Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Borçlar Kanunu m. 345”
- Uyuşmazlık: Davalı şirket nezdinde yurt dışında farklı dönemlerde çalışan davacının işçilik alacakları davasında, taraflar arasında imzalanan iş sözleşmelerindeki hukuk seçimi hükümlerinin geçerliliği ve uygulanacak hukukun ne olacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının Umman'daki çalışma dönemlerine ilişkin iş sözleşmelerinde Umman Hukuku'nun uygulanmasına dair geçerli bir hukuk seçiminin bulunduğu, bu dönemlerin aynı zamanda mutad işyeri hukuku kapsamında da değerlendirilebileceği ve bu nedenle ilgili dönemlere ait alacaklar yönünden Umman Hukuku'nun uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı şirketin yurt dışındaki işyerlerinde çalıştığı dönemlere ait işçilik alacakları davasında, taraflar arasında imzalanan iş sözleşmelerindeki hukuk seçimine ilişkin hükümlerin geçerliliği ve uygulanacak hukukun tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının Rusya ve Umman'da çalıştığı dönemlere ilişkin iş sözleşmelerinde, uyuşmazlıklarda çalışılan ülke hukukunun uygulanacağına dair açık hukuk seçimi kayıtları bulunduğu ve bu dönemlerdeki mutad işyerinin de aynı ülkeler olduğu gözetilerek, 5718 sayılı Kanun'un 27/1. maddesi uyarınca Rusya ve Umman hukukunun uygulanması gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kiracı tarafından ödenen kira bedelinin düşük olduğu iddiasıyla, yeni kira dönemi için kira bedelinin tespiti davası.
Gerekçe ve Sonuç: Kira bedelinin tespiti davasında, davalının ödediği miktarın talep edilen miktardan düşük veya yüksek olması davanın reddini gerektirmeyip mahkemenin kira bedelini tespit etmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin kira bedelinin uyarlanmasına ilişkin kararının düzeltilerek kira bedelinin tespitine şeklinde onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının hizmet akdinin haksız olarak feshedilmesi nedeniyle kıdem tazminatı da dahil olmak üzere çeşitli işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı işyerinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 4/b maddesi kapsamında kaldığı ve bu nedenle uyuşmazlığın 818 sayılı Borçlar Kanunu hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, davacının kıdem tazminatı talebinin Borçlar Kanunu'nun 344 ve 345. maddelerinde düzenlenen muhik tazminat istemi olarak kabul edilerek değerlendirilmesi gerektiği halde mahkemece yanılgılı değerlendirmeyle kıdem tazminatı talebinin reddedilmesinin hatalı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdari yargıda açılan bir davada sonradan husumete dahil edilen davalı yönünden, adli yargının görevli olduğuna karar verilmesi üzerine adli yargıda açılan davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İdari yargıda açılan davada, davalılar arasında müteselsil sorumluluk bulunduğu ve davalılardan birine karşı açılan davanın zamanaşımını keseceği, davalı yönünden adli yargının görevli olduğuna karar verilmesi üzerine adli yargıda iki haftalık yasal süre içerisinde dava açıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira bedelinin tespiti davasında, davalının kira sözleşmesindeki artış şartına göre hesaplanan bedeli zaten ödemekte olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kira bedelinin tespiti davalarında, davalı kiracı tarafından ödenen bedelin, talep edilen bedelin üzerinde olsa dahi, uyuşmazlığı her iki taraf bakımından çözüme kavuşturacak şekilde, ödenen tutar üzerinden kira bedelinin tespitine karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin "dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı" kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirket nezdinde yurt dışında fasılalı olarak çalışan davacının, belirli bir dönemdeki işçilik alacakları davasında, tarafların iş sözleşmesinde hukuk seçimi yapıp yapmadıkları ve hangi ülke hukukunun uygulanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ve davalının 06.06.2013-08.05.2015 tarihleri arasındaki çalışma dönemine ilişkin iş sözleşmesinde Rusya hukukunun uygulanacağına dair geçerli bir hukuk seçimi yaptıkları, bu dönemin aynı zamanda davacının mutad işyeri dönemi olduğu ve bu nedenle işçilik alacakları yönünden Rusya hukukunun uygulanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin Türk hukukunu uygulayarak verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde sözlü kira akdine dayanan alacaklının, itirazın kaldırılması davasında yazılı kira akdine dayanıp dayanamayacağı ve yeni TBK 346. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Takip talebinde yazılı kira sözleşmesinin unsurlarına yer verilmesi nedeniyle takipte yazılı sözleşmeye dayanıldığı, borçlunun da sözleşmenin varlığını inkar etmemesi sebebiyle sözleşmenin kanıtlanmasına gerek olmadığı, ancak yeni TBK'nın kiracı aleyhine düzenleme yasağı getiren 346. maddesinin uygulanabilirliğinin tarafların tacir olup olmadığı ve 6101 sayılı Kanun hükümleri dikkate alınarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirket nezdinde üç dönem fasılalı olarak çalışan davacının, son çalışma dönemine ilişkin iş sözleşmesinde Irak Hukuku'nun uygulanması konusunda yapılan hukuk seçiminin geçerliliği ve bu döneme uygulanacak hukukun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının son çalışma dönemine ilişkin iş sözleşmesinde yer alan hukuk seçimine ilişkin hükümlerin genel işlem koşulu niteliğinde olduğu, davalı işverenin davacıya bu konuda gerekli bilgilendirmeyi yapmadığı, dolayısıyla geçerli bir hukuk seçiminin bulunmadığı, ayrıca tarafların eylemli olarak Türk Hukuku'nu uyguladıkları, davacı ve davalı işverenin Türk vatandaşı ve işverenin Türk hukukuna tabi bir tüzel kişi olduğu, dolayısıyla Türk İş Hukuku kurallarının doğrudan uygulanabilir kurallar olduğu gerekçeleriyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle, 818 Sayılı Borçlar Kanunu'na göre kıdem ve ihbar tazminatı talep etmesi üzerine, mahkemece kıdem tazminatının reddine, ihbar tazminatının kabulüne karar verilmesi üzerine davacı tarafından yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nda kıdem tazminatı düzenlemesi olmamasına rağmen, mahkemece davacının iş sözleşmesinin haksız feshedildiği kabul edildiğinden, BK’nın 345. maddesine göre belirlenecek muhik tazminat miktarı üzerinden davacının tazminat talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi hatalı görülerek, hüküm davacı yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçinin hizmet akdini haksız fesih etmesi nedeniyle, davacının kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalının haksız fesih yaptığı kabul edilmesine rağmen, kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi, maddi olayların değerlendirilmesinin ve hukuki nitelendirmenin hakimin görevi olduğu, davacının talebinin 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 345. maddesinde düzenlenen kötüniyet tazminatı niteliğinde olduğu gözetilerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.