Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“E-posta Yazışmaları”
- Uyuşmazlık: Sanıkların bilişim sistemindeki verileri bozma, yok etme, değiştirme veya erişilmez kılma suçundan cezalandırılmalarına ilişkin yerel mahkeme hükmünün onanmasına yapılan itirazın incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ikametinde yapılan aramada ele geçirilen sabit disklere, CMK’nın 134. maddesinde öngörülen usule aykırı olarak el konulduğu, sabit disklerdeki verilerin yedeğinin alınmadan incelemeye gönderilmesinin hukuka aykırı delil elde edilmesine sebebiyet verdiği, bu nedenle söz konusu verilerin hükme esas alınamayacağı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin iş sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin işveren tarafından ileri sürülen gerekçenin geçerli olup olmadığına dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin kişisel verilerin korunması ve haberleşme hürriyetinin ihlali nedeniyle verdiği yeniden yargılama kararına rağmen, mahkemece işveren tarafından sunulan e-posta içerikleri hariç tutularak değerlendirme yapılmış ve feshin geçerli sebebe dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olup, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da, davacı vekilinin temyiz itirazlarını yerinde bulmayarak yerel mahkeme kararını onamıştır. - Uyuşmazlık: İşçinin, iş sözleşmesinin feshinin haksız olduğu iddiasıyla açtığı işe iade davasında, feshin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ülkenin içinde bulunduğu durum ve davalı bankanın stratejik önemi de gözetilerek, davacının işyeri e-posta ortamında huzursuzluk yaratan yazışmaları ve “Hoca Efendiyi seviyorum” şeklindeki beyanının makul şüpheyi haklı kıldığı, bu nedenle iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayandığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalılar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı ve davacının ortaklıktan kaynaklanan alacak hakkının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesi kararının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiği, davacı ile davalılar arasındaki e-posta yazışmalarının delil başlangıcı olarak kabul edilip tanık dinlenebileceği ve diğer deliller birlikte değerlendirilerek sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin tasarlayarak kasten öldürme suçuna yardım mı yoksa suçluyu kayırma suçunu mu oluşturduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, asıl failin eylemini bilmeden ve suça katkı sağlama kastı olmaksızın, olaydan sonra güvenlik görevlilerini yanlış yönlendirerek asıl faillerin yakalanmasını engellemeye çalıştıkları ve bu eylemlerinin suçluyu kayırma suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin sanıkları tasarlayarak kasten öldürme suçuna yardım etmekten cezalandıran hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının, eski işverenine ait ticari sır niteliğindeki bilgileri internet ortamında paylaşması nedeniyle açılan haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi davasında, davalının eylemlerinin haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, iş sözleşmesi ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun ilgili hükümlerine aykırı olarak, eski işverenine ait ticari sır niteliğindeki bilgileri kendi e-posta hesabına gönderip internet ortamında paylaştığı, noter tespit tutanakları ve tanık beyanlarıyla sabit olduğundan, davalının eylemlerinin haksız rekabet oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Feshedilen konut satış vaadi sözleşmesi nedeniyle davacı tarafından davalıya ödenen bedelin geri ödenmesi ve ödeme şekline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan ve davalı şirket çalışanının USD cinsinden geri ödeme yapılacağına dair beyanlar içerdiği iddia edilen e-postaların, davalı tarafından kabul edilmemesi ve davalı çalışanın temsil yetkisinin tespit edilmemiş olması, davalı lehine düzenlenen ibranamenin de değerlendirilmemesi ve eksik inceleme yapılmasını gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin, iş sözleşmesinin fesih sebebinin geçerli olup olmadığı ve işe iadesine karar verilip verilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ekip lideri olarak görev yaptığı ekipte çıkan anlaşmazlıkları çözmedeki eksikliği, işverenine olumsuz ifadeler içeren e-postalar göndermesi ve ekip içi huzursuzluğa sebebiyet vermesi gibi davranışlarının iş sözleşmesinin feshinde geçerli neden oluşturduğu değerlendirilerek, Anayasa Mahkemesi’nin kişisel verilerin korunması hakkının ihlali yönündeki kararı sonrası yapılan yargılamada da ilk karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı şirketle yaptığı danışmanlık sözleşmesi kapsamında hak ettiğini iddia ettiği başarı priminin ödenmemesi nedeniyle açtığı alacak davasında, davacı tarafından ön inceleme aşamasından sonra sunulan e-posta delillerinin HMK m. 145 kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin ön inceleme duruşmasından hemen sonra sunmuş olduğu e-posta delillerinin, yargılamayı geciktirme amacı taşımadığı ve HMK 145. maddesinde belirtilen istisna kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının ve istinaf isteminin reddine ilişkin kararın bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirkette çalıştığı dönemde eksik ödendiğini iddia ettiği prim alacaklarının belirsiz alacak davası olarak talep edilip edilemeyeceği, alacağın miktarı, ispatı ve faiz başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının prim alacağının belirsiz alacak davası olarak talep edilebileceği kabul edilmekle birlikte, hükmedilen alacağa uygulanan faizin bir kısmına dava tarihinden, bir kısmına ise ıslah tarihinden işletilmesinin hatalı olduğu, tüm alacağa dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında akdedilen lisans sözleşmesinin, davalı tarafından ihlal edilip edilmediği ve davacının cezai şart talep edip edemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, cezai şart talep edebilmesi için öncelikle sözleşmeden doğan edimlerini ifa ettiğini ispatlaması, davalının programda ayıp olduğunu iddia etmesi ve bu ayıbın giderilmesi için davacıya defalarca ihtarda bulunması karşısında, programda gerçekten ayıp olup olmadığının, davalının başka bir program kullanmak zorunda kalıp kalmadığının ve bunun sonucunda sözleşme hükümlerinin ihlal edilip edilmediğinin tespiti gerekirken, yerel mahkemece eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işçilerin rekabet etmeme yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadıkları, haksız rekabet teşkil eden eylemlerde bulunup bulunmadıkları ve davacı şirketin maddi ve manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin haksız rekabet iddiasını ispatladığı, talep sınırlamasına uygun olarak hüküm kurulmasının usul ve yasaya uygun olduğu, faiz talebinin ıslah yoluyla ileri sürülmesinin mümkün olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.