Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“4616 Sayılı Kanun”
- Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkûmiyet hükmünün 4616 sayılı Kanun'un 1/4. maddesi uyarınca ertelenip ertelenmeyeceği ve sonrasında ceza zamanaşımı nedeniyle davanın düşürülüp düşürülemeyeceği hususunda yaşanan hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4616 sayılı Kanun'un 1/4. maddesinin, yürürlük tarihinden önce kesinleşmiş mahkûmiyet hükümlerine uygulanma olanağı bulunmadığı ve 5252 sayılı Kanun'un 9/4. maddesi gereğince lehe hükümlerin uygulanması amacıyla yapılan yargılamada zamanaşımı hükümlerinin uygulanmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin ceza zamanaşımı nedeniyle kamu davasının ortadan kaldırılmasına dair kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şartla tahliye edilen hükümlünün denetim süresi içinde birden fazla suç işlemesi halinde, 7242 sayılı Kanun ile değişik 5275 sayılı Kanun'un 107/13. maddesi uyarınca geri alınacak sürenin hesabında hangi kriterlerin uygulanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Denetim süresi içinde birden fazla suç işlenmesi halinde, her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin, suç tarihinden itibaren ayrı ayrı hesaplanarak bihakkın tahliye tarihini geçmemek kaydıyla geri alınması gerektiği, mahkemece bu husus gözetilmeden eksik incelemeyle hükümlü aleyhine karar verildiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir cezasının infazı şartla tahliye ile sona eren hükümlünün, daha önce işlediği bir başka suçtan aldığı ve şartla tahliye tarihi henüz gelmemiş olan hapis cezası ile daha sonra kesinleşen cezasının içtima edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Şartla tahliye ile infazı tamamlanan ceza nedeniyle hükümlünün yeniden cezaevine konulmasının mümkün olmadığı ve şartla tahliye kararının geri alınma veya kaldırılma koşulları da bulunmadığı için, bu ceza ile daha sonra kesinleşen cezanın içtima edilemeyeceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının geri alınmasına ve dosyanın incelenmeksizin iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkûmiyet hükmünün temyizi üzerine; suçüstü hâlinin bulunup bulunmadığı, soruşturma usulünün ve makamlarının, yargılama makamının hukuka uygunluğu, delillerin geçerliliği, savunma hakkının kısıtlanıp kısıtlanmadığı, hükmün gerekçesinin yeterliliği ve nihayetinde mahkûmiyet hükmünün isabetliliği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt üyeliğine ilişkin ByLock yazışmaları, tanık beyanları, HTS kayıtları ve Anayasa Mahkemesi'nin ihraç kararı gibi delillerin, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu ve örgütsel saikle hareket ettiğini göstermesi, ayrıca CMK'nın 161. maddesinin 8. fıkrası ve Yargıtay Kanunu m.46/6 uyarınca soruşturma usulü, makamları ve yargılama makamının hukuka uygun olması, savunma hakkının kısıtlanmaması, hükmün gerekçeli olması gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmış ve AİHM kararına rağmen sanığın salıverilme talepleri reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı ve bu suça ek olarak işlediği rüşvet alma suçundan dolayı TCK'nın 58/9. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın başkanı olduğu kooperatif birliklerinin yönetimini ele geçirerek, ihaleleri kendi şirketlerine yönlendirmek, rakipleri tehdit ve şiddet yoluyla sindirmek, belediye kaynaklarını kendi çıkarları için kullanmak gibi eylemleriyle 4422 sayılı Kanun kapsamında suç işlemek amacıyla örgüt kurduğu ve yönettiği, ayrıca rüşvet alma suçunu da bu örgüt faaliyeti kapsamında işlediği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 18 yaşından küçükken işlediği iddia edilen bir suçtan dolayı, sanığın çocuk mahkemesinde mi yoksa genel mahkemede mi yargılanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın 18 yaşından küçükken işlediği iddia edilen suçun, 18 yaşından sonra işlediği diğer suçlarla fiili ve hukuki irtibatı olduğu, bu suçların örgütsel faaliyet kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve yargılamanın aynı mahkemede yapılmasının usul ekonomisi açısından daha uygun olduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı reddedilerek Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin iş sözleşmesinin terör örgütü ile iltisakı olduğu iddiasıyla feshedilmesinin geçerli bir fesih sebebi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı hakkında terör örgütüne yardım ve yataklık suçlamasıyla açılan davada hükmün ertelenmesine karar verilmiş ve davacı 679 sayılı KHK ile kapatılan bir derneğe üye olduğundan, işverenin duyduğu şüphenin iş ilişkisini zedelediği ve kamu kurumu olan işverenin güvenini sarsacak nitelikte olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu mu yoksa silahlı terör örgütüne yardım etme suçunu mu oluşturduğu ve yardım suçu kapsamında değerlendirilmesi halinde dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmadan örgütsel faaliyetlere katılmak suretiyle, 765 sayılı TCK'nın 169. maddesinde düzenlenen silahlı terör örgütüne yardım suçunu oluşturduğu ve bu suç bakımından dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamu kurumunda görevli davalılar tarafından yapılan sayımın usulüne uygun yapılmaması nedeniyle oluşan kurum zararından davalıların sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı olmamasına rağmen, ceza mahkemesi kararları ve diğer delillerden, davalıların sayım görevini ihmal ederek kurum zararına neden oldukları anlaşıldığından, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Uyarlama yargılamasında, önceki hükmün lehe olduğu kabul edildiğinde, uyarlama talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yeniden hüküm kurulmasının infazda tereddüte yol açıp açmayacağı ve buna bağlı olarak yerel mahkemenin son hükmünün düzeltilerek onanmasının mümkün olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Uyarlama yargılamasının amacının lehe hükmün belirlenmesi ve uygulanması ile sınırlı olup, önceki hükmün lehe olduğu durumda uyarlama talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yeniden hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, ancak bu hususun yeniden yargılama gerektirmediğinden CMUK m.322 uyarınca yerel mahkeme hükmünden hükümlü hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçuna ilişkin ceza belirleme ve kişiselleştirme bölümlerinin çıkarılarak "uygulama talebinin reddine" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şartla tahliye edilen hükümlünün denetim süresi içinde suç işlemesi nedeniyle verilen aynen infaz kararının hangi infaz hakimliği tarafından kaldırılabileceği hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlü hakkında verilen şartla tahliyenin geri alınması ve aynen infaza ilişkin kararın infazının yapıldığı yer Antalya iken, yetkisiz Diyarbakır İnfaz Hâkimliğinin kararı kaldırmasının hukuka aykırı olması gözetilerek, itirazı reddeden merci mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmünde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kısa süreli hapis cezasının ertelenmesi ve seçenek yaptırıma çevrilmesi taleplerinin reddine ilişkin gerekçelerin yasal ve yeterli olup olmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları ve suç işleme eğilimi gözetilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair gerekçenin yeterli olduğu, ancak hapis cezasının ertelenmesi ve seçenek yaptırımlara çevrilmesi taleplerinin reddine ilişkin gerekçelerin yetersiz olduğu değerlendirilerek, Özel Daire kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.