarihinde ücretli izinli olup olmadığının tespiti ve buna bağlı olarak Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarının düzeltilip düzeltilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretli izinli olduğunu kanıtlayamaması ve tanık beyanlarının çelişkili olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yıllık izin ücreti alacağı davasında, mahkemece hükmedilen miktarın davacının ıslah dilekçesi ile talebini genişlettiği miktarı aştığı iddiasıyla HMK 26. maddesi uyarınca taleple bağlılık ilkesine aykırılık oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ıslah dilekçesi ile talebini genişlettiği ve bu talebin hem maddi vakıayı hem de miktarı kapsadığı, dolayısıyla hükmün taleple bağlılık ilkesine aykırı olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yıllık izin alacağının hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma kararına uyularak, davacının yıllık izin alacağının hesaplanmasında usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nde geçici işçi olarak çalışanların, kadroya geçirilmeden önceki dönemde yaptıkları işin mevsimlik iş olup olmadığı ve bu döneme ait yıllık izin ücreti talep edip edemeyecekleri hususunda bölge adliye mahkemeleri arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 53/3. maddesi ve yıllık izin yönetmeliği gereğince bir yıldan az süren mevsimlik işlerde yıllık izin hakkı olmadığı, ancak işçinin her yıl 11 ay civarında çalıştırılması halinde anayasal dinlenme hakkının gözetilmesi gerektiği, bu nedenle 11 ayı aşan çalışmalarda mevsimlik işten söz edilemeyeceği, uyuşmazlığın bu doğrultuda giderilerek davacıların 11 aydan az çalıştıkları yıllar için yıllık izin ücreti talep edemeyeceklerine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı sigortalının fiili çalışması olmadığı iddiasıyla Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan yersiz ödemelerin tahsili istemi ile sigortalının çalışma sürelerinin geçerliliğinin tespiti ve Kurum işleminin iptali istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının işyerinde fiili çalışmasının bulunduğuna dair kargo teslim fişleri, numune alma tutanakları, tanık beyanları ve izin belgesi gibi delillerle birlikte davalının izne ayrıldığı tarihten bir gün sonra yapılan denetimde çalışmadığının söylenemeyeceği değerlendirilerek yerel mahkemenin davalı lehine verdiği karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının yıllık ücretli izinlerini kullanıp kullanmadığı ve bu alacağın hesaplanma yöntemi.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, davacının beyanı, davalı tarafından sunulan izin talep formu ve ücret bordroları birlikte değerlendirilerek davacının yıllık izin alacağının hesaplanması doğru bulunarak, İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile davacının çalıştığı taşeron şirket arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının işçilik alacaklarının davalı belediyeden talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediye ile taşeron şirket arasındaki ilişkinin, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesi ve Alt İşverenlik Yönetmeliği'nin 12. maddesi uyarınca muvazaa içermediği, davacının belediyenin faaliyet alanındaki işlerde çalıştırılmasının, emir ve talimatları belediye yetkililerinden almasının ve belediye işçileri ile benzer işlerde çalıştırılmasının muvazaa kriteri olarak değerlendirilemeyeceği, ayrıca davacıya ait yıllık izin talep formlarının da değerlendirilmemiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı hekimin, davalı hastaneden yıllık izin ücret alacağı talebiyle açtığı davada, yıllık izin ücretinin hesabında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Daire, bozma ilamına uygun olarak yapılan yıllık izin ücreti hesabında hukuki bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunun oluştuğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.