Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Birlikte İmza”
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin birlikte imza ile temsil ediliyor olması karşısında davalı şirket temsilcisi tarafından tek imzası ile düzenlenen hizmet sözleşmesinin davalı şirketi bağlayıp bağlamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacının sözleşme kapsamındaki çalışmalarını ve haklarını daha önce kabul etmiş olması ve bu nedenle tek imza ile düzenlenen sözleşmeye itiraz etmesinin önceki eylemiyle çelişkili davranış yasağı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmış ve dosya esasa ilişkin inceleme yapılmak üzere Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların, bir dernek hesabından yetkisiz para çekmek için düzenledikleri belgenin sahteciliği ve niteliği ile sanıkların kamu görevlisi sayılıp sayılmayacağı hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suçtan zarar görenin rızasının bulunduğunun anlaşılması ve sanıkların suç işleme kastı ile hareket etmediklerinin kabulüyle, bir sanık hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan kurulan mahkumiyet hükmü bozulmuş, diğer sanık hakkında ise ölüm nedeniyle mahallinde araştırma yapılması için hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın katılana karşı açtığı özel belgede sahtecilik suçlamasıyla ilgili şikayetinin iftira suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu ibranamedeki imzanın sanığa ait olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu ve Bursa Kriminal Polis Laboratuvarı raporları arasında çelişki bulunduğu, ayrıca kovuşturma aşamasında dinlenilen tanığın tarafsız olmadığı gözetilerek, eksik araştırma nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin mali işler müdürü olan davacının, şirketten alacaklı olan Sosyal Güvenlik Kurumu'na karşı, şirketin prim borçlarından dolayı, 5510 sayılı Kanun'un 88. maddesinin 20. fıkrası kapsamında üst düzey yönetici sıfatıyla sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, şirketin 200.000 TL’ye kadar olan her türlü iş ve işleminde C grubu yetkilisiyle birlikte imza yetkisine sahip mali işler müdürü olarak görev yapması ve bu sıfatla şirketi temsil ve ilzama yetkili olması nedeniyle, 5510 sayılı Kanun'un 88/20. maddesi kapsamında üst düzey yönetici sayılacağı ve prim borçlarından sorumlu tutulacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, borçlu tarafından imzaya itiraz edilmesi üzerine düzenlenen çelişkili bilirkişi raporlarından hangisinin hükme esas alınacağı ve imzaya itirazın reddedilip reddedilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı ve Adli Tıp Kurumu raporlarında imzanın borçluya ait olup olmadığı tespit edilemezken, diğer bir bilirkişi raporunda imzanın borçluya ait olduğu belirtilmesi nedeniyle raporlar arasında çelişki bulunduğu, bu çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin en az yedi uzmanının katılımıyla oluşacak genişletilmiş uzmanlar heyetince inceleme yapılıp kesin olarak karara bağlanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şirket yetkilisinin, şirketi temsilen düzenlediği bono üzerindeki ikinci imzanın aval niteliğinde olup olmadığı ve yetkiliyi şahsen borç altına sokup sokmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Şirket yetkilisinin bonoda şirket kaşesi üzerine attığı ikinci imzanın, TTK m.613/7 ve m.688/7 birlikte değerlendirildiğinde, keşideci sıfatıyla atılmış bir imza olması ve aval sayılamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sulama Birliği başkanının yetkisiz olarak düzenlediği bono nedeniyle birliğin icra takibine konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sulama Birliği başkanının, birliği borçlandırmaya ilişkin yetkisinin bulunmadığı, düzenlenen bonoların birlik defterlerinde yer almadığı ve birliğin sebepsiz zenginleşmediği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ve davalı yararına vekalet ücretine hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun, kararın tefhimi ile gerekçeli kararının tebliği arasında yapılması nedeniyle süresinde olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünün uygulandığı icra takibinde, icra mahkemesince tefhim edilen kısa kararda hüküm fıkrası tüm unsurlarıyla ve gerekçesiyle açıklanmadığı için, kanuna uygun tefhim yapılmamış sayıldığı ve bu durumda gerekçeli kararın tebliğinin geçerli bildirim niteliğinde olduğu, bu sebeple de istinaf başvuru süresinin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlayacağı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında bankacılık zimmeti suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, banka müşterilerinin hesaplarından usulsüz para transferleri yaptığı ve bu işlemlerde sahte talimatlar ile hileli davranışlarda bulunduğu hususunda yeterli delil elde edilmesi ve sanığın görevi nedeniyle bankanın parası üzerinde zilyetliğinin bulunması gözetilerek, nitelikli bankacılık zimmeti suçundan mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhtiyati haciz işlemi sırasında borçlu şirket yetkilisinin borcu kabul etmesinin, daha sonra kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığında imzaya itiraz hakkını ortadan kaldırıp kaldırmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İhtiyati haciz işleminin asıl takipten önce yapılan, ayrı bir hukuki işlem olduğu ve bu sırada yapılan ikrarın harici ikrar niteliğinde olup HUMK m. 236/son gereği başka delillerle teyit edilmedikçe bağlayıcı sayılamayacağı, dolayısıyla borçlunun ödeme emri tebliğiyle birlikte doğan imzaya itiraz hakkını ortadan kaldırmayacağı gözetilerek mahkemenin imzaya itirazı kabulüne ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bonoda şirket kaşesi dışında atılan ikinci imzanın aval niteliğinde olup olmadığı ve davacının kişisel sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının bonoda şirket kaşesi dışında kendi isim, soy isim ve T.C. kimlik numarasını belirterek attığı ikinci imzanın, aval niteliğinde olduğu ve davacının kişisel olarak borçtan sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının boşandığı eşi ile fiilen birlikte yaşamadığını iddia ederek açtığı Kurum işleminin iptali ve ölüm aylığının yeniden bağlanması davasında, davacı ile eski eşinin fiilen birlikte yaşayıp yaşamadığı hususunda mahkemece yapılan araştırmanın yeterliliği ve Özel Daire bozma kararında belirtilen ek araştırmaların gerekliliği.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 56. maddesinin amacının hakkın kötüye kullanılmasını engellemek olduğu, boşanma tarihi ve ölüm aylığı bağlanma tarihi gözetildiğinde davacının hakkını kötüye kullanmadığı, fiili birlikteliğin tespiti için 2012 yılı öncesine ilişkin yeterli araştırma yapılmadığı değerlendirilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.