Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Borç Tahsilatı”
- Uyuşmazlık: Sanıkların bankacılık zimmeti suçundan beraatlerine ilişkin yerel mahkeme kararına direnilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, sanıkların bankacılık mevzuatına aykırı kredi kullandırdıkları iddiasına rağmen, kredi tahsisinin usulsüz yapıldığına ve bankanın zarara uğratıldığına dair tüm delilleri toplamadan ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 160. maddesindeki değişikliği dikkate almadan eksik araştırmayla beraat kararı verdiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı banka tarafından konut kredisi dışında kalan borçların kapatılması amacıyla yapılan tahsilat sebebiyle davacının uğradığı zararın tazmin edilip edilmeyeceğine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının zararını ispatlayamaması ve davalının tazminat gerektirecek haksız bir fiilinin bulunmaması gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin ekonomik durumunun bozulması nedeniyle sunduğu konkordato projesinin tasdik edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin konkordato projesinin uygulanabilir olmadığı ve gerçekleşme ihtimalinin bulunmadığı, geçici mühlet döneminin de başarısızlıkla sonuçlandığı gözetilerek konkordato talebinin reddine ve davacı şirketin iflasına dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, sigorta acentesi olarak çalıştığı şirket adına tahsil ettiği primleri şirkete aktarmaması nedeniyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraatine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın şirket adına tahsil ettiği primlerin akıbeti, borcun mahiyeti, taraflar arasındaki protokolün kapsamı ve sanığın fiillerinin suçun unsurlarını oluşturup oluşturmadığı hususlarında eksik araştırma yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra memurunun kusurlu eylemi nedeniyle davacının zarara uğradığı iddiasıyla açılan tazminat davasında, zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra memurunun kusurlu hareketi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunmadığı, davacının tüm borçlarını yapılandırma yoluyla faizsiz ödediği ve dosya kapsamından anlaşılan zararın icra memurunun eylemiyle oluşmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya olan borcun bir kısmının ödenmesine rağmen, davacıların borcun tamamı için "borçlu olmadıklarına" dair menfi tespit davası açıp açamayacakları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, kısmi ödeme yaptıkları halde, borcun tamamı için "borçlu olmadıkları" yönünde menfi tespit davası açamayacakları, davacıların halen borçlarının devam ettiği ve mahkemenin, davacıların takip kapsamında ne kadar borçlarının kaldığını tespit edip sonuca göre karar vermesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından başlatılan icra takibine konu borcun kısmi olarak ödenmesinin ardından, davacıların borcun tamamı için menfi tespit davası açmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların kısmi ödeme yaptıkları ve halen borçlarının devam ettiği, ibraname belgesinin borcun tamamının değil kısmi ödemenin kabulüne ilişkin olduğu ve davacıların takip kapsamında kalan borçlarının tespiti için davanın eksik incelendiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirket ve gerçek kişinin, kefil ve asıl borçlu sıfatıyla kullandıkları krediler ve kredi kartlarından kaynaklanan borçlarının olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin yargılama esnasında tüzel kişiliğini kaybetmesi ve ihyası için bir işlem yapılmaması nedeniyle dava ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek, davacı şirket yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına, gerçek kişi davacı ve davalı yönünden ise yapılan istinaf başvurularının reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konkordato tasdik kararından sonra borçlunun ödeme planına uymaması nedeniyle alacaklı bankanın konkordatonun kısmen feshini talep etmesi üzerine, bankanın borçluya ait çekleri tahsil etmesinin konkordato kapsamında ödeme sayılıp sayılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Konkordato öncesinde borçlunun bankaya verdiği çeklerin, konkordato tasdik kararından sonra bankaca tahsil edilmesiyle konkordato kapsamındaki alacağın ve fazlasının tahsil edilmiş olması, konkordatonun kısmen feshi için gerekli şartların oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan ödemeler nedeniyle davacının fazla ödeme yapıp yapmadığı ve davalıdan iade alıp alamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sözleşmeye aykırı davranışı ve temerrüdü nedeniyle sözleşmenin feshedildiği, davacıya dava tarihi itibariyle borcu bulunduğu, bu nedenle fazla tahsilat iddiasının yerinde olmadığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirket çalışanı tarafından şirket mail adresinden gönderilen e-postaların ve diğer delillerin davalı şirketi bağlayıp bağlamadığı, bağlaması halinde davacı ile davalı arasında borcun nakli sözleşmesinin kurulup kurulmadığı hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket çalışanı tarafından şirket mail adresinden yazılan e-postalar, sözleşmeler, toplantı tutanağı, mutabakat mektubu ve virman talimatları birlikte değerlendirildiğinde, davalı şirketin borcu üstlendiğinin ve davacı ile davalı arasında davacı lehine borcun nakli sözleşmesinin kurulduğunun anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.