Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Davalı Tarafın Tespiti”
- Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı tasarrufların tenkisine, tapu iptaline ve tesciline ilişkin davalarda, yerel mahkemenin kısa kararı ile gerekçeli kararı arasında çelişki bulunup bulunmadığı ve davaların birlikte mi yoksa ayrı ayrı mı değerlendirilmesi gerektiği noktasında uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin kısa kararı ile gerekçeli kararının çelişkili olması, tenkis davası için mirasbırakanın terekesinin belirlenmesi gerektiği ve bu hususun tapu iptal tescil davalarının sonuçlanmasına bağlı olduğu, ayrıca 6100 sayılı HMK'nın 167. maddesi gereğince birlikte görülen davaların ayrılmasına karar verilebileceği gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, Kurum tarafından davacının bir kısmının tespit edildiği ve bir kısmının da bildirildiği blok çalışmada, bildirim ve tespit öncesi dönem için hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 79. maddesi uyarınca, Kurum tarafından tespiti yapılan ve davalı işveren tarafından bildirimi yapılan dönemlerden önceki çalışmaya ilişkin hak düşürücü sürenin, blok çalışma olması sebebiyle, kesintisiz çalışmanın sona erdiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, vekilin davalı olarak bulunmasının gerekliliği ve davalıların elbirliği ile hareket ederek davacıyı zarara uğratıp uğratmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasını ispat için vekilin de davalı olarak yer alması gerektiği, davalı vekilin taşınmazı gerçek değerinin çok altında bir bedelle devrettiği, satış bedelinin davacıya ödendiğinin ispatlanamadığı ve davalıların elbirliği ile hareket ederek davacıyı zarara uğrattıkları gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı Bakanlıkça yapılan işletme düzeyindeki olumlu yetki tespitine davacı işveren tarafından itiraz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yetki tespitinin, davalı sendikanın başvuru tarihi itibarıyla Bakanlık kayıtları esas alınarak yapıldığı, uyuşmazlığın hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgiyle çözümlenebileceği, işkolu tespitine ilişkin temyiz itirazlarının eldeki davaya etkisinin bulunmadığı, bilirkişi raporuna ve sendika üyelik fişlerinin tebliğine ilişkin itirazların da yetki tespitini sakatlamadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işletme tarafından, davacının maliki olduğu taşınmazın bir kısmının araç park yeri olarak kullanılmak suretiyle haksız müdahalede bulunulup bulunulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından davacının taşınmazına asfalt dökme ve düzenleme işlemlerinin yapılmadığının ve davalının, araçların park etmesini teşvik eden bir fiilinin olmadığının tespit edilmesi, davalının taşınmazdan yararlanma iradesinin ispatlanamaması ve mülkiyet hakkına müdahalesinin kanıtlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yetkili servis sözleşmesinin haksız feshi davasında, davacının daha önce fesih nedeni olarak ileri sürülen hususları kabul ettiği bir yazısının bulunması ve akabinde sözleşme ilişkisinin devam etmesi karşısında, davalının bu hususlara dayanarak sözleşmeyi feshetmesinin dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırılık teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin Özel Daire bozma kararına karşı verdiği karar, ilk kararında bulunmayan dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı gerekçesine dayandığından yeni bir hüküm niteliğinde olduğu ve bu nedenle temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'na değil, Özel Daireye ait olduğu gözetilerek dosyanın Yargıtay 6. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında kadın, ziynet eşyalarının iadesi, katkı payı, değer artış payı, katılma alacağı ve kira gelirlerinden pay talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Düğün takılarının iadesi, katkı payı, değer artış payı ve kira gelirlerinden pay taleplerinin ispatlanamaması, buna karşın araçtan kaynaklanan katılma alacağının ilk hüküm tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verildiğinden davacı kadın vekilinin temyiz itirazlarının reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124. maddesine göre taraf değişikliğinden önce arabuluculuk dava şartının tamamlanıp tamamlanamayacağına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafta iradi taraf değişikliğinin yargılama esnasında yeni açılmış bir dava gibi değerlendirilmesi ve davacının taraf değişikliğinden önce yeni davalıya karşı arabuluculuğa başvurmuş olması gerektiği, aksi halde Anayasa'nın 36. maddesi ve AİHS'nin 6. maddesinde düzenlenen hakka erişim hakkının ihlal edileceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasında imzalanmış bir kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi sonrası, davalı ile diğer arsa sahipleri arasında yapılan ve davacıya da daire verilmesini öngören sözleşmenin davacıya karşı ihlal edilip edilmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya ait arsa payının davalı tarafından ortaklığın giderilmesi yoluyla satın alınması ve davacıya belirli bir süre içinde satış bedelini ödemesi karşılığında daire verilmesinin kararlaştırıldığı, ancak davacının bu bedeli süresi içinde ödeyememesi ve bu durumun davalıdan kaynaklanmaması nedeniyle davalının taahhüdünden kurtulmuş olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından 29.04.2008-30.09.2008 tarihleri arasında başka bir şirket tarafından sigortalı gösterilen davacının, aynı tarihlerde davalı işyerinde çalıştığı iddiası nedeniyle hizmet tespiti davasının hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde belirtilen tarihler arasında davalı işyerinde kesintisiz çalıştığına dair bir iddiasının bulunmaması ve bu tarihlerdeki sigorta bildirimlerinin başka bir şirketten yapılmış olması nedeniyle, davalı işyerinde kesintisiz çalışmanın olmadığı ve hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu konusunda ihtilaf bulunmayan somut olayda, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için davalı şirkete verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğunun kabul edilmekle birlikte, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği hususunda yeterli araştırma yapılmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya verilen çeklerin yenileme sözleşmesi kapsamında bedelsiz olarak iade edilip edilmediği ve ispat yükünün hangi tarafta olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı alacaklının, çeklerin bedelsiz iade edildiğini ispatlayamaması ve çeklerin borçluya iadesinin borcun ödendiğine dair karine teşkil etmesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.