Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde değerlendirme tarihinin dava tarihi mi yoksa idare adına tescil tarihi mi esas alınacağı ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek 3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un Geçici 15. maddesini iptal etmesiyle Ek 3. maddenin derdest davalara uygulanacağına ilişkin özel düzenlemenin ortadan kalktığı, bu durumda "her dava açıldığı tarihteki fiili ve hukuki duruma göre karara bağlanır" ilkesi gereğince dava tarihinin esas alınması gerektiği ve belirlenen bedelin dava tarihi itibariyle tespit edilmesinde isabetsizlik görülmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Usulsüz kamulaştırma nedeniyle idare adına tescil edilen taşınmaza ilişkin açılan kamulaştırmasız el atma davasında, taşınmazın değerinin hangi tarih esas alınarak belirleneceği ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ek 3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları ve Yargıtay içtihatları gözetilerek, usulsüz kamulaştırma sebebiyle açılan davada taşınmazın değerinin dava tarihi itibarıyla belirlenmesi gerektiği ve davalı idarece yapılan emsal değerlendirmesine göre hükmedilen bedelin ödenmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde hangi tarihin esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 15. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve genel hukuk prensipleri gereğince her davanın açıldığı tarihteki durumun esas alınması gerektiği gözetilerek, kamulaştırmasız el atma bedeli dava tarihi itibariyle hesaplanarak yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin belirlenmesinde, dava tarihi mi yoksa tescil tarihi mi esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Ek Madde 3’ünün birinci fıkrasının üçüncü cümlesi ve Geçici 17. maddesi uyarınca usulsüz kamulaştırmalarda, bedelin taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih esas alınarak belirleneceği ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının bu durumu değiştirmeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacıya ödenmesi istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaza ilişkin kamulaştırma işleminin davacının murislerine karşı usulsüzce yapıldığı, davacıya veya murislerine bedel ödenmediği, 2942 sayılı Kanun'un Ek 3. maddesi uyarınca taşınmazın bedelinin tespitinde dava tarihi esas alınarak değerlendirilmesinin ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının derdest davaya uygulanmasının gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin davada, Anayasa Mahkemesinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Ek 3. maddesine ilişkin iptal kararının uygulanması ve Yargıtay’ın önceki bozma kararına rağmen dava tarihi itibarıyla değer tespiti yapılıp yapılamayacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma kararına uyulması gerektiği ilkesinin istisnası olarak Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının öncelikle uygulanması, her davanın açıldığı tarihteki mevzuata göre çözümlenmesi ve önceki bozma kararında dava tarihi itibarıyla değer tespiti yapılması gerektiğinin belirtilmiş olması gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, kamulaştırma bedelinin belirlenmesinde 2942 sayılı Kanun'un 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal değerlendirmenin uygun şekilde yapıldığını kabul etmesi ve tescil hükmünün kurulması gerektiği gözetilerek, davacı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İmar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması davasında, bedelin tespiti ve vekâlet ücretine hüküm yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. madde uyarınca, arsa niteliğindeki taşınmaza uygulanan bedelin tespitinde ve güncellenmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak vekâlet ücretine maktu olarak hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde hangi tarihin esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun ek 3. maddesinin birinci fıkrasındaki "dava tarihi itibarıyla" ibaresinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları uyarınca her davanın açıldığı tarihteki duruma göre karara bağlanması gerektiği gözetilerek, taşınmaza el atma tarihinin esas alınması gerektiğine ve bedelin bu tarihteki değer üzerinden hesaplanıp dava tarihine kadar güncellenmesi gerektiğine karar verilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davaya ilişkin yargılama giderleri ile harçların davalı idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması ve 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrası uyarınca, davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçlarının davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenmesi gerektiği, ayrıca Anayasa Mahkemesinin iptal kararları ve 2942 sayılı Kanun'da 04.11.1983 tarihinden sonraki fiili el atmalara ilişkin başkaca bir düzenlemenin bulunmaması sebebiyle mahkeme ve icra harçlarının nispi olarak uygulanması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının harca ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ek 3. maddesinin derdest davalara uygulanıp uygulanmayacağı ve bedelin hangi tarih esas alınarak hesaplanması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kanun'un ek 3. maddesinin derdest davalara uygulanmasına ilişkin geçici 15. maddenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş olması, ancak geçici 17. maddenin yürürlükte kalması ve usulsüz kamulaştırmalarda bedel tespiti için ek 3. maddenin uygulanmasını öngörmesi nedeniyle, bedelin dava tarihi yerine taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih esas alınarak hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 7421 Sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen ek 4. maddenin 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atılan taşınmazlar hakkında açılan kamulaştırmasız el atma davalarında uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 04.11.1983 tarihinden sonraki kamulaştırmasız el atma davalarının dayanağı 2942 sayılı Kanun değil, 1-6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı olduğundan, 7421 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemenin bu davalarda uygulanma imkanı bulunmadığı gözetilerek, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi'nin nispi harç uygulamasının doğru olduğu kabul edilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.