Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Araç Takip Sistemi”
- Uyuşmazlık: Davacının davalı şirket nezdinde yaptığı fazla mesailerin ücretinin ödenmemesi nedeniyle açılan alacak davasında, fazla çalışmanın ispatı ve miktarının tespiti noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hükme esas alınan araç takip sistemi kayıtları dışında, davacı tarafından sunulan ve davalı şirket nezdindeki giriş-çıkış saatlerini gösteren kayıtların da birlikte değerlendirilerek fazla mesai yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiği gözetilerek, eksik incelemeyle hüküm kurulması doğru bulunmayıp bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından internet sitesinde yayınlanan yazıda yer alan hususların, davacının faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötüleyip kötülemediği ve bu eylemin haksız rekabet teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından yayınlanan yazıda geçen ifadelerin, davacının ticari faaliyetlerini kötüleyici nitelikte olup olmadığının ve haksız rekabet oluşturabilecek yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalar içerip içermediğinin tespit edilmemesi nedeniyle, eksik inceleme ile hüküm tesis eden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı dönemde iddia ettiği fazla mesai ücretlerine hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, araç takip kayıtları, tanık beyanları ve davacı beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davacının yıllık 270 saati aşan ve karşılığı ödenmeyen bir fazla çalışmasının bulunmadığı, iddia edilen fazla çalışma süresinin tamamında davacının fiilen şoförlük görevi yapmadığı kanaatine vararak, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Arama işlemini gerçekleştiren kolluk görevlileri hakkında "Görevi kötüye kullanma" ve "Hürriyeti tahdit" suçlarından soruşturma izni istendiğinin anlaşılması üzerine, bu soruşturmanın akıbetinin araştırılması gerektiği gözetilerek, Özel Daire bozma kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur durumu, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı kadın vekilinin temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, temyiz edilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyetlerine veya beraatlerine ilişkin yerel mahkeme kararına Yargıtay dairesinin itiraz etmesi ve yerel mahkemenin direnmesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’ün ölümü nedeniyle hükmün bu sanık yönünden diğer yönleri incelenmeksizin bozulmasına, sanık ...'in beraatine ilişkin direnme kararının onanmasına, sanıklar ..., ..., ... ve ...'ın beraatine ilişkin direnme kararlarının bozulmasına, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'ın mahkumiyetlerine ilişkin direnme kararlarının ise suç konusu uyuşturucu maddenin miktarına göre temel cezaların yetersiz belirlenmesi nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin tek fiil olarak değerlendirilip TCK m. 44 kapsamında fikri içtima hükümlerine göre mi yoksa birden fazla fiil olarak değerlendirilip her bir suçtan ayrı ayrı mı cezalandırılacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın şehirlerarası karayolunda aracı takip etmesi, yanına gelerek aracı bu şekilde kullanması ve durması için el hareketi yapması hareketlerinin tek başına trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu oluşturduğu, sonrasında araca arkadan çarpması ile de mala zarar verme suçunun oluştuğu, bu sebeple birbirini takip eden doğal ve hukuki anlamda iki ayrı hareket ile iki ayrı suçun oluştuğu gözetilerek TCK’nun 44. maddesinin uygulanma şartlarının bulunmadığına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın araçta uyuşturucu madde bulunduğunu bildiğine ve eşinin suçuna iştirak ettiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı hırsızlık suçunun sabit olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların suç tarihinde kullandıkları cep telefonlarının HTS kayıtlarının getirtilerek olay mahallinde sinyal verip vermediklerinin tespiti bakımından eksik araştırma yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, nitelikli kasten öldürme ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçlarının sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, PKK terör örgütünün milis grubunda yer aldığı, planlı eylemin gerçekleştirilmesi için örgüt mensubu diğer kişilerle birlikte hareket ettiği, bomba yüklü aracın nakline ve patlatılmasına yardım ederek devletin otoritesini yok etmek amacıyla işlenen suçlara katıldığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet kararı, tekerrür hükümlerinin uygulanması yönünden düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, mağdura yönelik gerçekleştirilen teşebbüs aşamasında kalan nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli kasten yaralama suçlarından, suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üyelik sıfatıyla cezalandırılmasına ilişkin hükümlerin yasal ve yeterli gerekçe içerip içermediği ve eylemlerin örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt lideri sıfatıyla, örgütün faaliyet alanı kapsamında mağdura yönelik işlenen suçlardan sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli delil bulunmadığı, mağdur beyanlarının çelişkili olduğu, olay tarihinde örgütün varlığına dair yeterli delil bulunmadığı, sanığın eyleme katılımı veya talimat verdiğine dair delil olmadığı ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek, yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Suçta kullanılan aracın müsaderesine karar verilmesi üzerine, aracın iyiniyetli üçüncü kişiye ait olması nedeniyle Yargıtay’ın hükmü bozması ve aracın iadesine karar vermesi gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Müsadere hükmünün mahkûmiyet hükmünden bağımsız bir hüküm olması ve aracın iyi niyetli üçüncü kişiye ait olduğunun anlaşılması, ayrıca hükmün düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmemesi ve makul yargılama süresine uygun olması gözetilerek aracın iadesine karar verilmesi suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.