Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“22/a İşlemi”
- Uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasında, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı olarak tapu iptali ve tescil istemiyle açılan davada, hükümden sonra yapılan 22/a işleminin hükmün infaza elverişliliğini etkileyip etkilemediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümden sonra 22/a çalışması yapılmış olması nedeniyle hükmün infaza elverişli şekilde düzenlenmesi gerektiği ve bu hususun kamu düzenini ilgilendirdiği gözetilerek, infazda tereddüt oluşturmayacak ve kazanılmış haklara etki etmeyecek şekilde fen bilirkişisinden yeniden rapor alınması ve sonucuna göre hüküm kurulması için yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mükerrer tapu kaydı nedeniyle davacılar tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasında, mükerrer kaydın hangi parsele ait olduğunun tespiti ve düzeltilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacılar lehine hüküm kurulmasına rağmen, yargılama aşamasında mükerrer tescilin düzeltildiği, ayrıca davacı taraftan bir kişinin ölümü halinde gerekli usuli işlemler yapılmadan yargılamaya devam edildiği gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro uygulaması sırasında davalılara ait taşınmaza dahil edildiği iddia edilen arazinin bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istemi.
Gerekçe ve Sonuç: Parseller arası metrekare değişikliğinin tapuya işlenmesine rağmen kadastro uygulamasına yansımaması ve dava tarihi itibariyle rayiç değere hükmedilmesinin yerinde olması gözetilerek, davalıların temyiz istekleri reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitinden önceki sebeplere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların 1972 ve 1977 yıllarında kesinleşen tapulama işlemleriyle tescil edildiği, davanın ise 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesinden sonra açıldığı gözetilerek, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yenileme kadastro çalışmaları sonucu orman sınırlarına dahil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacılar adına tescili talebiyle açılan davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro Mahkemesinde 22/A işlemine yönelik itiraz olmaması, talebin mülkiyete ilişkin olması ve 22/A tutanağının olağan usullerle davalı olmaktan çıkarılmasının mahkemece yapılacak bir işlem olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescil davasında, mahkeme kararının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından yapılan yargılama sonucu verilen kısmi kabul kararının temyiz edilmesi üzerine, usul eksiklikleri nedeniyle temyiz incelemesinin yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Çekişmeli taşınmazla ilgili toplulaştırma işlemlerine ilişkin bilgi eksikliği ve davalı Hazine vekiline tebligat yapılmadan Mal Müdürüne tebligat yapılması gibi usul eksikliklerinin giderilmesi gerektiği gözetilerek, temyiz incelemesi yapılmadan dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın ifrazı ve yenileme kadastro çalışmaları sonrası kalan parseldeki paydaşlığın tespiti ve tapu kaydının düzeltilmesi talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma sonrası kalan parseldeki paydaşlığın, kamulaştırılan alan dikkate alınarak ve taşınmazın yenileme kadastrosu sonrası belirlenen yüzölçümüne oranlanarak düzeltilmesi gerektiği gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki sebeplere dayalı olarak tapu iptali ve tescil istemine konu taşınmaz üzerinde davacının mülkiyet hakkı iddiasına karşılık, davalının taşınmazın kamu malı olduğunu iddia etmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, vekaletname ile yetkilendirdikleri kişilerin vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazlarını davalıya sattıkları iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme davacı ... yönünden ehliyetsizliği nedeniyle davanın kabulüne karar vermiş, ancak davacı ... yönünden vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiasına ilişkin delillerin toplanmaması, hükmün gerekçesiz olması ve HMK 297. maddeye aykırı olması gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemine ilişkin davada, hak düşürücü süre ve taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kalıp kalmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığının tespiti ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonucu hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin Hazine lehine tapu iptali ve tesciline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kalıp kalmadığı ve buna bağlı olarak tapu kaydının iptali ve terkinine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın daha önceki bozma kararında belirtilen hususları tam olarak yerine getirmeyerek ve özellikle taşınmazın kıyı kenar çizgisine göre konumunu tespit etmede eksik inceleme yaparak hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.