Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Basit Yaralama”
- Uyuşmazlık: Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun işlendiği sırada meydana gelen kasten yaralama eyleminin, ayrıca kasten yaralama suçunu oluşturup oluşturmadığı ve fail hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun işlenmesi sırasında meydana gelen ve suçun cebir unsurunu oluşturan basit kasten yaralama eyleminin ayrıca kasten yaralama suçunu oluşturmayacağı, ancak failin mağdurun yakın hısımına yönelik cinsel taciz eyleminden kaynaklanan hiddetin etkisi altında suçu işlediğinin anlaşılması halinde haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek, direnme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kavgada yumruk atarak katılanı yaraladıktan sonra kırdığı bira şişesini katılana salladığı ancak isabet ettiremediği olayda, eylemin basit yaralama, silahla yaralamaya teşebbüs veya tamamlanmış silahla yaralama suçlarından hangisini oluşturduğu ve TCK’nın 86/3-e maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin bir bütün olarak silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçunu oluşturduğu, ancak tamamlanmış basit yaralama suçunun da varlığı gözetilerek, teşebbüs nedeniyle indirilecek cezanın basit yaralama suçunun cezasının altına düşmemesi gerektiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: 7406 sayılı Kanun ile TCK'nın 86/2. maddesine eklenen "suçun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın alt sınırı altı aydan az olamaz" hükmünün, 18 yaşından küçük kadınlara karşı işlenen basit yaralama suçlarında uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bölge adliye mahkemeleri ceza daireleri arasında görüş ayrılığı bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 7406 sayılı Kanun'un gerekçesinde kadına karşı şiddetin önlenmesi amacıyla yapılan değişiklikte mağdurun yaşıyla ilgili bir sınırlama yapılmadığı, nüfus kaydında kadın olarak kayıtlı herkesin bu düzenlemenin korumasından yararlanması gerektiği ve Anayasa Mahkemesi’nin de bu düzenlemenin eşitlik ilkesine aykırı olmadığı yönündeki kararı gözetilerek, 18 yaş altı kadın mağdurlar için de TCK 86/2’deki ceza alt sınırının uygulanması gerektiği yönündeki görüş doğrultusunda uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin TCK'nın 87/4. maddesinde düzenlenen kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçunu mu yoksa TCK'nın 85. maddesinde düzenlenen taksirle ölüme neden olma suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ölenin yüzüne vurduğu yumruğun basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte hafif bir yaralanmaya sebebiyet vermesi, ancak ölenin bu yaralanma sonucu değil, yaralanmanın neden olduğu stres ve eforun tetiklediği kalp krizi sonucu ölmesi, sanığın eylemi ile ölüm arasında illiyet bağı bulunsa da eyleminin TCK'nın 87/4. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, ölenin yaşı ve sanığın eğitim durumu gibi faktörler gözetildiğinde ölümün öngörülebilir olması nedeniyle sanığın taksirle ölüme sebebiyet vermekten sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kavgada mağdura önce yumruk atıp yaraladıktan sonra bıçak salladığı ancak isabet ettiremediği olayda, eylemin hukuki nitelendirmesinin ne olacağı ve TCK'nın 86/3-e maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin kısa süre içinde ve aynı mağdura yönelik olması sebebiyle tek bir fiil olarak kabul edilmesi, ancak bıçak kullanılmasının yaralama suçunun işleniş biçimini ağırlaştıran bir unsur olarak değerlendirilmesi ve bu nedenle sanığın TCK'nın 86/2, 86/3-e ve 35. maddeleri uyarınca silahla kasten yaralamaya teşebbüsten cezalandırılması gerektiği, ancak verilecek cezanın tamamlanmış basit yaralama suçu için öngörülen cezanın altına düşmemesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eşi hakkında işlediği kasten yaralama, tehdit ve hakaret suçlarından basit yargılama usulü uygulanarak verilen mahkûmiyet hükmünün hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eşine yönelik kasten yaralama suçunda basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek nitelikte yaralanma meydana geldiğinden kesin Adli Tıp raporu alınmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması ve eşe karşı işlenen kasten yaralama suçu nedeniyle basit yargılama usulü uygulanamaması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin nitelikli yağma mı yoksa nitelikli hırsızlık mı oluşturduğu, öldürme eyleminin basit kasten öldürme mi yoksa nitelikli kasten öldürme mi olduğu, sanık ...'nin öldürme eylemine yardım mı ettiğinin yoksa müşterek fail mi olduğunun ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların maktul ve katılana ait para ve eşyayı almak için önceden plan yaptıkları, katılana yönelik basit yaralamanın yağma suçunun bir unsuru olduğu, öldürme eyleminin yağma suçunu kolaylaştırmak amacıyla gerçekleştirildiği, sanık ...'nin suçun işlenişinde ortak hakimiyet kurarak müşterek fail olarak yer aldığı ve sanıkların haksız bir fiile maruz kalmadıkları gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın silahla kasten yaralama suçundan mahkûmiyetine ilişkin hükmün, uzlaştırma hükümleri uygulanmadan verilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin, silahla kasten yaralama suçunun basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde hafif yaralama oluşturacak biçimde gerçekleştirildiği ve bu halde suçun şikâyete bağlı olması sebebiyle uzlaştırma kapsamında olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması geri bırakılan hükümlünün denetim süresi içinde işlediği silahla kasten yaralama suçunda basit yargılama usulü uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Silahla kasten yaralama suçunun basit yargılama usulü kapsamında olmaması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesini müteakip denetim süresi içinde işlenen suçun genel hükümlere göre yargılanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında basit tehdit ve kasten yaralama suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 286/2-d maddesi uyarınca, üst sınırı iki yıl veya daha az hapis cezası gerektiren suçlara ilişkin bölge adliye mahkemesi kararlarının temyiz edilemeyeceği gözetilerek, sanık müdafiinin basit tehdit ve kasten yaralama suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yüzde sabit ize neden olan ancak basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek kasten yaralama suçunda, temel cezanın TCK'nın 86/1 mi yoksa 86/2. maddesine göre mi belirlenmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yüzde sabit ize neden olacak şekilde yaralanmanın basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olduğunun kabulü halinde, ceza hukuku bakımından kabulü mümkün olmayan adaletsiz sonuçlar ortaya çıkabileceği, kanun koyucusunun TCK'nın 87. maddesinde 86/2'yi belirtmeyerek bu yöndeki iradesini açıkça ortaya koyduğu, yüzde sabit ize neden olmanın nitelikli bir yaralanma şekli olduğu ve basit bir tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının isabetli olduğuna ve dosyanın Yargıtay 1. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.