Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Cezaevi”
- Uyuşmazlık: Sanığın cezaevinde bulunduğu sırada idrarında uyuşturucu madde tespit edilmesi nedeniyle, infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak suçundan cezalandırılıp cezalandırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın cezaevinde uyuşturucu kullandığını kabul etmesi, Adli Tıp Kurumu raporuna göre esrar kullanımının idrarda en fazla üç hafta içinde tespit edilebilmesi ve sanığın izin dönüşü ile test tarihi arasında uzun süre geçmiş olması, uyuşturucunun cezaevinde kullanıldığını gösterdiğinden, kullanım için dahi olsa maddenin cezaevine sokulmuş veya bulundurulmuş olması gerektiği değerlendirilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, tutuklu yakınını başka bir cezaevine nakletmesi karşılığında rüşvet aldığı iddiasıyla yargılandığı davada, beraat kararının temyiz edilmesi üzerine, Adalet Bakanlığının davaya katılma ve temyiz hakkının bulunup bulunmadığı, cezaevindeki telefon görüşmelerinin hukuka uygun delil olup olmadığı ve sanığın beraatinin yerinde olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Adalet Bakanlığının rüşvet suçundan davaya katılma ve temyiz hakkı olmadığı, cezaevindeki telefon görüşme kayıtlarının hukuka uygun delil olduğu ve sanığın tutuklunun naklinde usulsüzlük yapmadığı, aracı piyasa değerine yakın bir fiyata aldığı ve rüşvet suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, tam kusurlu bulunan ve cezaevinde bulunan davalı erkek için yoksulluk nafakası koşullarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Cezaevinde bulunmanın ve gelirin olmamasının tek başına yoksulluk nafakası yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı, davacı kadının boşanma nedeniyle yoksulluğa düşeceği ve davalı erkeğin boşanmada tam kusurlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davalı erkeğin cezaevinden tahliye tarihinden itibaren yoksulluk nafakasına hükmettiği direnme kararı onanmış, ancak nafakaya itirazlar hakkında inceleme için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Cezaevine girişi sırasında üzerinde uyuşturucu madde bulunan sanığın eyleminin, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu mu yoksa cezaevine yasak eşya sokma suçu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, cezaevine girerken üzerinin aranacağını bildiği halde uyuşturucu maddeyi özellikle saklayarak içeri sokmaya çalışmasının ve bu maddenin aynı zamanda uyuşturucu kullanma araçlarıyla birlikte ele geçirilmesinin cezaevine yasak eşya sokma suçunu oluşturduğu gözetilerek, sanığın eyleminin TCK'nın 297/1. maddesinde düzenlenen infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmaya teşebbüs suçunu oluşturduğuna ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün cezaevi idaresine yaptığı aile görüşme hakkı talebi üzerine henüz bir işlem yapılmadan doğrudan İnfaz Hakimliği'ne başvurmasının ve İnfaz Hakimliği'nin idarenin yerine geçerek karar vermesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İnfaz Hakimliği'nin görevinin, cezaevi idaresinin işlem ve eylemlerinin hukuka uygunluğunu denetlemek olduğu, hükümlünün talebi üzerine cezaevi idaresince herhangi bir işlem yapılmadan doğrudan İnfaz Hakimliği'ne başvurulamayacağı ve İnfaz Hakimliği'nin idarenin yerine geçerek karar veremeyeceği gözetilerek, itiraz merciinin ret kararı kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın cezaevinde bulunduğu sırada idrarında uyuşturucu madde tespit edilmesi nedeniyle TCK'nın 297/1-2. cümlesi uyarınca infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçundan cezalandırılmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkta uyuşturucu maddenin tespit edilmesi ile cezaevinde uyuşturucu madde kullandığının sabit olduğu, kullanım için maddenin cezaevi içine sokulmuş veya orada bulundurulmuş olmasının zorunlu olduğu ve bu nedenle eylemin TCK'nın 297/1. maddesindeki seçimlik hareketlerden "bulundurma" fiilini de içerdiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: İlamlı takipte, 4603 sayılı Kanuna tabi bankanın, tahsil harcı ve cezaevi harcından muaf olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5230 sayılı Kanun'un 11. maddesinin, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28. maddesinde düzenlenen tahsil harcını kapsamadığı, ancak cezaevi harcını kapsadığı gözetilerek, tahsil harcının alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı, ancak 4603 sayılı Kanuna tabi bankanın cezaevi harcından muaf olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Başka bir suçtan dolayı yargı çevresi dışındaki bir cezaevinde tutuklu bulunan sanığın, yargılandığı mahkemede sorgusu yapılmış olmasına rağmen hükmün tefhim edildiği duruşmada hazır bulundurulmamasının CMK’nın 196. maddesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sorgusunun yapılmış olması, yargılama boyunca birçok celseye katılmış olması, yargı çevresi dışındaki cezaevine naklinin idari zorunluluklar nedeniyle olması, son celsede müdafii vasıtasıyla yeterince savunma imkanı verilmesi ve CMK'nın 196. maddesinin sanığın duruşmada hazır bulundurulmasını zorunlu kılmaması gözetilerek yerel mahkemenin kararının onanmasına ve Yargıtay 6. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şartla tahliye edilen hükümlünün, tahliye olmadan önce kesinleşen başka bir cezasının infazı nedeniyle cezaevinde kaldığı süre içerisinde işlediği suçlar nedeniyle şartla tahliyesinin geri alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Koşullu salıvermeden önce kesinleşen ancak içtimaya dahil edilmeyen cezanın infazı nedeniyle hükümlünün cezaevinde kalması halinde, denetim süresinin başlamayacağı ve bu süreçte cezaevinde işlenen suçlar nedeniyle şartla tahliyenin geri alınamayacağı gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün cezaevi koğuş koşullarına ilişkin talebinin, cezaevi idaresine başvurulmadan doğrudan infaz hakimliğine yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İnfaz hakimliğinin görevinin, cezaevi idaresinin eylem ve işlemlerinin kanunlara uygunluğunu denetlemek olduğu, idarenin yerine geçerek karar veremeyeceği ve hükümlünün öncelikle idareye başvurması gerektiği gözetilerek, itirazı kabul eden ağır ceza mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, cezaevinde hükümlü bulunan anne ile çocuklar arasında kişisel ilişkinin nasıl düzenleneceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Cezaevinde hükümlü bulunan anne ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesisi için, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ve ilgili yönetmelik hükümleri gözetilerek, açık görüş imkanı da değerlendirilmek suretiyle cezaevi koşulları çerçevesinde mümkün olan en uygun düzenlemenin yapılması gerekirken, yeterince araştırma yapılmadan kişisel ilişkinin belirlenmesi hatalı görülerek karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.