Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2565 Sayılı Yasa”
- Uyuşmazlık: Davacılar tarafından miras yoluyla sahip oldukları iddia edilen taşınmazın, davalı adına kayıtlı tapu kaydının iptali ve kendi adlarına tescili istemiyle açılan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, taşınmaz üzerindeki zilyetliklerini ve mülkiyet iddialarını ispatlayamamaları, taşınmazın uzun süredir terk edilmiş olması ve 2565 sayılı Yasa gereği tapu kaydında şerh bulunması gibi hususlar gözetilerek, mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İmar uygulaması nedeniyle bedele dönüştürülen taşınmaz payının değerinin tespiti ve dava harcının hesaplanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ve 2942 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası uyarınca imar uygulaması davalarında harcın maktu olarak hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının harca ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın Hazine adına tesciline ilişkin davanın kabulüyle, davacılar tarafından imar ve ihya edildiği iddiasıyla açılan birleştirilen davaların reddine dair kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın tapu kaydında askeri yasak bölge içerisinde kaldığına dair şerh bulunması ve bu şerhin mahkeme kararıyla tesis edilecek yeni tapu kaydında da devam edecek olması, Hazine lehine kazanılmış hak durumunu oluşturması ve bozmaya uyularak verilen kararda hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, birleştirilen davalardaki davacıların temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen elektrik dağıtım şirketinin görevlilerince konulan mührün bozulması eyleminin TCK m. 203’te düzenlenen mühür bozma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik Piyasası Kanunu ve ilgili yönetmeliklerle dağıtım şirketlerine verilen mühürleme yetkisine dayanılarak konulan mührün, yetkili makam emriyle konulduğu ve bozulmasının kamu güvenini zedeleyeceği gözetilerek, eylemin TCK m. 203’te düzenlenen mühür bozma suçunu oluşturduğu kabul edilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına idari yoldan tescil edilen ve askeri yasak bölge içinde bulunan taşınmaz üzerinde davacının zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın askeri yasak bölge statüsü nedeniyle zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı ve davacı zilyetliğinin yasal düzenlemeler karşısında kazanıma elverişlilik taşımadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının kaldırılması ve davanın reddine ilişkin istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vasiyet yoluyla Hazine adına tescil edilen ve sonrasında 5366 sayılı Kanun kapsamında belediyeye devredilen taşınmazın, kanun değişikliği sonrası Hazine adına geri tescil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın devrinin kanun değişikliğinden önceki yasal düzenlemeye uygun olarak gerçekleştirildiği, sonradan yapılan kanun değişikliğinin geriye yürümeyeceği ve bu nedenle taşınmazın Hazine'ye geri tescilinin hukuk güvenliği ilkesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararına uyan nihai kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İmar uygulaması sonucu davacıya tahsis edilen ve imar planında oyun alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamışken, kamulaştırmasız el atma tazminatı talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atmanın oluşabilmesi için idarenin taşınmaza fiilen el koyması, malikin kullanımını tamamen ve kalıcı olarak engellemesi, ayrıca idarenin taşınmazı sahiplenme amacıyla hareket etmesi gerektiği gözetilerek, davalı idarenin fiili bir el atma ve sahiplenme eyleminde bulunmadığından kamulaştırmasız el atmanın varlığı kabul edilmeyerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescil edilmesi gereken taşınmazın belediye adına tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 18. ve geçici 8. maddeleri uyarınca Hazine adına tescil edilmesi gerekirken, hatalı olarak belediye adına tescil edildiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin davacıların taşınmazına yaptığı müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin davada, daha önce taraflar arasında görülen kamulaştırmasız elatma davasının kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı ve idarenin taşınmaza müdahalesinin olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız elatma davası ile elatmanın önlenmesi davasının konusu ve talep sonucunun farklı olduğu, her iki davanın dayandığı maddi olayların da aynı olmadığı, bu nedenle önceki davanın kesin hüküm oluşturmadığı, ayrıca idarenin taşınmaza geçici de olsa müdahalesinin bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı ecrimisil miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi gerektiği hususunda bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.