Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aidiyetin Tespiti”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırılan muhdesatın bedelinin tespiti ve kamulaştırılan muhdesatın davacı idareye aidiyetinin tespiti davasında, tespit edilen bedelin ve aidiyetin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yapılara resmi birim fiyatları esas alınarak yıpranma payının düşülmesi, ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumuna göre değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'a uygun olduğu, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararları gözetilerek davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olduğu gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı iddia edilen paylaşım nedeniyle kadastro tespitinden sonra oluşan tapu kaydının iptali ve tesciline ilişkin talep ile muhdesatın aidiyetinin tespiti taleplerinin hukuki dayanağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kadastro tespit tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması ve muhdesatın aidiyetinin tespiti talebinin ise ıslah yoluyla ileri sürülemeyeceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan muhdesatın bedelinin tespiti ve mülkiyetinin davacı idareye ait olduğunun tespiti davasında, belirlenen bedelin ve aidiyet tespitinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Muhdesatın değerinin belirlenmesinde resmi birim fiyatlarının ve yıpranma payının dikkate alınmasının, ağaçlara yaş, cins ve verim durumuna göre değer biçilmesinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na uygun olduğu ve muhdesatın idareye aidiyetinin tespitinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait arsa üzerindeki binanın bir bölümünde oturan davalıya karşı açılan el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasında, davacının hak sahipliği iddiasını ispatlayıp ispatlamadığı ve davada muhdesatın tespiti isteminde bulunup bulunmadığı hususunda Hukuk Genel Kurulu'nca oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Hazineye ait arsa üzerindeki binayı kendi emek ve malzemeleriyle inşa ettiğini ispatlayamaması ve davalının oturduğu dairenin davacıya ait olduğunu gösterir delil sunulamaması, ayrıca davacının muhdesatın tespiti talebinde bulunmasının hukuki yararının olmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Muhdesat aidiyetinin tespiti davasının hukuki yararının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tenkis davasında muhdesatın aidiyetinin ön sorun olarak değerlendirilip tespit edilebileceği, dolayısıyla ayrı bir dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ve Yargıtay’ın önceki bozma kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: Muhdesatın aidiyetinin tespiti davasında davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz üzerinde derdest ortaklığın giderilmesi, kentsel dönüşüm veya kamulaştırma gibi istisnai durumların söz konusu olmadığı ve davacının muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açmasında hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Paylı mülkiyete konu taşınmaz üzerindeki binanın kime ait olduğunun tespiti davasında, davanın hukuki niteliğinin ve mahkemenin vereceği kararın kapsamının ne olacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz üzerindeki muhdesatın arzdan ayrı bir mülkiyete konu olamayacağı, davanın gerçek amacının binanın davacı tarafından inşa edildiğinin tespiti olduğu ve paydaşlığın giderilmesi davası sonucunda muhdesatın bedelini talep edebilme olanağını sağlamak olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin mülkiyetin tespitine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı olarak tapuya tescili ve üzerindeki muhdesatın aidiyetinin tespiti isteminin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kadastro sırasında kumluk vasfında olması sebebiyle tescil harici bırakıldığı, davacının zilyetliğinin yasal koşulları taşımadığı ve muhdesatın aidiyetinin tespiti talebinde güncel hukuki yarar bulunmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Paylı mülkiyetteki taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın aidiyetinin tespiti davasında davacının hukuki yararının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından yapıldığı bildirilen muhtesat hakkında, paydaşlar arasında dava sonrasında açılmış da olsa bir ortaklığın giderilmesi davasının bulunması ve bu dava sonunda taşınmazı iktisap edecek yeni malikin men-i müdahale ve kal davası açabileceği göz önüne alınarak davacının hukuki yararının olduğu kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ancak, Özel Daire bozma ilamında işin esasına ilişkin inceleme yapmadığından dosyanın temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan ve davacı tarafından yaptırıldığı iddia edilen yapının aidiyetinin tespiti talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Hazineye ait taşınmaz üzerindeki yapının aidiyetinin tespiti davasını açmakta hukuki yararı bulunmadığı, zira ortada ortaklığın giderilmesi, kentsel dönüşüm veya kamulaştırma gibi istisnai bir durum olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, ortaklığın giderilmesi davasının açılmamış sayılması nedeniyle muhdesatın aidiyetinin tespiti yönünden hukuki yarar olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının inançlı işlem iddiasını ispatlayamadığı ve ortaklığın giderilmesi davasının açılmamış sayılması nedeniyle muhdesatın aidiyetinin tespiti talebi yönünden hukuki yarar kalmadığı gözetilerek, davanın kısmen reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, üzerinde yapıların bulunduğu taşınmazın mülkiyetinin kendilerine ait olduğunun tespiti talebiyle açılan davada, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Muhdesatın aidiyetinin tespiti için kural olarak eda davası açılması gerektiği, somut olayda ise taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumların olmadığı gözetilerek, davacıların tespit davası açmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.