Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Basamak Satın Alma”
- Uyuşmazlık: Bağ-Kur sigortalısının basamak satın alma yoluyla yükselttiği basamaklar dikkate alınarak hesaplanması gereken yaşlılık aylığının miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 4956 sayılı Yasa’nın geçici 2. maddesiyle basamak satın alma imkanından yararlanan sigortalıların yaşlılık aylığının, 31.12.1999 tarihindeki fiili basamakları değil, satın alınan basamaklar da dikkate alınarak hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına, ancak işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yaşlılık aylığına basamak intibakı yansıtılarak belirlenen miktarın, ilk derece mahkemesince hükmedilen miktardan yüksek olması nedeniyle, davalı Kurum lehine usulü kazanılmış hak oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yaşlılık aylığı miktarının tespiti davasında, davacı sigortalının ilk hükümde belirlenen aylık miktarını kabul etmesi ve davalı Kurumun temyizi üzerine Özel Dairece bozma kararı verilmesi nedeniyle, davalı Kurum lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 4956 sayılı Kanun'dan yararlanarak basamak satın alması sonucu emekli maaşının tespiti yönünden mahkemece yapılan araştırmanın yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Özel Daire'nin bozma ilamındaki hususlara uygun olarak yeni delil ve araştırma yaparak hüküm kurması nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından sağlık hizmeti satın alma sözleşmesine dayalı olarak davacı hakkında uygulanan kesinti işleminin iptali ve kesilen bedelin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Hastadan alınan ilave ücretin hangi hizmet ve malzemeler için alındığını gösterir belgelerin hastaya/yakınına verilmemesi ve hastanın 3. basamak sağlık hizmeti sunucularında ilave ücret ödemeden aynı hizmeti alabileceğine dair bilgilendirilmemiş olması, davacıya uygulanan cezai işlemlerin sözleşme ve mevzuata uygun olduğunu gösterdiğinden, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, başkasına ait kimlik bilgileriyle kredi kartı başvurusunda bulunarak kartı elde etmesi ve kullanması suretiyle işlediği fiillerin, TCK'nın 245/2. ve 245/3. maddeleri kapsamında ayrı ayrı suçları mı yoksa tek bir suçu mu oluşturduğu, ayrıca sahte nüfus cüzdanı kullanarak kart edinmesinin resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturup oluşturmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sahte kredi kartı üretme eyleminin, sahte kartı kullanarak yarar sağlama suçunun unsuru olarak değerlendirilmesi gerektiği, sahteciliğin banka veya kredi kartında yapılması gerektiği, kredi kartı sözleşmesindeki sahteciliğin ise 5464 sayılı Kanun'un 37/2. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve somut olayda sahte nüfus cüzdanının resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacak şekilde aldatıcı niteliğinin kanıtlanamadığı gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazlarının değişik gerekçelerle kabulüne karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın sahte kimlikle bankalardan kredi kartı alması eyleminin hangi suçu oluşturduğu ve TCK 245/2 ve 245/3. maddelerinin birlikte uygulanıp uygulanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sahte kimlikle bankalara başvurup kredi kartı düzenletme ve bu kartları kullanarak yarar sağlama eylemlerinin ayrı suçlar olarak değerlendirilmesi gerektiği, dolayısıyla sanığın hem TCK'nın 245/2. maddesindeki sahte banka veya kredi kartı üretme suçundan hem de 245/3. maddesindeki sahte kartı kullanma suçundan cezalandırılması gerektiği, ancak kredi kartı sözleşmesinde sahtecilik yapma eyleminin sahte kredi kartı üretme suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, başkalarına ait kimlik bilgileriyle internetten kredi kartı başvurusu yapıp, sahte kimliklerle kartları teslim alarak kullanması eylemlerinin hangi suçları oluşturduğu ve bu suçlara ilişkin dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin, sahte kredi kartı üretmek suçunu oluşturduğu, kredi kartı sözleşmeleri ve eklerindeki sahteciliğin bu suç kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, sahte kimlik kullanma eylemlerinden kaynaklı resmî belgede sahtecilik suçunda ise dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek, yerel mahkemenin resmî belgede sahtecilik suçundan verdiği mahkûmiyet hükmü bozulmuş ve kamu davası düşmüş, sahte kredi kartı üretme ve kullanma suçlarından kurulan hükümler ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın sahte nüfus cüzdanı kullanarak kredi kartı edinmesi ve kullanması eylemlerinin resmî belgede sahtecilik suçu ile banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan ayrı ayrı cezalandırılıp cezalandırılmayacağı ve dava zamanaşımının dolup dolmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sahte kimlik kullanarak kredi kartı edinmesi ve kullanması eylemlerinin TCK m. 245/3 kapsamında değerlendirilip, sahte nüfus cüzdanı düzenleme fiilinin ise TCK m. 204/1 kapsamında ayrıca cezalandırılması gerektiği, ancak resmî belgede sahtecilik suçundan dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmünün bozulmasına ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, babasının kimlik bilgilerini kullanarak sahte kredi kartı çıkartması ve bu kartı kullanması eylemlerinin tek bir suç mu yoksa birden fazla suç mu oluşturduğu ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sahte kredi kartı üretmek için sahte belge kullanarak banka görevlisini araç olarak kullandığı, sahte kart üretme suçunun kredi kartı sözleşmesindeki sahtecilik suçunu içerdiği ve tükettiği, dolayısıyla tek bir suç işleme kararı kapsamında birden fazla suç oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sağlık hizmeti satın alma sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, davacı sağlık kuruluşunun yaptığı ameliyatlara ilişkin faturalandırmanın SUT hükümlerine uygun olup olmadığı ve davalı kurum tarafından yapılan kesintilerin yerindeliği.
Gerekçe ve Sonuç: Sağlık Uygulama Tebliği'ne göre faturalandırma tercihinin davacı sağlık kuruluşu tarafından bildirilmediği ve yapılan ameliyatların Tebliğ eki EK-2/C listesindeki tanıya dayalı işleme göre faturalandırılması gerekirken, davacı tarafından EK-2/B listesinden hizmet başına işlem puan listesine göre faturalandırıldığı, bu nedenle yapılan kesintilerin yerinde olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun, davacı hastanenin hasta için sunduğu faturadan yaptığı kesintinin hukuka uygunluğu ve muarazanın giderilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Hastanın durumu ve uygulanan tedavilerin, kalp damar cerrahisi yoğun bakım ünitesi yerine koroner yoğun bakım ünitesine uygun olduğu, bu nedenle yapılan kesintinin kısmen haklı olduğu ancak hizmetin tamamen yok sayılamayacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kesintinin bir kısmının iptaline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.