Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2926 Sayılı Yasa”
- Uyuşmazlık: Davalı SGK tarafından reddedilen tarım sigortalılığı tespit davasında, özel şirket tarafından yapılan prim kesintilerinin SGK'ya intikal ettirilmemiş olmasının tescile engel teşkil edip etmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Özel kuruluşlara teslim edilen ürün bedellerinden tevkifat yoluyla yapılan prim kesintilerinin SGK'ya intikal edip etmemesinin sigortalının sorumluluğunda olmadığı ve Ketaş Firması tarafından düzenlenen listede prim kesintilerinin yapıldığının anlaşıldığı gözetilerek, prim kesintisinin SGK'ya intikal etmediği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, 5510 sayılı Kanun yürürlüğe girmeden önce vefat eden babasından dolayı bağlanan ölüm aylığını, 5510 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra eşinin de vefat etmesiyle, 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesi uyarınca alıp alamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesinin uygulanabilmesi için birleşecek gelir ve aylıkların 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre bağlanması gerektiği, davacının babasından olan ölüm aylığının ise 5510 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi gereğince önceki yasal düzenlemelere tabi olduğu, dolayısıyla 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesinin uygulanamayacağı ve davacının babasından dolayı bağlanan aylığı alabileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özel kuruluşlara ürün teslimi sırasında tevkifat yoluyla kesilen Bağ-Kur priminin Kurum hesabına intikal etmediği durumlarda, sigortalılık tescili ve geçmişe yönelik Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespitinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel kuruluşlara yapılan ürün teslimlerinde, tevkifat yoluyla kesilen primlerin Kurum hesabına intikal etmemiş olması, sigortalının sorumluluğunda olmadığı ve bu durumun tescile engel teşkil etmeyeceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığının başlamasıyla Tarım Bağ-Kur sigortalılığının sona erip ermediği ve yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 1479 sayılı Yasa kapsamındaki uzun süreli çalışmasının Tarım Bağ-Kur sigortalılığını sona erdirdiği, sonrasında tekrar Bağ-Kur sigortalılığının başlatılması için gerekli işlemleri yapmadığı ve bu nedenle yaşlılık aylığına hak kazanmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı eşinden ölüm aylığı alan davacının, 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalı babasından da ayrıca ölüm aylığı alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının babasının ölümü 5510 sayılı Kanun'dan önce gerçekleştiği, bu nedenle 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesinin uygulanamayacağı, 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan babasından dolayı ölüm aylığına ilişkin 1479 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği, 1479 sayılı Kanun'un 46/2. maddesinin ise sadece aynı kanun kapsamında hem eşten hem de ana/babadan aylık alınması halinde uygulanacağı, davacının babasından dolayı da ölüm aylığı almaya hak kazandığı gözetilerek direnme kararı onanmış ancak sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı varken aynı anda 2926 sayılı Kanuna göre başlatılan tarım Bağ-Kur sigortalılığının geçerli olup olmadığı ve bu sigortalılık iptal edildikten sonra, 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık sona erdiğinde, 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalılığın kendiliğinden devam edip etmediği hususunda yaşlılık aylığı bağlanması talebiyle açılan davanın reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığın başlaması için diğer sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi olunmaması şartı ve 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılık sona erdikten sonra 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığın yeniden başlaması için tescil başvurusu, prim ödemesi veya ürün teslimatına dayalı prim tevkifatı gibi sigortalılık iradesini gösterir bir işlemin gerekliliği değerlendirilerek, davacının bu yönde bir irade beyanının bulunmadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, 506 sayılı Kanun kapsamındaki kısa süreli sigortalılığı nedeniyle iptal edilen Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istemiyle açtığı davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı Özel Daire bozma kararı üzerine verilen direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, Özel Daire bozma kararına rağmen önceki kararında bulunmayan ve Özel Daire denetiminden geçmemiş yeni gerekçelerle karar vermesi nedeniyle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yaşlılık aylığı bağlanması talebinde, son yedi yıldaki fiili hizmet süresinin hangi sosyal güvenlik yasasına tabi olarak değerlendirileceği ve buna göre aylık bağlanıp bağlanamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 2829 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca, birleştirilecek hizmet sürelerinin son yedi yıldaki fiili hizmet süresi fazla olan kurum mevzuatına göre değerlendirilmesi gerektiği, davacının son yedi yıldaki fiili hizmet süresinin çoğunluğunun 2925 sayılı Yasaya tabi olmadığı, 506 sayılı Yasa ile 2925 sayılı Yasa kapsamındaki hizmetlerin farklı statülerde değerlendirilmesi gerektiği ve bu nedenle davacıya 2925 sayılı Yasaya göre yaşlılık aylığı bağlanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İsteğe bağlı sigortalılık ile zorunlu sigortalılığın çakıştığı durumda, hangisinin geçerli sayılacağı ve son yedi yıllık fiili hizmet süresinin hesabında isteğe bağlı sigortalılık süresinin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, bozma kararına konu hususlara ilişkin yeterli ve açıklayıcı hukuki gerekçe sunulmaması ve usul hükümlerine aykırı şekilde karar verilmesi nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, 5434 sayılı Kanun kapsamında vefat eden eşinden dolayı aldığı ölüm aylığı yanında, 2926 sayılı Kanun kapsamında vefat eden babasından dolayı da ölüm aylığı alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının babasının ölüm tarihi itibariyle yürürlükte olan mevzuat ve sonradan yapılan lehe değişiklikler değerlendirilerek, davacının eşinden ölüm aylığı alıyor olmasının babasından da ölüm aylığı almasına engel olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.