Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“AİHS”
- Uyuşmazlık: Evlenmeden önceki soyadının kullanımına ilişkin açılan davada, yerel mahkemenin kabul kararının yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Evlenmeden önceki soyadının kullanılmasının AİHS’nin 8. maddesi ve Anayasa’nın 17. maddesi kapsamında bir insan hakkı olduğu ve bunun için haklı bir gerekçe aranmasının AİHS’nin 14. maddesine aykırılık teşkil edeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüzüğünde cemevi yapımı ve ibadet yeri olarak kullanılmasına ilişkin hükümler bulunan bir derneğin, Tekke ve Zaviyeler Kanunu ve Dernekler Kanunu'na aykırılık nedeniyle fesh edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Dernek kurma özgürlüğünün Anayasa'nın 33. maddesi, AİHS'nin 11. maddesi ve Anayasa'nın 90. maddesi uyarınca uluslararası sözleşmelerle güvence altına alındığı, cemevi yapımı amacıyla dernek kurmanın kamu güvenliği, düzeni ve ahlakına aykırı olmadığı ve bu nedenle derneğin feshine dair talebin inanç özgürlüğüne müdahale teşkil ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs mü yoksa kasten yaralama mı oluşturduğu, zorunlu müdafi ve vekil ücretlerinin sanıktan tahsil edilip edilemeyeceği ve TCK'nın 53. maddesinin iptal edilen hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarında yerel mahkeme ile özel daire arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın çocuğunu öldürmeye elverişli bıçakla hayati bölgelerden yaralaması, olay öncesi ve sonrasındaki davranışları ile ilk savunmasındaki öldürme kastını açıklaması birlikte değerlendirildiğinde eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğu, ayrıca sanığın mali imkânlardan yoksun olması ve AİHS’nin 6/3-c maddesi gözetildiğinde zorunlu müdafi ve vekil ücretlerinin sanıktan tahsil edilemeyeceği ve son olarak Anayasa Mahkemesinin TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle hükmün bu yönüyle de yeniden değerlendirilmesi gerektiği gerekçeleriyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Avukat tutacak mali imkanı bulunmadığı anlaşılan sanıklara CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca zorunlu olarak atanan müdafilere ödenen ücretin, mahkûmiyet hükmü ile birlikte yargılama giderlerine dahil edilerek sanıklardan tahsiline karar verilmesinin AİHS’nin 6/3-c maddesine aykırılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla iç hukuk kuralları çatıştığında milletlerarası andlaşma hükümlerinin esas alınması gerektiği, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/3-c maddesi uyarınca avukat tutacak mali imkanı bulunmayan sanıkların ücretsiz olarak avukat yardımından yararlanması gerektiği ve sanıkların avukat tutacak mali imkanlardan yoksun olduğunun anlaşıldığı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün yargılama giderleri yönünden bozulmasına, ancak bu husus yeniden yargılama gerektirmediğinden yargılama giderlerine ilişkin hatalı uygulamanın giderilmesi suretiyle düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa zorunlu olarak atanan müdafiye ödenen ücretin mahkûmiyet hükmü ile birlikte yargılama giderlerine dâhil edilerek sanıktan tahsiline karar verilmesinin AİHS’nin 6. maddesine aykırı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın Yargıtay incelemesi sırasında öldüğünün tespit edilmesi üzerine, ölümün kamu davasını düşüren bir neden olması ve bu hususun öncelikle değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemede ölümle ilgili araştırma yapılıp sonucuna göre karar verilmesi için hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında takdiri indirim hükümlerinin uygulanmama gerekçesinin yerinde olup olmadığı ve mali imkanlardan yoksun sanığa atanan müdafi ücreti yargılama giderlerine dahil edilmesinin AİHS’ye aykırılık teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın temyiz aşamasında öldüğünün tespit edilmesi üzerine, ölümle ilgili mahallinde araştırma yapılması ve sonucuna göre TCK'nın 64. ve CMK'nın 223. maddeleri uyarınca karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen birden fazla mahkûmiyet hükmünden hangilerinin temyiz kapsamında olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık müdafiinin süre tutum dilekçesinde suç adını eksik belirtmiş olsa da, dilekçenin genel içeriğinin tüm mahkûmiyet hükümlerine yönelik olduğu, ayrıca gerekçeli temyiz dilekçesinde her iki suçu da belirtmesi, hak arama özgürlüğü ve AİHS’nin temyiz hakkına ilişkin düzenlemesi de gözetilerek, temyiz talebinin her iki suçu da kapsadığı kabul edilerek, Özel Daire kararının kaldırılmasına ve dosyanın diğer suç yönünden de temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evli bir kadının, evlilik birliği devam ederken, kocasının soyadı yerine sadece kızlık soyadını kullanma talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Evli kadının kocasının soyadını taşıma zorunluluğunun AİHS'nin 8. ve 14. maddeleri ile Anayasa'nın 17. maddesine aykırı olduğu, Anayasa'nın 90. maddesi gereğince temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmelerin kanunlara göre üstünlüğü ve kadının kızlık soyadını kullanmasının aile birliğine zarar vermeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa gerekçeli kararın usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın bildirdiği en son adresine tebligat yapılmadan doğrudan MERNİS adresine tebligat çıkarılmasının 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na ve AİHS'nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkına aykırı olduğu, bu durumun sanığın kanun yoluna başvurma hakkını kısıtladığı gözetilerek dosyanın yerel mahkemeye iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin Yargıtay kararının düzeltilmesi talebi üzerine yapılan incelemede, dosyanın eksik ve düzensiz gönderilmesi nedeniyle karar düzeltme incelemesinin yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyanın eksik ve düzensiz gönderilmesinin sağlıklı bir karar düzeltme incelemesine olanak tanımadığı, HUMK ve HMK'nın dosya düzenine ilişkin hükümleri ile AİHS'nin adil yargılanma hakkı gözetilerek dosyanın eksikliklerin giderilmesi için yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Müşterek sanıkların aynı avukat tarafından temsil edilmesinin ve sanıklardan birinin yokluğunda yargılanmasının adil yargılanma hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Müşterek sanıklar arasında menfaat çatışması bulunduğu halde aynı avukat tarafından temsil edilmelerinin ve sanıklardan birinin hakkında yakalama kararı çıkarılmış olmasına rağmen yakalama işleminin infaz edilmeden, iddianame ve ek iddianameye karşı savunması alınmaksızın yokluğunda yargılanmasının CMK ve AİHS’nin savunma hakkına ilişkin hükümlerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evli kadının, boşanma davası devam ederken, yalnızca bekarlık soyadını kullanma talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Evli kadının kocasının soyadını kullanma zorunluluğunun özel hayata müdahale teşkil edebileceği, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 8. ve 14. maddeleri ile Anayasa'nın 17. maddesi kapsamında kadının yalnızca kızlık soyadını kullanma talebinin haklı bir gerekçe aranmaksızın kabul edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.