Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Avukat Vekaleti”
- Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacı avukatın bilgisi dışında ikinci bir avukatın görevlendirilmesi üzerine davacı avukatın Avukatlık Kanunu'nun 172. maddesi gereğince vekillikten çekilmesinin haklı olup olmadığı ve buna bağlı olarak ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın, müvekkilinin başka bir avukata vekalet verdiğini öğrendiği tarihten itibaren makul süre içerisinde muvafakat etmediğini bildirmeyerek zımnen muvafakat etmiş sayıldığı, bu nedenle vekillikten çekilmesinin haklı bir nedene dayanmadığı ve ücret talebinin yerinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı avukatın, birlikte vekaletname verdiği diğer avukat tarafından tahsil edilip davacı müvekkillere ödenmeyen kamulaştırma bedelinden sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı avukatın, davacı müvekkillerle birlikte diğer avukata verdiği vekaletnamede birlikte ve ayrı ayrı temsil yetkisi bulunduğu ve vekaleti birlikte üstlenen avukatların müteselsilen sorumlu oldukları gözetilerek, davalı avukatın diğer avukatın eylemlerinden sorumlu tutulması ve yerel mahkeme kararının onanması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamu iktisadi teşebbüsünde çalışan avukatlara ödenen vekalet ücretlerinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 146. maddesindeki limitlere tabi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 146. maddesinin kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan avukatlara ödenecek vekalet ücretlerine ilişkin özel bir düzenleme içermesi ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'ndaki değişikliğin bu özel düzenlemeyi ortadan kaldırmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesiyle çalışan avukatın, işvereni aleyhine yaptığı takiplerden dolayı vekalet ücreti talep edip edemeyeceği ve bu ücretin nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesiyle çalışan avukatın, işvereni aleyhine yaptığı takiplerden dolayı vekalet ücreti talep edebileceği, haksız azil durumunda ise takip ettiği dosyaların tamamı üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin kamu avukatlarının vekalet ücretine ilişkin düzenlemeleri uygulayarak eksik ücret tayin etmesi doğru görülmeyerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın davalı müvekkiline karşı açtığı vekalet ücreti alacağı davası ile davalı müvekkilin davacı avukata karşı açtığı vekalet görevinin özensiz kullanılmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı müvekkilin, davacı avukatın bazı dosyaların takibi için başka bir avukata muvafakat vermesini, vekilin takip ettiği tüm dosyaları kapsayacak şekilde yorumlayamayacağı ve bu nedenle izni ve muvafakatı alınmaksızın başka bir avukat tarafından dosyalara vekalet sunulması nedeniyle davacı avukatın istifasının haklı olduğu, haklı istifa nedeniyle davacı avukatın takip ettiği tüm dosyalar için vekalet ücretine hak kazandığı, vekilin istifa ettiği tarih itibariyle mesleki özen yükümlülüğüne aykırı davranmasından kaynaklı müvekkilin zarara uğrayıp uğramadığına ilişkin yapılan incelemelerde vekilin azlini gerektirecek bir durumun bulunmadığı ve davalı tarafından yapılan ücret ödemelerinin hesaplanan vekalet ücretinden mahsup edildiği gözetilerek, davalının temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketle danışmanlık sözleşmesi imzalayan davacının, sözleşme kapsamında görevlendirdiği avukatların haksız azilleri ve istifa nedeniyle vekalet ücreti ile danışmanlık ücretinin tahsili isteminin hukuki geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile davacı danışman arasında imzalanan sözleşme ve buna bağlı olarak davacı avukatlarla kurulan vekalet ilişkilerinin, Avukatlık Kanunu'nun avukatlık mesleğine tekel yetkisi tanıyan 35/1. ve çıkar karşılığı iş getirmeyi yasaklayan 48. maddelerine aykırı olması ve sözleşme kapsamı dışında kalan taşınmazların kamulaştırılması işlemi nedeniyle ücret talebinin de emredici kanun düzenlemesine aykırı olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı kısmen kabulüne ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı avukatları vekaletten azletmesinin haklı olup olmadığı ve davacı avukatların vekalet ücreti talep edip edemeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatların, davalı şirketin alacağının tahsili için başlattıkları icra takibinde, ilamlı takipte hükmedilen ticari avans faizi yerine yasal faiz talep ederek vekalet sözleşmesinin en önemli unsuru olan özen borcuna aykırı davrandıkları, bu nedenle azlin haklı nedene dayandığı ve azil tarihinde kesinleşmiş bir iş bulunmadığından davacı avukatların vekalet ücreti talep edemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet sözleşmesinin sona ermesi üzerine avukatın akdi vekalet ücreti ile karşı vekalet ücreti alacaklarına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin avukatı haklı nedenle azlettiğine dair iddiasını ispatlayamaması, hukuki danışmanlık sözleşmesinin avukatlık hizmetlerini de kapsaması ve sözleşmede ayrıca akdi vekalet ücreti ödeneceğine dair bir hüküm bulunmaması, ayrıca yasal vekalet ücreti hesabında eksik inceleme bulunması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın, müvekkilleri ile davalılar arasında yapılan sulh anlaşması nedeniyle davalılardan akdi vekalet ücreti talep edebilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu'nun 05.10.2018 tarihli ve 2017/6 E., 2018/9 K. sayılı kararına göre, sulh ile sonuçlanan işlerde karşı tarafın avukatı lehine ödenmesi gereken avukatlık ücretinin, avukat ile müvekkili arasındaki akdi vekalet ücretini kapsamadığı gözetilerek, davacı avukat ile davalılar arasında vekalet ilişkisi bulunmadığından davalılardan akdi vekalet ücreti talep edilemeyeceği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından azledilen davacı avukatların, azlin haksız olduğunu ileri sürerek vekalet ücreti talep etmeleri üzerine azlin haklı olup olmadığı ve davacıların vekalet ücretine hak kazanıp kazanmadıkları hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatların, davalı kuruma karşı vekalet ilişkisinin gerektirdiği saygı ve güveni zedeleyici yazışmalar yapmaları, avans kullanımına ilişkin kurallara uymamaları ve vekalet ücretini tahsil amacıyla haksız yere dava açmaları gibi nedenlerin haklı azil sebebi oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.