Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Babanın Muvafakati”
- Uyuşmazlık: Velayeti annede olan ortak çocuğun yurt dışına çıkışında babanın muvafakatinin aranıp aranmaması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Annenin velayet hakkını kullanmasının ve çocuğun seyahat özgürlüğünün kısıtlanmaması amacıyla babanın yurt dışı çıkışına rıza göstermemesinin haklı bir sebebe dayanmadığı ve çocuğun menfaatine aykırı olduğu değerlendirilerek, mahkeme kararının onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Velayet hakkı sahibi anneye ortak çocuğun yurt dışına çıkış izni verilmesi ve babanın muvafakatinin aranmaması davasının kabulü için gerekli şartların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların velayetinin annede olması sebebiyle annenin çocukları yurt dışına çıkarma yetkisi bulunduğu ve bu nedenle babanın muvafakatinin aranmaması talebiyle dava açılmasında annenin hukuki yararının olmadığı gözetilerek, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya yapılan fazla ödemelerden kaynaklanan alacak talebi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, davalının muvafakatiyle babasına ödeme yaptığını iddia etse de, tacir olması sebebiyle basiretli bir tacir gibi hareket edip sözleşmenin tarafı olan kişiye ödeme yapması ve bu iddiasını ispatlayacak yazılı delil sunmaması gözetilerek, mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların mutat meskenleri olan Avusturya'ya iade edilip edilmeyeceği ve davacı anne lehine vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların babaları tarafından annelerinin muvafakati ile Türkiye'ye getirildikleri, anne tarafından bir yıl içerisinde iade talep edildiği, iadenin reddini gerektirecek bir tehlikenin bulunmadığı ve çocukların beyanlarının tek başına iadenin reddine yeterli olmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve çocukların Avusturya'ya iadesine, ayrıca davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru olmadığından bu hususta kararın bozulmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuklarının annesi tarafından Türkiye’ye getirilmesinden sonra babanın, Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi’ne dayanarak çocukların mutat meskenleri olan Avusturya’ya iadesini talep etmesi üzerine, çocukların Türkiye’de kalmalarının Sözleşme’nin 13/1-b maddesinde belirtilen istisnai duruma girip girmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların, pedagog ve sosyal hizmet uzmanı raporu ve mahkemedeki dinlenmesi sonucu elde edilen bilgiler ışığında, babalarının yanına iade edilmeleri halinde fiziki ve psikolojik bir tehlikeye maruz kalacakları veya başka bir şekilde müsamaha edilemeyecek bir duruma düşecekleri yolunda ciddi bir risk bulunduğu değerlendirilerek, yerel mahkemenin çocukların iadesi talebini reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma ile velayeti annesine verilen ancak babasının soyadını taşıyan küçüğün soyadının annesi tarafından velayeten kendi soyadı ile değiştirilmesinin talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Evlilik içinde doğan çocuğun TMK m. 321 hükmü gereğince babasının soyadını taşımasının emredici bir hüküm olması ve velayetin annede olmasının çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir neden oluşturmaması gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Velayeti annede olan çocuğun eğitim amaçlı yurt dışına çıkışına babanın rızası olmadan izin verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun daha önce İspanya'da eğitim gördüğü, ablasının da halen İspanya'da eğitimine devam ettiği, çocuğun eğitimini İspanya'da sürdürmesinin üstün yararına aykırı olmadığı ve kayıtlı olduğu okulun babanın da muvafakatini aradığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin nitelikli kasten öldürme suçunu mu yoksa bilinçli taksirle bir kişinin ölümüne neden olma suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın dolu ve atışa hazır tüfeği çocukların ulaşabileceği bir yerde bırakmak suretiyle çocuğun tüfekle oynamasına fırsat vermesi ve tüfeğin ateş alması sonucu eşinin ölümüne sebebiyet vermesinin bilinçli taksirle adam öldürme suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Velayeti annede olan ortak çocuk için, babanın çocuğu yurt dışında kişisel ilişki günlerinde görebilmesi amacıyla pasaport ve vize işlemleri için anne muvafakatı olmaksızın izin ve yetki verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun yüksek yararı, bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişimi ile babanın çocukla kişisel ilişki hakkı gözetilerek, babaya pasaport ve vize işlemleri için yetki verilmesine dair yerel mahkeme kararının, usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ortak çocuğun velayeti annede iken, annenin çocuğu yurt dışına çıkarması için babanın onayının aranıp aranmaması.
Gerekçe ve Sonuç: Velayet hakkı annede olan eşin, velayet hakkını kullanmasının doğal bir sonucu olarak ortak çocuğu yurt dışına çıkarmasının kural olarak babanın onayına bağlı olmadığı ve çocuğun yurt dışına çıkmasının çocuğun güvenliğini ve üstün yararını zedelediğine dair bir vakıanın ispat edilmemiş olması gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil talebi ile mümkün olmazsa tenkis istemi.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın davalı oğullarına yaptığı temliklerin davacı kızından mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, davalılarla mirasbırakan arasında yapılan sözleşmenin davacı aleyhine geçerliliğinin tanınamayacağı ve ortada bağış işlemi olmamasına rağmen tenkis hesabı yaptırılarak tenkis kararı verilmesinin doğru olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.