Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şirket Hisse Değeri”
- Uyuşmazlık: Limited şirket hisse devrinde, noter sözleşmesinde belirtilen bedelin dışında bir bedel kararlaştırılıp kararlaştırılmadığı ve bu bedelin senet bedeli olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Resmi hisse devir sözleşmesinde belirtilen bedelin dışında bir bedel iddiasının yazılı delille ispatlanması gerektiği, ancak senet arkasındaki şerhin davalıdan çıktığının tespiti halinde bu şerhin "yazılı delil başlangıcı" sayılabileceği ve tanık dinlenmesine imkan tanıyabileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ortaklık anlaşmasındaki tapu devri yükümlülüğünün yerine getirilmemesi nedeniyle davacı tarafından açılan maddi tazminat davasında, tazminat hesabının nasıl yapılacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tazminat talebinin, ortaklık anlaşmasına konu taşınmazlar şirkete devredilmiş olsaydı şirket hisselerinin değerinin ne olacağı üzerinden hesaplanması gerektiği, bu nedenle mahkemenin hisse devir bedeli üzerinden yaptığı güncelleme hesabının hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların holding hisselerini paravan şirketlere devretmek suretiyle gerçekleştirdikleri eylemlerin nitelikli dolandırıcılık mı yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu oluşturduğu, eylemlerin katılan sayısınca zincirleme suç mu yoksa tek bir suç mu olduğu ve sanık ... hakkında TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanıp uygulanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların şirket yönetimindeki yetkilerini kullanarak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunmalarından sonra bu tasarrufların ortaya çıkmaması için hileli davranışlar sergilemelerinin eylemlerini dolandırıcılık suçuna dönüştürmeyeceği, şirket aleyhine hizmet ilişkisiyle bağdaşmayan tasarruflar yapmalarının hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı, şirketin tüzel kişilik kazanması ve doğrudan şirketin zarar görmesi nedeniyle eylemlerin zincirleme suç değil tek bir suç teşkil edeceği, tüzel kişiye karşı suç işlenmesi nedeniyle TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanamayacağı ve sanık ... hakkında katılan ...'e yönelik nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açılmadığı halde mahkumiyet kararı verilmesinin usule aykırı olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının sanık ... yönünden kaldırılmasına ve diğer sanıklar yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anonim şirket hisse devir sözleşmesinden kaynaklanan bakiye hisse devir bedelinin tespiti ve ödenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin 3.4. maddesinde öngörülen yöntemle hisselerin gerçek değerinin tespit edilip davacıların alacaklarının bu değere göre hesaplanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin yetkili çalışanı tarafından düzenlenen belgelerin davalı şirketi bağlayıp bağlamadığı ve davacının hisse senedi ve alacak miktarının nasıl hesaplanması gerektiği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin yetkili çalışanı tarafından şirket unvanı kullanılarak düzenlenen belgelerin, şirketin ana sözleşmesi ve 6762 sayılı TTK hükümleri uyarınca şirketi bağlayıcı nitelikte olduğu gözetilerek, davacının hisse senedi ve alacak miktarının bu belgeler ve davalı şirket kayıtları esas alınarak hesaplanması gerektiği belirtilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin yağma mı yoksa tehdit suçu mu oluşturduğu ve yerel mahkemenin direnme kararının usule uygun olup olmadığı hususunda yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklara yöneltilen suçlamanın alt sınırının beş yıldan fazla hapis cezasını gerektirmesi nedeniyle sanık müdafilerinin duruşmada hazır bulunmasının zorunlu olduğu, ayrıca sanıkların aleyhlerine olan bozma kararına karşı savunma haklarının kullanılmasının sağlanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma sonrası yapılan yargılamada, katılma alacağı davasında usulü kazanılmış hak oluşup oluşmadığı ve alacağın miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma kararına uyularak verilen hükümde, bozma öncesi davalı lehine oluşan usulü kazanılmış hakkın gözetilmesi gerektiği ve bozma kapsamı dışında kalan hususların yeniden incelenemeyeceği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejimi tasfiyesi davasında, bazı malların tasfiye kapsamına girip girmediği, giren malların değerinin nasıl belirleneceği ve davanın kısmi dava olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmesi gerekirken kısmi dava olarak kabul etmesi, bazı malların tasfiye değerinin belirlenmesinde hatalı değerlendirmelerde bulunması, şirket hissesinin kişisel mal olarak kabulünde ispat yüküne ilişkin yanılgıya düşmesi ve şirketlerin değerinin tespitinde yetersiz bilirkişi raporuna dayanması hatalı görülerek hüküm kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Limited şirket hisse devrinden kaynaklanan alacak davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Limited şirket hisse devrinin TTK'da düzenlenmesi ve uyuşmazlığın çözümünün anılan Kanun hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, dolayısıyla uyuşmazlığın ticari dava niteliğinde olduğu gözetilerek asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğuna karar verilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında açılan katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı davasında, istinaf mahkemesinin inceleme kapsamını hatalı belirleyip belirlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından bilirkişi raporlarına karşı yapılan istinaf başvurusunun, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf incelemesi dışında bırakılarak incelenmemiş olması, 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesine aykırı bulunarak bozma kararı verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketten hisse devri yoluyla pay sahibi olup olmadığının tespiti istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin pay defterinin zayi olduğunu iddia etmesine rağmen, davacının sunduğu ve davalı şirket yetkilisi tarafından imzalanmış pay defteri fotokopisi ve davacının genel kurul toplantısına davet edilmiş olması gibi olgular, hisse devrinin gerçekleştiğini gösterdiğinden, yerel mahkemenin hisse devrini kabul etmeyen gerekçesi yerinde görülmeyerek karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.