Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5174 Sayılı Kanun”
- Uyuşmazlık: Borsaya kayıtlı malların ticaretinden kaynaklanan tescil ücretinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine karşı açılan menfi tespit davasında görevli mahkemenin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı borsanın kamu tüzel kişiliğine sahip olması ve tescil ücretine ilişkin kararının idari işlem niteliğinde olsa da davanın, idari işlemin iptaline değil, İİK’nın 72. maddesine dayalı olarak borcun olmadığının tespitine ilişkin bir menfi tespit davası olması ve idari yargıda İİK'ya dayalı menfi tespit davası açılamayacağı gözetilerek, uyuşmazlığın çözümünün adli yargı yerinde olması gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ticaret ve Sanayi Odası yönetim kurulu üyelerinin görevlerine son verilmesi isteminin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5174 sayılı Kanun'un 94. maddesinde belirtilen görevden alma nedenlerinin somut olayda gerçekleşmediği, Bakanlığın talimatının oda yönetim kurulunun asli görevlerine ilişkin olmadığı ve eski oda başkanının göreve iadesi yetkisinin sadece ilgili odaya ait olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şirketin ihyası talebi üzerine, şirket terkinin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı ve davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Şirketin 6102 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesinde belirtilen usul ve esaslara uygun olarak terkin edilmediği, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğu ve şirketin ihyası halinde ek tasfiye yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Oda ve borsada çalışan bir personelin işçilik alacakları davasında yargı yolunun adli mi yoksa idari yargı mı olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5174 sayılı Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu'nun geçici 12. maddesi gereğince, kanunun yürürlüğe girdiği tarihte oda ve borsada çalışanların mevcut statülerine göre istihdamlarına devam edileceği ve davacının da bu kapsamda statü hukukuna tabi bir çalışan olduğu gözetilerek, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiğinden davanın yargı yolu caiz olmadığı gerekçesiyle usulden reddine dair istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vergi mükellefiyeti sona eren ve ticaret sicilinden terkin edilen bir şirketin ihyası talebine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Şirketin vergi kaydının terkini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun Geçici 7. maddesinde şirketin re'sen terkin sebepleri arasında sayılmadığından terkin işleminin usulsüz olduğu, dolayısıyla da şirketin ihyasına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ticaret sicilden resen terkin edilen şirketin ihyası talebi üzerine, ihya kararına ek olarak tasfiye memuru atanmasının gerekliliği ve tasfiyenin kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Ticaret sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebinin kabulü ile birlikte tasfiye memuru atanmasının gerekli olduğu, ancak bu tasfiyenin alacaklının amacına ulaşmasını sağlayacak şekilde takip/dava ile ortaya çıkan hukuki ihtilafın giderilmesi amacıyla sınırlı olması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Re'sen terkin edilen limited şirketin ihyası talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Şirketin, TTK Geçici 7. maddesinde sayılan terkin sebeplerinden birine girmeyen bir nedenle ve usule aykırı olarak terkin edildiği, ayrıca şirketin davalarının devam ettiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesince verilen ihya kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ticaret sicilinden terkin edilen şirketin üçüncü bir kişi tarafından açılan ihya davasının ek tasfiye niteliğinde olup olmadığı ve ihya halinde atanacak tasfiye memurunun yetkilerinin kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesi kapsamında terkin edilen şirketin, ortakları veya yetkilileri dışında üçüncü kişilerce açılan ihya davalarının ek tasfiye niteliğinde olduğu ve şirketin ihyasına karar verilmesi halinde, 6102 sayılı Kanun'un 547. maddesi gereğince, dava dilekçesinde belirtilen alacakla sınırlı yetkiye sahip bir tasfiye memuru atanması gerektiği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şirketin resen terkini işleminin hukuka uygun olup olmadığı ve şirketin ihyası talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Şirkete, 6102 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesinde öngörülen usule uygun tebligat yapılmadan resen terkin işlemi gerçekleştirildiği ve davacının şirketin ihyasını isteme konusunda hukuki yararı bulunduğu gözetilerek, şirketin ihyasına ve davacının tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiş, ancak davacı vekilinin vekâlet ücreti talebinden feragat etmesi nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin sermayesinin yarısından fazlası kamu kurumlarına ait olduğu dönemde çalışan davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin %52,2 hissesine Türk Standartları Enstitüsü'nün, kalan hisseye ise özel bir şirketin sahip olduğu, 29.04.2010 tarihinde Türk Standartları Enstitüsü'nün %3,2 hissesini Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne devretmesiyle kamu hissesinin %50'nin altına düştüğü, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin 6772 sayılı Kanun kapsamında "kamu kurumu" olarak değerlendirilmediği gerekçesiyle davacının ilave tediye alacağının 29.04.2010 tarihine kadar olan dönem için hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı Ticaret Borsası'na ödenmesi istenen tescil ücreti borcunun bulunmadığının tespiti istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Ticaret Borsası'nın, 5174 sayılı Kanun ve ilgili Yönetmelik hükümlerine uygun olarak tescil ücreti tahakkuk ettirdiği, davacının ise Vergi Usul Kanunu'na göre ticari defterlerini usulüne uygun tutmaması nedeniyle merkez ve şube ayrımını yapamadığı ve bu nedenle borcun olmadığını ispatlayamadığı gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, ticareti terk ettiği gerekçesiyle Ticaret Odası aidat borcunun bulunmadığının tespiti davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, ticareti terk etmesine rağmen oda kaydını sildirmediği ve 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği İle Odalar ve Borsalar Kanunu'nun 77. maddesi uyarınca yönetim kurulu kararına dayalı icra takibine konu aidat borcunun mevcut olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.