Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Borç-Alacak İlişkisi”
- Uyuşmazlık: Sanıkların, ilişkili şirkete mal satışı yapıp kira alacağını tahsil etmemeleri nedeniyle örtülü kazanç aktarımı yasağına aykırılık suçunu mu yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu işledikleri ve suç tarihinden sonra TCK 155'in uzlaştırma kapsamına alınmasının sanıkların hukuki durumunu etkileyip etkilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin örtülü kazanç aktarımı suçunun unsurlarını oluşturmadığı, ancak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunarak şirketi ve ortaklarını zarara uğratmaları suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, ayrıca suç tarihinden sonra güveni kötüye kullanma suçunun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle mahkemece uzlaştırma yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasında yapılan inançlı işleme konu taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı hakkında tefecilik suçundan verilen mahkûmiyet kararı ve tanık beyanlarıyla inançlı işlem iddiasının kanıtlandığı, davalıya yapılan satış işleminin tefecilik kapsamında yapıldığı, iyi niyetli üçüncü kişi konumunda bulunmayan davalı eşinin TMK’nın 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı ve davacının borcunu ödediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından ödenmeyen fatura bedeline ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin ticari defter kayıtlarında borcun varlığının tespit edilmesi ve davalının aksini ispatlayamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin itirazın iptali yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalıların tefecilik faaliyeti kapsamında kendilerinden fazla para aldıkları iddiasıyla fazla ödemenin iadesini talep etmelerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, davalılardan aldıkları borç miktarını aşan bir ödeme yaptıklarını kanıtlayamadıkları, ceza davasındaki tefecilik suçundan mahkumiyet kararının tek başına fazla ödeme yapıldığını ispatlamadığı ve bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki delillerin de bu yönde olmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davacıların talebini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bedelini ödeyerek taşınmazı satın aldığını iddia eden davacı ile, taşınmazın inançlı işlem nedeniyle devredildiğini ve borcun ödenmesiyle tapunun geri devredilmesi gerektiğini iddia eden davalılar arasında el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve tapu iptali-tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmenin inanç sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davalının borcunu ödemesi halinde tapu iptali ve tescili talebinin haklı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davacı tarafından talep edilen el atmanın önlenmesi ve ecrimisil taleplerinin reddine ve davalının tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan temizlik hizmeti sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve borçların mahsup edilmesi ve kalan bakiyenin tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: İdarenin, davayı açmadan önce aynı sözleşmeden kaynaklanan alacak ve borçları arasında mahsup işlemini yapmış olması ve mahsup iradesini açıkça ortaya koymuş olması gözetilerek, yerel mahkemenin mahsup işlemini dikkate alarak hüküm kurmasının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Menfi tespit davasında, davalının ibraz ettiği 07.06.2013 tarihli belgenin feragat niteliğinde olup olmadığı ve davacıya ait imzalı senetlerin geçerli bir borç ilişkisi doğurup doğurmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın bozma kararında belirtilen hususlara aykırı olarak, 07.06.2013 tarihli belgenin feragat niteliğinde olduğu kabulüyle davanın reddine karar vermesi ve taşınmazların gerçek değerini araştırmadan hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek bozma kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Arabuluculuk tarihinde henüz muaccel olmayan ilave tediye alacağının dava konusu edilip edilemeyeceği ve bu hususun direnme kararına etki edip etmeyeceği noktasında yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arabuluculuk son tutanak tarihi itibarıyla muaccel olmayan alacağın dava konusu yapılamayacağı, kıstelyevm hesabı yapılmasının da bu sonucu değiştirmeyeceği, ayrıca ücret alacağı yönünden hatalı olarak bozma yapılmamasının ilave tediye alacağı bakımından yapılan bozmayı etkilemeyeceği gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan kısmi itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi'nin, genel kredi sözleşmesi hükümleri ve tarafların borç-alacak ilişkisi değerlendirilerek verdiği kısmi itirazın iptaline ilişkin karar, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı şirkete olan hizmet bedeli borcuna uygulanacak temerrüt faizi oranının ne olacağı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmede temerrüt faizi oranının aylık %10 olarak açıkça kararlaştırılmış olması ve bu oranın yıllık %120'ye tekabül etmesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Nitelikli yağma suçundan sanık hakkında TCK'nın 168/3. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı ve TCK'nın 150/2. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdura bıçak çekerek 15 TL’sini gasp etmesi eyleminde, mağdurun zararının sanığın ailesi tarafından karşılanması hususunun etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için yeterli olduğu, ancak gasp edilen paranın değerinin azlığına rağmen sanığın suçu işlemek için gösterdiği kast yoğunluğu ve mağdurun yaşı ve ekonomik durumu gözetildiğinde TCK'nın 150/2. maddesinin uygulanmasına yer olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının TCK 168/3. maddesinin uygulanmaması yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zamanaşımına uğramış çek ve senetlerden kaynaklanan alacağın temliki halinde, temel ilişkinin ispat edilip edilmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımına uğramış çek ve senetlerin temel ilişkinin ispatı için delil başlangıcı olarak kabul edilebileceği, davacı tanık beyanları ve davalının icra takibine itiraz etmemesinin temel ilişkiyi ispatladığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.