Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Düzeltme Yetkisi”
- Uyuşmazlık: Tereke temsilcisi atandıktan sonra mirasçıların dava takibine devam edip edemeyecekleri ve Yargıtay kararına karşı karar düzeltme talebinde bulunup bulunamayacakları hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tereke temsilcisi atandıktan sonra mirasçıların dava takip yetkilerinin sona erdiği ve terekeyi temsil yetkisinin tereke temsilcisine geçtiği, bu nedenle de mirasçı vekilinin yaptığı karar düzeltme talebinin reddedilmesi gerektiği gözetilerek davacı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın onama kararına karşı yapılan karar düzeltme talebinin süresinde olup olmadığı ve ilk derece mahkemesinin karar düzeltme talebini reddetme yetkisinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin karar düzeltme talebi hakkında karar verme yetkisi olmadığı ve davalıya yapılan tebligatın geçerli sayılarak karar düzeltme talebinin süresinden sonra yapıldığı gözetilerek ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılmış ve karar düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Tereke temsilcisi atandıktan sonra mirasçı vekilinin yaptığı karar düzeltme talebinin kabul edilip edilemeyeceği ve davanın değerinin karar düzeltme yoluna başvurabilmek için yeterli olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Tereke temsilcisi atandıktan sonra mirasçıların terekeyi temsil yetkisinin sona ermesi ve davayı takip yetkisinin tereke temsilcisine geçmesi, ayrıca davanın değerinin 01.01.2021 tarihinden sonraki karar düzeltme başvurusu için öngörülen sınırdan düşük olması gözetilerek davacı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar vekilinin, özel yetkisi olmadan temyizden vazgeçmesinin geçerliliği ve Yargıtay kararının düzeltilip düzeltilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 1986 yılında yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK'da vekilin kanun yollarından feragat için özel yetkiye ihtiyaç duymadığı, bu nedenle davacı vekilinin temyizden vazgeçmesinin geçerli olduğu ve Yargıtay'ın önceki kararının 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesindeki karar düzeltme hallerine uymadığı gözetilerek karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hukuk mahkemesince yapılan yaş düzeltmesinin ceza mahkemesini bağlayıp bağlamadığı ve mağdurenin yaşı hususunda ceza mahkemesinin ayrıca araştırma yapma yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza yargılamasında maddi gerçeğin araştırılması esası ve CMK'nın 218/2. maddesindeki düzenleme gözetilerek, hukuk mahkemesinin eksik araştırmaya dayalı yaş düzeltme kararının ceza mahkemesini bağlamadığı, ceza mahkemesinin tüm delilleri değerlendirerek mağdurenin gerçek yaşını tespit etmekle yükümlü olduğu gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin, Yargıtay'ın temyiz incelemesi sonucu verdiği onama kararına karşı karar düzeltme talebinde bulunmasının hukuki geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme yolunun öngörülmemesi ve Yargıtay'ın temyiz incelemesi sonucu verdiği karar ile hükmün kesinleşmiş olması gözetilerek davacı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın daha önce onama kararı verdiği bir davada, davacı vekilinin yaptığı karar düzeltme talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme yolunun bulunmaması ve üç dereceli yargılama sistemine geçiş ile karar düzeltme yolunun kaldırılmış olması gözetilerek davacı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Hukuk Dairesinin bozma kararına karşı yapılan karar düzeltme talebinin reddine ilişkin kararın hukuki dayanağının ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Karar düzeltme talebinin bir kısmı için vekilin yetkisizliği, kalan kısmı için ise 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi uyarınca 01.01.2018 tarihinden itibaren değeri 15.910 TL'den az olan davalara ait hükümlerin onanmasına veya bozulmasına ilişkin Yargıtay kararları hakkında karar düzeltme yoluna gidilemeyeceği hükmü gözetilerek, karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare vekilinin, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasına ilişkin Yargıtay'ın onama kararına karşı yaptığı karar düzeltme isteminin süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligatın, davalı idareyi temsil yetkisi bulunmayan bir avukata UETS üzerinden yapılmış olması nedeniyle usulsüz olduğu ve bu nedenle karar düzeltme isteminin süresinde yapıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin karar düzeltme istemini reddeden ek kararının kaldırılmasına ve HUMK 440. maddeye göre istemin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, yerel mahkemenin delil değerlendirmesinde eksiklik yapıp yapmadığı ve davalıların karar düzeltme isteminin yerel mahkemece incelenmesinin mümkün olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davacı ve davalı tarafların iddia ve savunmaları ile tapu kaydının hukuki durumunu yeterince araştırmadan ve delilleri tam olarak değerlendirmeden hüküm kurduğu, ayrıca davalıların karar düzeltme istemini inceleme yetkisinin Yargıtay'da olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı kaldırılmış ve dosya Yargıtay’a gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay hükmüne karşı yapılan karar düzeltme talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme ek kararının hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Üç dereceli yargılama sistemine geçişle Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme yolunun kaldırıldığı ve karar düzeltme talepleri hakkında karar verme yetkisinin Yargıtay'a ait olduğu, yerel mahkemenin bu konuda karar verme yetkisinin bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin ek kararı kaldırılmış ve karar düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Terekeye temsilci atandıktan sonra, tereke ortaklarının ve önceki vekilinin davayı takip yetkisinin olup olmadığı ve yerel mahkemenin tavzih talebini reddeden ek kararına karşı yapılan temyiz itirazlarının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye temsilci atandıktan sonra davayı takip yetkisinin tereke temsilcisine geçtiği, bu nedenle tereke ortaklarının ve önceki vekilinin yaptığı işlemlerin hukuken geçersiz olduğu ve yerel mahkemenin bu hususa uygun olarak verdiği tavzih talebini reddeden ek kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, tereke temsilcisinin temyiz itirazının reddine, diğer temyiz taleplerinin ise reddiyle ek kararın onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.