Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Boşanma Kararının Tanınması ve Tenfizi”
- Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi davasında, davacının (ölen eşin mirasçısının) yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tanınması ve tenfizini istemekte hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının tanınması halinde mirasçılık haklarının etkileneceği, davacının bu hakkı ancak mahkeme kararı ile elde edebileceği ve 5718 sayılı MÖHUK'un 52. maddesindeki "hukuki yararı bulunan herkes" kavramının tanıma davaları için de geçerli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin yabancı mahkeme kararının tenfizi için açılan davada, boşanmaya ilişkin yabancı mahkeme kararının Türkiye'de tanınmasının dava şartı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mal rejiminin tasfiyesi davasının açılabilmesi için, mal rejiminin sona ermesi gerektiği, bunun da yabancı mahkemece verilen boşanma kararının Türkiye'de tanınması ile mümkün olduğu, direnme kararından sonra yabancı boşanma kararının tanındığına dair kararın dosyaya sunulmasıyla davanın şartının oluştuğu gözetilerek, dosyanın esasının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkemece verilen ve kesinleşmiş boşanma kararına rağmen eşlerin birlikte yaşamaya devam edip çocuk sahibi olmaları halinde, yabancı boşanma kararının Türkiye’de tanınması ve tenfizi isteminde bulunan eşin dürüstlük kuralına aykırı davranıp davranmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi için belirlenmiş bir zamanaşımı süresi bulunmadığı, boşanma davalarının her zaman açılabileceği, yabancı mahkemece verilen boşanma kararının, kararın kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade edeceği, eşlerin birlikte yaşamaları ve çocuk sahibi olmalarının, yabancı boşanma kararının tanınması ve tenfizini isteyen eşin hukuki yararını ve dürüstlük kuralına uygunluğunu ortadan kaldırmayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararıyla boşanma durumunda, mal rejiminin tasfiyesi davasında zamanaşımının yabancı kararın kesinleşme tarihinden mi yoksa tanıma-tenfiz kararının kesinleşme tarihinden mi başlayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararlarının maddi hukuk bakımından etkisinin 5718 sayılı MÖHUK'un 59. maddesi uyarınca yabancı kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlayacağı ve boşanmanın malî sonuçlarının da bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme boşanma kararının tanınması ve tenfizi davasında, davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığı ve tenfiz talebinin reddine rağmen karşı taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının nafaka hükümleri yönünden tanıma ve tenfiz şartlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesince yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi yönünde karar verilmesinde isabet bulunmakla birlikte, yabancı mahkeme ilamında yer almayan düzenlemelere yer verilerek yeniden hüküm kurulması doğru olmadığından, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Almanya'da verilmiş bir boşanma kararına bağlı velayet kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizi davasında, velayete ilişkin kararın tanıma ve tenfiz şartlarını taşıyıp taşımadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkemece verilen velayet kararının, boşanma davasının devamı niteliğinde ihtiyati tedbir olarak verilmiş olsa dahi, boşanma kararının kesinleşmesi ve velayet düzenlemesi yapılmaması sebebiyle tanıma ve tenfizinde kamu yararı bulunduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkemece verilen boşanma kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizi için gerekli şartların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının kesinleştiğinin ve 5718 sayılı Kanun'da belirtilen tanıma ve tenfiz şartlarını taşıdığının anlaşılması üzerine, mahkeme kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Azerbaycan'da verilen boşanma kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizi talebine karşı, davalı erkeğin yabancı mahkemede savunma hakkının kısıtlandığı iddiasıyla açılan dava.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararında davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı, usul işlemlerinin yabancı mahkemenin tabi olduğu hukuka göre değerlendirilmesi gerektiği ve davalının savunma hakkının kısıtlanmadığı gözetilerek, yabancı mahkeme boşanma kararının tanınması ve tenfizine yönelik yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Türk mahkemelerinde kesinleşmiş bir boşanma kararı varken, daha önce yabancı mahkemede alınmış boşanma kararının tanınması ve tenfizinde hukuki yarar olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk mahkemesinde boşanma hükmünün kesinleşmesiyle yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizinde hukuki yarar kalmadığı ve davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Danimarka'da idari bir makam tarafından verilen boşanma kararının Türkiye'de tanınıp tenfiz edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı ülke idari makamlarınca verilen boşanma kararlarının Türk hukukunda boşanmanın mahkemelerin yetkisinde olması nedeniyle kamu düzenine aykırı olduğu ve bu nedenle tanınmasının mümkün olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.