Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“6100 Sayılı HMK m. 123”
- Uyuşmazlık: İşyeri sigortalıları için ödenen yakacak yardımının ayni yardım niteliğinde olup olmadığı ve ücret olarak değerlendirilip sigorta primine esas kazanca dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire’nin, yakacak yardımı yerine nakit olarak ödenmesinin yardımın niteliğini değiştirmeyeceği ve ayni yardım olarak değerlendirilmesi gerektiği yönündeki görüşünün, ilgili mevzuat hükümlerinin yorumu bakımından oluşan bir hukuki hata niteliğinde olup maddi hata olarak değerlendirilemeyeceği, bu nedenle de onama kararının kaldırılmasını gerektirecek bir maddi hata düzeltme nedeni bulunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın ölümünden sonra vekil tarafından temlik edilen kamulaştırmasız el atma bedeli alacağı için açılan davada, temlik alanın davada taraf olarak yer alıp alamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire’nin, kesinleşmiş mahkeme kararını, yargılama aşamasında ileri sürülmüş, temyiz ve karar düzeltme aşamalarında değerlendirilmiş sebeplerle maddi hata yoluyla bozmasının hukuka aykırı olması ve ayrıca Özel Daire kararındaki hukuki hata veya delillerin yanlış değerlendirilmesinin maddi hata olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ek ödemelerden yapılan sigorta prim kesintilerinin iadesi istemiyle açılan davada, Özel Daire’nin onama kararında maddi hata bulunup bulunmadığı ve bu hatanın düzeltilip düzeltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire’nin onama kararında maddi hata bulunmadığı, mevzuat hükümlerinin yorumundan kaynaklanan farklılığın hukuki hata olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle de onama kararının kaldırılmasını gerektirecek maddi hata düzeltim nedenlerinin olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yetkisizlik kararı veren mahkemenin, dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi için öngörülen iki haftalık süreyi kararında belirtmemesinin davacının mahkemeye erişim hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 20/1. maddesinde belirtilen iki haftalık sürenin kanun yolu niteliğinde olmayıp, usule ilişkin hak düşürücü bir süre olduğu, ayrıca Anayasa'nın 40/2. maddesinin ve AİHS'nin 6. maddesinin, mahkeme kararlarında bu sürelerin ayrıca belirtilmesini zorunlu kılmadığı gözetilerek, mahkemeye erişim hakkının ihlal edilmediği gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hâkimlerin yargılama faaliyetleri nedeniyle verdikleri kararlar sonucu açılan tazminat davalarında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimlerin yargılama faaliyetlerinden doğan zararlar için açılan tazminat davalarında, davanın konusunun hakimin genel hukuki sorumluluğuna mı yoksa koruma tedbirleri kapsamında Devletin sorumluluğuna mı girdiğinin belirlenmesi gerektiği, somut olayda davanın hakimin kasıtlı ve ağır kusurlu eylemlerine dayandığı gözetilerek, davanın Yargıtay 4. Hukuk Dairesinde görülmesi gerektiğine ve yerel mahkemenin görevsizlik kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tarafların temyiz aşamasında davalarından karşılıklı feragat etmeleri halinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 123. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılıp sayılmayacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların temyiz aşamasında iken davalarından karşılıklı olarak feragat etmeleri ve birbirlerinin feragatini kabul etmeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 123. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasını gerektirmesi gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve bölge adliye mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin tutuklama ve tahliye taleplerinin reddine ilişkin kararlarından dolayı açılan tazminat davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, hakimlerin yargısal faaliyetlerinden kaynaklanan tazminat davası niteliğinde olduğu, koruma tedbirlerine aykırılık nedeniyle açılan tazminat davası olmadığı, bu nedenle de 6100 sayılı HMK'nın 47. maddesi uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevli olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesince verilen görevsizlik kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, daha önce aynı taşınmazla ilgili görülen davada kesin hüküm oluşup oluşmadığı ve bu hükmün eldeki davada kesin delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin hükmün ve kesin delilin oluşabilmesi için her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve dava konularının aynı olması gerektiği, ancak önceki davada eldeki davanın davacısının taraf olmadığı gözetilerek, önceki davanın eldeki davada kesin hüküm ve kesin delil teşkil etmeyeceği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tapu malikleri ile davalı idare arasında, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların 6100 sayılı HMK'nın 123. maddesi uyarınca davalarını geri alma talebinde bulunmaları ve davalı idarenin de buna muvafakat etmesi nedeniyle, davanın açılmamış sayılması gerektiği gözetilerek, bozma kararı verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve sorumlu idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dava kesinleşmeden önce davalarını geri alma talebinde bulunmaları ve 6100 sayılı HMK'nın 123. maddesi gereğince davalı idarelerin bu talebe rızasının alınması gerektiği gözetilerek, davalı idarelerin geri almaya rıza gösterip göstermediklerinin tespiti için karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.