Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Borçlandırma Yetkisi”
- Uyuşmazlık: Sulama Birliği başkanının yetkisiz olarak düzenlediği bono nedeniyle birliğin icra takibine konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sulama Birliği başkanının, birliği borçlandırmaya ilişkin yetkisinin bulunmadığı, düzenlenen bonoların birlik defterlerinde yer almadığı ve birliğin sebepsiz zenginleşmediği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ve davalı yararına vekalet ücretine hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı basketbol oyuncusunun, davalı kulüpten, sözlü olarak vaat edildiği iddia edilen şampiyonluk priminin ödenmemesi nedeniyle açtığı itirazın iptali davasında, söz konusu primin ödenmesi gerektiği hususunda karar verilmesinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan ve kulüp başkanının ek prim vaadinde bulunduğunu gösterdiği iddia edilen e-postanın, kulübü temsile yetkili ve borç altına sokabilecek bir kişi tarafından gönderilmediğinin tespit edilmesi ve davacının şampiyonluk primi alacağının varlığını ispatlayamaması nedeniyle, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şirket yetkilisi tarafından verilen vekaletnamenin, vekalet verilene kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verip vermediği ve bu yetkinin yokluğunda şirketin bonodan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletnamede bono düzenleme yetkisi açıkça yer almadığı ve vekalet verilen kişinin şirket ortaklar kurulu kararıyla şirketi borçlandırma yetkisi de bulunmadığı gözetilerek, limited şirketin, vekalet verilen kişi tarafından imzalanan bonodan sorumlu tutulamayacağına ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının fark kıdem ve ihbar tazminatı ile huzur hakkı alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma kararında davacının hak ettiği kıdem tazminatı miktarının net 50.492,47 TL olarak kabul edilmesinin bozma kapsamı dışında kalarak davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşturduğu, bu miktar ile davalı işveren tarafından yapılan ödeme karşılaştırıldığında davacının fark kıdem tazminatı alacağının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin fark kıdem tazminatına hükmetmesi hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif başkanının tek başına imzaladığı simsarlık sözleşmesinden kaynaklanan komisyon alacağı için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin, sözleşmenin imza yetkisine ilişkin şekil şartlarına aykırılığını ileri sürerek komisyon bedelini ödeme yükümlülüğünden kurtulmasının dürüstlük kuralına aykırı ve hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçlu şirketin temsilcisinin yetki verdiği kişinin, şirket adına kambiyo senedi düzenleyip düzenleyemeyeceği ve imzanın borçlu şirkete ait olup olmadığının araştırılıp araştırılmayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Ticari mümessil tarafından atanan ticari vekilin, limited şirket adına kambiyo senedi düzenleme yetkisinin bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından İsviçre’den transfer edilen primlerin davacının isteği dışında yaşlılık aylığında değerlendirilmesi nedeniyle, oluşan aylık artışının Sosyal Güvenlik Sözleşmesi'nin iade koşullarını ortadan kaldırıp kaldırmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türkiye-İsviçre Sosyal Güvenlik Sözleşmesi'nin iade koşulunu düzenleyen 10/a maddesi ve Anayasa'nın 90. maddesi gözetilerek, transfer edilen primlerin davacının aylık hesabında değerlendirilmesi ve aylık miktarında artış meydana gelmesi nedeniyle davacı yararına bir menfaat sağlandığından, primlerin iadesine imkân bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile dava dışı kişi arasında yapılan sözleşmede, dava dışı kişinin sözleşmeyi kendi adına imzaladığı ve davalı arsa sahibini temsilen hareket etmediği, dolayısıyla davalının sözleşmenin tarafı olmadığı ve davacının alacağını davalıdan talep edemeyeceği gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif adına düzenlenen bonolar nedeniyle kooperatifin sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifi borçlandırmaya yetkili olmayan yöneticiler tarafından düzenlenen ve kooperatifin ticari faaliyetiyle ilgisi bulunmayan bonolar nedeniyle kooperatifin sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin istifa dilekçesi vererek işten ayrılmasında işçinin gerçek istifa iradesinin bulunup bulunmadığına, buna bağlı olarak kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin akıbetine, davacının yaptığı harcamaların ve senet ödemesinin hukuki niteliğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının eğitim durumu ve üst düzey yönetici olması sebebiyle istifa dilekçesinin anlam ve içeriğini anlayabilecek durumda olduğu, ayrıca tanık beyanlarından istifa anına şahitlik eden kimsenin olmadığı, dolayısıyla davacının gerçekte istifa iradesi taşımadığına dair iddiasının ispatlanamadığı gözetilerek, kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kabulüne karar verilmesi hatalı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının muhasebe hizmeti karşılığı alacağı olup olmadığı ve varsa miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin şube sayısı ve iş hacmi gözetilerek bilirkişi raporunda hesaplanan muhasebe ücreti alacağının yerinde olduğu ve davacının alacaklı olduğunun tespit edilmesi, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmesine gerekçe teşkil etmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.