Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Abonman Sözleşmesi”
- Uyuşmazlık: Elektrik faturalarının uzun süre ödenmemesine rağmen elektriğin kesilmemesi nedeniyle oluşan müterafik kusur durumunda, abonelik sözleşmesini feshetmeyen tüketicinin ne kadarından sorumlu olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Abonman sözleşmesinin feshedilmemesi nedeniyle tüketicinin, kullandığı elektrik bedelinin tamamından sorumlu olduğu, elektrik idaresinin müterafik kusurunun ise yalnızca gecikme zammı ve faize etki edebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurtiçi Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası Abonman Sözleşmesi kapsamında, taşınan emtianın alt taşıyıcı tarafından dolandırıcılık suretiyle zayi edilmesi nedeniyle sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Alt taşıyıcının ve araç sürücüsünün dolandırıcılık eylemi nedeniyle emtianın zayi olması, rizikonun sigorta teminatı dışında kalmasına sebebiyet verdiğinden, ilk derece mahkemesinin davayı reddetme kararının yasaya uygun olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kirlilik önlem payı tahakkuk işleminin iptali istemine ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Abonman sözleşmesine dayalı bir alacak-borç ilişkisinden kaynaklanan kirlilik önleme payının tahsili uyuşmazlığının adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği gözetilerek Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait olmayan bir abonelikten kaynaklanan su borcu nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davalının daha sonra borcun bir kısmını kabul ve ödeme yaptığına dair dilekçesinin, önceki Yargıtay bozma kararlarında incelenmemiş olmasının usulü kazanılmış hak oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma kararında davalının borcun bir kısmını kabul ettiği dilekçenin, ilk bozma kararında değerlendirilmemiş olmasının usulü kazanılmış hak oluşturmayacağı, davalının dilekçesinde kabul ettiği miktarla sınırlı sorumluluğunun bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlamsız takipte dayanılmayan bir bononun, itirazın iptali davasında delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davasının, takip talebiyle sıkı sıkıya bağlı bir eda davası olduğu ve bu davada ispatlanacak alacağın takip talebine konu olan alacak olması gerektiği, takipte dayanılmayan ve davalının taraf olmadığı bir bononun ise bu davada delil olarak kullanılamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, mülkiyeti kendisine ait taşınmazda, tahliye gerçekleşmeden önceki dönemde dava dışı üçüncü kişi tarafından kullanılan kaçak su bedellerinden, resen abone yapılmak suretiyle sorumlu tutulup tutulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kaçak su kullanım tutanağının düzenlendiği tarihte davacının henüz taşınmaza fiilen hakimiyet sağlayamadığı ve aboneliğinin bulunmadığı, kaçak suyu kullananın davacı olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödendiğinin tespiti ve haksız kesintinin iadesi istemine ilişkin uyuşmazlıkta görevli yargı yerinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Özelleştirilen elektrik dağıtım şirketleri ile aboneler arasındaki abonelik sözleşmelerinin özel hukuk hükümlerine tabi olması ve uyuşmazlığın bu sözleşmeden kaynaklanması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararı bozulmuş ve davanın adli yargıda görülmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kaçak su kullanımından kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Hükme esas alınan bilirkişi raporunun ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'ne uygun ve denetime elverişli olması, davalı tarafça iddia edilen kuyu suyu kullanımına dair yeterli delil sunulmaması ve ceza mahkemesinde verilen beraat kararının hukuk hakimini bağlamaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kaçak su kullanımından kaynaklanan alacağın hesaplanmasında, kaçak kullanım süresinin tespiti ve davalıların sorumluluğunun kapsamı ile vekalet ücretinin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kaçak su kullanımının tespit tutanağı ile sabit olduğu, ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin 28. maddesi 5. fıkrası gereği kaçak kullanım başlangıç tarihinin tespit edilememesi halinde son 3 aylık kullanım üzerinden hesaplama yapılması gerektiği, haksız fiil niteliğindeki eylemden dolayı davalı site yönetiminin sorumlu olduğu ve davalı site yönetimi ile husumet yöneltilemeyen diğer davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ilgili maddeleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı kiracıya, önceki kiracının borcu nedeniyle elektrik aboneliği verilmemesine ilişkin muarazanın giderilmesi davası.
Gerekçe ve Sonuç: Yeni kiracının, önceki kiracının borcundan sorumlu tutulamayacağı ve bu nedenle davalı elektrik şirketinin yeni kiracı ile abonelik sözleşmesi yapmaktan kaçınamayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kaçak su kullanım bedeline ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, kaçak kullanımın başlangıç tarihinin ve tahakkuk ettirilecek bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin 28/5. maddesi uyarınca, kaçak su kullanımının başlangıç tarihinin belirlenmesinde abonelik sözleşmesi, sayaç okuma tarihi gibi belgelerin dikkate alınması gerektiği, somut olayda ise ferdi aboneliğin iptal edilip apartman aboneliğine geçildiği tarihten itibaren kaçak kullanımın başladığının tespit edildiği gözetilerek, bozma ilamına aykırı hareket edildiğinden bahisle, yerel mahkeme kararının bozulmasına dair Daire kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.