Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dava Ekonomisi”
- Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasının belirsiz alacak davası olarak açılıp açılamayacağı ve davanın süresinde açılıp açılmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kira alacağının belirlenebilir nitelikte olduğu ve davanın başlangıçta kısmi dava olarak açılıp sonradan ıslah ile dava değerinin tamamlandığı gözetilerek, usul ekonomisi ve dava ekonomisi ilkeleri gereğince davanın esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ehliyetsiz olduğu iddia edilen bir kişinin yaptığı temlik işleminin iptali için açılan davada, davacının dava ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ehliyetsizliğin kamu düzenini ilgilendirdiği ve dava ekonomisi ilkesi gereğince, davacıya temliki yapanın kısıtlanması için başvuru yapması gerektiği, davalının da savunma hakkı kapsamında bilgilendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşı davanın, asıl davadaki davacı dışında bir davalıya karşı açılıp açılamayacağı ve bu durumun dava şartı yokluğunu doğurup doğurmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Karşı davanın kimlere karşı açılabileceğine dair HUMK'da kısıtlayıcı bir hüküm bulunmadığı, asıl dava ve karşı dava arasında aynı veya benzer sebeplerden doğma ve birinin diğerini etkileme bağlantısı bulunduğu gözetilerek, davaların usul ekonomisi ilkesine aykırı şekilde dava şartı yokluğundan reddine ilişkin kararlar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması halinde temyiz kesinlik sınırının tespitinde, aynı davada birleştirilen maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması durumunda dahi, her bir talebin ayrı bir dava niteliği taşıdığı, ancak usul ekonomisi gereği aynı dava dilekçesinde birleştirildiği, bu nedenle de temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde talep edilen maddi ve manevi tazminat tutarlarının toplamının esas alınması gerektiği gözetilerek, Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması durumunda, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirileceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması halinde her bir talebin ayrı bir dava niteliği taşımasına rağmen usul ekonomisi gereği tek bir dava gibi yürütüldüğü, bu nedenle aynı davada istenen maddi ve manevi tazminat talepleri için temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde taleplerin toplam değerinin dikkate alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması halinde, temyiz kesinlik sınırının tespitinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirileceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması halinde dahi, her bir talebin ayrı dava niteliği taşıdığı, usul ekonomisi ve çelişkili kararların önlenmesi amacıyla aynı dava dilekçesinde birleştirildiği, ancak temyiz aşamasında kesinlik sınırının her talep için ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, maddi ve manevi tazminat taleplerinin toplamının değil, ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğine, aksi halde yargı önünde eşitlik ilkesinin ihlal edileceğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken davalının cevap dilekçesini ıslah ederek dava açıldıktan sonra ortaya çıkan yeni bir kusur vakıasına dayanmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan ve taraflar arasında aynı konuda açılacak yeni bir davanın sebebini oluşturabilecek nitelikteki maddi vakıaların ıslah yoluyla ileri sürülebileceği, aksi halde davacının gereksiz yere ikinci bir dava açmaya zorlanacağı ve bunun dava ekonomisi ilkesine aykırı olacağı gözetilerek, davalının ıslah talebinin reddine ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belirlenebilir nitelikteki işçilik alacaklarının belirsiz alacak davası olarak talep edilmesi halinde davanın hukuki yarar yokluğundan reddedilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Alacağın belirli veya belirsiz olması, davanın açılmasındaki hukuki yararı ortadan kaldırmayacağı, belirlenebilir nitelikteki işçilik alacakları için belirsiz alacak davası açılması halinde davanın kısmi dava olarak değerlendirilmesi gerektiği ve bu yaklaşımın usul ekonomisi ilkesine, hak arama özgürlüğüne ve mahkemeye erişim hakkına uygun düştüğü gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması durumunda, temyiz kesinlik sınırının tespitinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirilmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması halinde dahi her bir talebin bağımsız dava niteliğini koruduğu, usul ekonomisi gereği tek dilekçeyle ileri sürülmelerinin ve görünüşte tek bir hükümle sonuçlandırılmalarının bu niteliği değiştirmeyeceği, bu nedenle temyiz kesinlik sınırının her bir talep için ayrı ayrı hesaplanması gerektiği gözetilerek, aksi yöndeki Özel Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması halinde, temyiz kesinlik sınırının tespitinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirileceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması durumunda dahi maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı dava niteliği taşıdığı, usul ekonomisi ve çelişkili kararların önlenmesi amacıyla birlikte ileri sürülmelerinin bu niteliği değiştirmediği, her bir talep için ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği, bu nedenle temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde taleplerin ayrı ayrı değerlendirilmesi ve manevi tazminat talebinin miktar itibariyle temyiz edilemeyeceği gözetilerek Özel Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılar tarafından terekeye ait alacağın tahsili için açılan davada, mirasçıların tamamının davaya dahil edilmemesi nedeniyle davanın usulden reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılardan birinin açtığı davaya sonradan diğer mirasçıların açtığı davaların birleştirilmesiyle tüm mirasçıların davaya dahil olmasının sağlandığı, böylece eksik olan aktif dava ehliyetinin tamamlandığı ve usul ekonomisi ilkesi gözetilerek davanın esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yasal bir yıllık süre içerisinde açılmayan itirazın iptali davasına alacağın tahsili davası olarak devam edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davasının İcra ve İflas Hukuku'na özgü kuralları, süresi ve hukuki sonuçları bakımından alacak davasından farklı olması, süreye bağlı açılma koşulunun hakim tarafından re'sen gözetilmesi gerekliliği ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği, aksi halde takibin durumunun belirsizleşeceği ve yasa koyucunun amacına aykırı bir durum oluşacağı, ayrıca davanın başlangıçta ve ıslah yoluyla terditli dava olarak açılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.