Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Belirli Mal Vasiyeti”
- Uyuşmazlık: Vasiyetnamenin tenfizi davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetnamenin tenfizi davalarında, miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesi kesin yetkili ise de, vasiyetname ile belirli bir mal vasiyet edilmişse, istihkak davası niteliğinde olan tenfiz talebinde görevli mahkemenin, davanın konusunu oluşturan malın değeri gözetilerek belirlenmesi gerektiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıların, murislerine vasiyetname ile bırakılan ve davalı banka tarafından yönetilen malvarlığının gelirlerinden, murisin ölümünden sonra da pay almaya devam edip edemeyecekleri hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetnamenin yorumlanmasıyla, vasiyet edenin gerçek iradesinin mirasçılarına da gelirlerden pay verilmesinin amaçlanmadığı, vasiyetnamede belirtilen aylık ödemelerin sadece vasiyet alacaklısının sağlığında yapılması gerektiği, vasiyet alacaklısının vefatı halinde ise bu hakkın sona ereceği gözetilerek davacıların karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıymetine noksan gelmeksizin taksimi kabil olmayan belirli bir malın vasiyet edilmesi durumunda, tenkis davası açıldığında lehine vasiyet yapılan kimsenin hangi haklara sahip olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 564. maddesi uyarınca, vasiyet edilen belirli bir mal tenkise tabi olduğunda, lehine vasiyet yapılan kimsenin ya tenkis edilen miktarın bedelini ödeyip malı almak ya da tasarruf nisabı miktarını nakden almak arasında seçim yapma hakkı olduğu, miras bırakanın payının tamamının davacılar adına tesciline ve davalıya, davacıların saklı payları dışında kalan miktarın bedelinin ödenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın, vasiyetnameyle belirli mal vasiyetinde bulunduktan sonra, bu mallar üzerinde yaptığı satışların vasiyetnameyi geçersiz kılıp kılmadığı ve vasiyetnamenin tenfiz edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın vasiyetnameden sonra vasiyete konu mallar üzerinde yaptığı satışların, muris muvazaası nedeniyle geçersiz sayılması ve bu malların terekeye dönmesiyle vasiyetnamenin tenfizine engel bir durum kalmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Henüz kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmamış bir taşınmazdaki belirli bir dairenin vasiyet yoluyla bırakılmasının tenfizi mümkün müdür?
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetnamede belirtilen dairenin, kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmadığı için henüz hukuken belirli bir mal niteliği taşımaması vasiyetin tenfizini imkansız kılmaz, davacıya kat mülkiyeti kurulumu için gerekli işlemleri yapması ve bağımsız bölümün tescili için yetki ve mehil verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakan tarafından düzenlenen vasiyetnamenin iptali ve tenkisine ilişkin dava.
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetnamenin, sağlararası işlem değil ölüme bağlı tasarruf olması ve bu nedenle TMK 565/3. maddesi kapsamında değil, doğrudan TMK 563. maddesi uyarınca tenkise tabi olması, ayrıca tenkis hesabında kullanılan bilirkişi raporlarının çelişkili ve hatalı olması, davalıya tercih hakkının usulüne uygun şekilde kullandırılmaması ve tenkis alacağının hatalı hesaplanması, davacılar arasında müşterek ve müteselsil sorumluluğa hükmedilmesinin yasal dayanaktan yoksun olması ve nihai tenkis miktarının hatalı hesaplanması sebepleriyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İnançlı işlemle devredilen taşınmazın davalı tarafından bağışlanması üzerine açılan tapu iptal ve tescil davasında, davacı tarafından sunulan belgenin inanç sözleşmesinin yazılı delili sayılıp sayılamayacağı ve davacıya yemin teklif hakkının hatırlatılıp hatırlatılmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan 13.03.2007 tarihli belgenin, içeriği itibariyle bir inanç sözleşmesi niteliğinde olmadığı ve davalı tarafından vasiyetinden dönüldüğü, davacı ile davalı arasında yazılı bir inanç sözleşmesinin bulunmadığı, davalı tarafından akdi ilişkinin varlığının inkâr edildiği, dava dosyasına yazılı belge sunulmadığı gibi dosyada delil başlangıcı niteliğinde sayılabilecek bir belge de bulunmadığı, bu durumda ispat yükü davacı üzerinde iken inanç sözleşmesinin varlığının ispat edilmediği, davacının yemin deliline dayandığı, bu durumda mahkemenin davacıya yemin teklif etme hakkını hatırlatması gerektiği, aksi halde yerel mahkemenin direnme kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na aykırı olduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vasiyetnamenin tenfizi davasında, zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetnamenin içeriğinin davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği tarihte zamanaşımı süresinin işlemeye başladığı, davanın ise bu süre geçtikten sonra açıldığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın vasiyet ettiği taşınmazın, mirasçı tarafından üçüncü kişiye satılması üzerine, vasiyet alacaklısının tapu iptali ve tescil talebiyle açtığı davada, vasiyetnamenin tenfizi isteminin tefrik edilip edilmeyeceği ve yargılama giderlerinin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetnamenin tenfizi ve tapu iptal-tescil taleplerinin aynı davada birlikte görülmesi gerektiği, her iki talebin de aynı taşınmaza ilişkin olduğu ve tefrik kararının hatalı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararındaki yargılama giderlerine ilişkin kısım düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.