Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Brütleştirme”
- Uyuşmazlık: Davacının işverenden talep ettiği kıdem ve ihbar tazminatlarının hesabında brüt ücretin doğru belirlenip belirlenmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının net ücretinin brüt karşılığının hesaplanmasında, ilk derece mahkemesinin ve bilirkişi raporunun hatalı değerlendirme yapması ve davalının lehine usuli kazanılmış hak oluşturacak bir durum olmaması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve bölge adliye mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında farklı dönemlerde çalışmış bir işçinin işverenine karşı açtığı alacak davasında, uyuşmazlığa hangi hukukun uygulanacağı, hizmet süresi ve aylık ücretin tespiti, brütleştirme, dava konusu alacaklara hak kazanılıp kazanılmadığı, hesaplanması, zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve ödenip ödenmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Yurt dışı hizmet sözleşmesinde hukuk seçiminin geçerli olduğu, hukuk seçiminin bulunmadığı dönemlerde ise mutad işyeri hukukunun uygulanması gerektiği, bu nedenle davacının son çalışma dönemi için Kazakistan hukukunun, diğer dönemler için ise sırasıyla Türkiye, Ürdün, Türkiye, Libya ve Kazakistan hukukunun uygulanması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yurt dışında çalıştığı dönemdeki kıdem, ihbar, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının miktarı, ispatı ve ödenip ödenmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğuna dair sözleşme hükmünün geçerliliğinin 270 saatlik sınırı aşmaması gerektiği, davacının brüt ücretinin hesabında yurt dışında çalıştığı ve tüm sigorta kollarına tabi olmadığı gözetilerek sadece %5 genel sağlık sigortası primi eklenmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesine uygulanacak hukuk, davanın süresinde açılıp açılmadığı, dava açma süresinin niteliği, çalışma süresi, iş sözleşmesinin türü, ücretin brütleştirilmesi, davacının Türk hukukuna göre alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve davalıların birlikte sorumlu olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun 392. maddesinde belirtilen dava açma sürelerinin hak düşürücü süre değil zamanaşımı süresi olduğu ve davalı tarafından zamanaşımı def'inde bulunulduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin yurt dışında çalıştığı dönemdeki işçilik alacaklarından hangi şirketin/şirketlerin sorumlu olduğu, fazla mesai, yıllık izin ve ihbar tazminatı alacaklarının miktarı ve faiz türünün belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ... AŞ ile davacı arasında doğrudan bir hukuki ilişki bulunmadığı, sadece organik bağın varlığının tüzel kişilik perdesinin kaldırılması ve sorumluluk tesis edilmesi için yeterli olmadığı, fazla mesai alacağının hesaplanmasında yanılgıya düşüldüğü ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücretine uygulanacak faiz türünün hatalı belirlendiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı şirketlerden kıdem, ihbar, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları talep ettiği işçilik alacakları davasında, davacının şantiye şefi olarak çalıştığı dönemde fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Üst düzey yönetici konumundaki işçinin, çalışma saatlerini kendisinin belirlemesi ve üzerinde başka bir amirin bulunmaması halinde fazla mesai ücreti talep edemeyeceği gözetilerek, davacının şantiye şefi olarak çalıştığı dönem için fazla mesai ücretine hükmedilmesi hatalı bulunmuş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yurt dışında çalıştığı süre boyunca iş sözleşmesine uygulanacak hukuk, hizmet süresi, ücret miktarı, iş sözleşmesinin fesih şekli ve işçilik alacaklarının olup olmadığı hususlarında anlaşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yurt dışında çalışılan dönemlerde iş sözleşmesine uygulanacak hukukun, tarafların açık hukuk seçimi anlaşması bulunması halinde seçilen hukuk, aksi halde işçinin mutad işyerinin bulunduğu ülke hukuku olması gerektiği, somut olayda ise davacının birinci ve ikinci çalışma dönemlerinde mutad işyerinin Rusya olduğu ve tarafların üçüncü çalışma dönemi için yaptıkları hukuk seçimi anlaşması gereği Rusya hukukunun uygulanması gerektiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davalarında, işçinin son aldığı ücretin belirlenmesinde, işçinin beyanı ve tanık anlatımları mı yoksa yazılı ücret sözleşmesi mi esas alınacağı konusunda bölge adliye mahkemesi daireleri arasında uyuşmazlık olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemelerinin her somut olaya özgü deliller ve koşullar çerçevesinde karar vermesi gerektiği, dosyalardaki delil ve ispat durumunun farklılığına bağlı olarak ücret tespitinde farklı kararlar verilmesinin uyuşmazlık teşkil etmediği gözetilerek uyuşmazlığın giderilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hesabı ile bozma kararıyla oluşan usulü kazanılmış hak ilkesine uyulup uyulmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın önceki bozma ilamında ücretle ilgili tespitlerin bozma kapsamı dışında bırakılmasıyla davacı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu, ilk derece mahkemesince bozma kararına rağmen ücretin yeniden tespit edilerek hesaplanan alacakların hüküm altına alınmasının usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı olduğu, ayrıca davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakka rağmen hafta tatili ücretinin farklı hesaplanması ve davacı tarafından imzalanan puantaj içeren ücret bordrolarına rağmen hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması doğru olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fazla mesai, hafta tatili, dini bayram ve genel tatil ücret alacaklarının hesabı ve bozma kararıyla oluşan usulü kazanılmış hak ilkesine uyulup uyulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı lehine oluşan usulü kazanılmış hak ilkesine aykırı olarak, ilk derece mahkemesince bozma kararından sonra net ücretin daha düşük kabul edilerek hesaplanan dava konusu alacakların hüküm altına alınması ve davacı tarafından imzası inkâr edilmeyen puantaj içerir ücret bordrolarına rağmen, bu bordrolardaki tahakkukların mahsubunun yapılmaması bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Fazla çalışma ücretinin hesabı ve bozma ile oluşan usuli kazanılmış hak ilkesine uyulup uyulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın ilk bozma kararında ücretin tespitini bozma kapsamı dışında bırakarak davacı yararına usuli kazanılmış hak oluşturmasına rağmen, bozma sonrası davacının ücretini daha düşük kabul ederek hesaplama yapması usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalıştırılan bir işçinin açtığı işçilik alacakları davasında, uyuşmazlığa uygulanacak hukuk, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı ve davalılar lehine hükmedilen vekâlet ücretinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönündeki içtihat değişikliğine rağmen, davanın Yargıtay'ın önceki uygulamasına güvenilerek açılmış olması ve yabancı hukukun uygulanması sonucu davanın reddedilmesi sebebiyle davacı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin hakkaniyete aykırı olması gözetilerek; Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.