Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Cinsel Saik”
- Uyuşmazlık: Sanığa atılı çocuğun cinsel istismarı suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun beyanları, sanığın kısmi ikrarı, tanık beyanı ve olay anını gösteren CD içeriğinin sanığın cinsel saikle hareket ettiğini ortaya koyması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan sanıklar hakkında TCK'nun 109/5. maddesi uyarınca ceza artırımı yapılmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların mağdureyi kaçırmalarının boşanma davası açacağını öğrenen kocanın evlilik birliğini sürdürme amacına yönelik olduğu, fiili bir birliktelikleri olmaması ve eylemin cinsel saikle işlendiğine dair herhangi bir delil bulunmaması gözetilerek, TCK'nın 109/5. maddesindeki cinsel amaç unsurunun gerçekleşmediği gerekçesiyle yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçlarından haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve TCK’nın 109/5. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’in, eşiyle resmi nikahı olmamasına ve katılanın eşiyle rızasıyla mesajlaşmasına rağmen, katılanın haksız bir hareketi olmadığı ve sanığın kaçınılmaz bir hataya düşmediği gözetilerek haksız tahrik hükümlerinin uygulanamayacağına, sanıkların cinsel saldırı suçunu işlemek amacıyla kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaları nedeniyle TCK’nın 109/5. maddesinin uygulanma koşullarının oluştuğuna karar verilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında cinsel saldırı suçundan açılan kamu davasında, eylemin kişiyi cinsel amaçlı hürriyetinden yoksun kılma suçuna teşebbüs olarak nitelendirilmesiyle sanığın mahkumiyetine karar verilmesi üzerine, bu suçtan dava açılmadığı iddiasıyla yapılan itirazın incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede anlatılan eylem ile yerel mahkemece hüküm kurulan eylemin aynı olması ve mahkemenin fiilin nitelendirilmesinde iddia ile bağlı olmaması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında isnat edilen basit cinsel saldırı suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurun kalçasına dokunduğuna dair kamera kaydı ve tanık beyanıyla doğrulanmış bir ispat bulunmaması, mağdur ile sanık arasında daha önceden de yaşanan anlaşmazlıklar, mağdura yönelik cinsel saikle hareket ettiğini gösteren bir söylem veya davranışın tespit edilememesi ve cinsel taciz suçundan beraat hükmünün bulunması gibi nedenlerle sanık hakkında isnat edilen basit cinsel saldırı suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunda cinsel amaç unsurunun bulunup bulunmadığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılıp katılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi uyarınca Bakanlığın kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik şiddet içeren davalara katılma hakkı bulunduğu, bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği ve bu hususun yerine getirilmemesi halinde Bakanlığa gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek Yargıtay 14. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve dosyanın Bakanlığa tebligatın yapılması için tevdi edilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura yönelik eylemlerinin cinsel saldırı suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru silah zoruyla soydurup çıplak fotoğraflarını çektikten sonra cinsel organını tutmasını istemesi, bu isteğe uyulmasının ardından cinsel organını ağzına almasını söylemesi ve reddedilince fiili livata pozisyonunda mağdura sürtünmesinin mağdurun cinsel bütünlüğünü ihlal eden cinsel davranışlar olduğunun gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur durumu, tazminat ve nafaka miktarlarının hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğunun tespit edilmesi, takdir edilen maddî ve manevî tazminat ile nafaka miktarlarının da makul olması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanığın mağdureye yönelik eyleminin çocuğun basit cinsel istismarı suçunu mu yoksa çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdureye fiili livata yapıldığına dair rapor bulgusu bulunmaması, iddiayı destekleyen tanık olmaması, sanığın basit cinsel istismar suçunu kabul eden tevilli ikrarı ve nitelikli halin olmadığı yönündeki beyanlarının sabit olması ve oluşan şüphenin sanık lehine yorumlanması gerektiği gözetilerek nitelikli cinsel istismar suçundan kurulan hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık doktor hakkında cinsel saldırı suçunun nitelikli hali olan "kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi" hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı ve bu nitelikli hal uygulanmazsa davanın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Hasta Hakları Yönetmeliği'ne göre sağlık hizmeti alan kişinin sağlık çalışanı üzerinde bir nüfuzu olmadığı ve hizmet ilişkisinin de sağlık hizmeti alıp veren arasında değil, hizmeti sunan kurum ile çalışanı arasında olduğu gözetilerek, sanığın kamu görevi veya hizmet ilişkisinden kaynaklanan bir nüfuzu kötüye kullanmadığı, dolayısıyla cinsel saldırı suçunun nitelikli halinin oluşmadığı, bu durumda da davanın zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuş ve sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.