Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dekont”
- Uyuşmazlık: İnançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, taşınmaz bedelinin ödendiğine dair davacı elindeki banka dekontlarının delil başlangıcı sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı adına düzenlenen ve ödemeyi yapanın davacı olduğuna dair açık bir ibare içermeyen dekontların, sırf davacı elinde bulunmaları nedeniyle delil başlangıcı olarak kabul edilemeyeceği, davacı tarafından ileri sürülen inançlı işlem iddiasının yazılı delille ispatlanamadığı gibi dayanılan dekontların da HMK 202. maddesi kapsamında delil başlangıcı niteliğinde olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kredi kullanımı için devredilen taşınmazın inançlı işlem olduğu iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının sunduğu dekontların delil başlangıcı niteliğinde olup olmadığı ve buna bağlı olarak davanın ispatı için tanık dinlenip dinlenemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sunduğu dekontların kredi ödemelerine ilişkin olduğunun banka tarafından doğrulanması ve bu dekontların taraflar arasındaki inançlı işlem iddiasını destekler nitelikte delil başlangıcı sayılabileceği, bu durumda tanık dinlenmesi de dahil her türlü delilin toplanarak değerlendirilmesi ve sonucuna göre davalıların iyiniyetli olup olmadığının tespit edilerek karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte borçlunun, takip konusu senede atıf bulunmayan banka dekontlarıyla borca itirazını ispat edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun borca itirazını ispatlaması için İİK'nın 169/a maddesi gereğince resmi veya imzası ikrar edilmiş belge sunması gerektiği, sunulan dekontlarda ise takip konusu senede açıkça atıf yapılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, işçinin ücret alacağı davasında temyiz aşamasında sunduğu ödeme dekontlarının Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve emsal Yargıtay kararları uyarınca hükme esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Temyiz aşamasında davalı tarafından sunulan ve borcu söndürücü nitelikteki banka dekontlarının, ödeme belgesi niteliğinde olması ve yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerektiği gözetilerek, dekontlarda belirtilen miktarların davacının hesabına geçip geçmediğinin tespiti ve tarafların beyanlarının alınması suretiyle sonucuna göre karar verilmesi için yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödünç verme sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Takip dayanağı olarak sunulan dekontlar üzerindeki ibarelerin borç ikrarı niteliğinde olmayıp, aksine borcun ödendiğini göstermesi ve davacının alacaklı olduğunu ispatlayamaması gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalının bankadaki hesabına yatırılan paralara ilişkin dekontların yazılı delil başlangıcı veya güçlü delil teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Özel Daire'nin bozma ilamında belirtilen hususları değerlendirerek, banka dekontlarının yazılı delil başlangıcı veya güçlü delil olarak nitelendirilemeyeceğine dair önceki kararından farklı yeni bir hüküm tesis etmesi nedeniyle, ortada bir direnme kararı olmadığı ve dosyanın temyiz incelemesi için ilgili Özel Daireye gönderilmesi gerektiği gözetilerek karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile satılan taşınmazın bedelinin vekil tarafından vekalet verene ödenip ödenmediği ve vekaletin kötüye kullanılıp kullanılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, taşınmaz satış bedelini vekalet verene ödediğine dair sunduğu dekontların ve icra dosyasına yapılan ödemelerin içeriğinin tam olarak araştırılmadan ve davacının yurtdışı giriş çıkış kayıtları incelenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Geçersiz taşınmaz satış sözleşmesi sebebiyle ödendiği iddia edilen bedellerin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan kredi taksit makbuzlarının ve dekontlarının incelenmemesi, ödemelerin alım gücünün denkleştirilmesi için uzman bilirkişi incelemesi yaptırılmaması ve konutun zilyetliğinin tespit edilmemesi gibi hususlarda eksik inceleme bulunması gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya havale edilen paranın ödünç para olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının havaledeki "...elden" ifadesinin ve WhatsApp yazışmalarının ödünç ilişkisini kanıtladığı iddiasının, havale dekontlarında borç ilişkisine dair açık bir kayıt bulunmaması ve davacının ispat yükünü yerine getirememesi gözetilerek reddedilmiş ve yerel mahkeme kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacının hesaplarına gönderdiği paraların ödünç para değil, şirket hissesi devri karşılığı ödeme olduğunu iddia etmesiyle, davacı tarafından başlatılan itirazın iptali davasında ödemelerin hukuki niteliğinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, banka dekontlarında “borç para” ifadesinin yer almasıyla ödünç verme iddiasını ispatladığı, davalıların ise ödemelerin hisse devri karşılığı yapıldığına dair iddialarını ispatlayamaması ve borcu ödediklerini de ileri sürmemeleri gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı hesabına gönderilen paranın borç olarak mı yoksa mevcut bir borcun ifası olarak mı gönderildiğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından gönderilen havalenin dekont açıklamasında "borç olarak" ibaresinin yer alması, davalının daha sonra aynı ilişkiye dayalı olarak kısmi ödeme yapmış olması ve taraflar arasında başka bir ilişkinin bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, bankanın kendi imzasını taşımayan dekont ve talimatlarla hesabından para çekilmesine izin verdiğini iddia ederek bankaya karşı alacak davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının muhasebecisinin ceza davasında zımni mümessil olarak kabul edilmesi ve davacının uzun süre hesap hareketlerini kontrol etmemesinin icazet olarak değerlendirilmesi, bankanın kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.