Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Faize Faiz Yürütülmesi”
- Uyuşmazlık: Davalı aleyhine açılan alacak davasında, mahkemece hükmedilen faizin hesaplanma şeklinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, asıl alacak ile işlemiş faiz toplamına faiz yürütülmesi suretiyle faize faiz yürütülmesi sonucunu doğuracak şekilde hatalı hesaplama yapıldığı, ancak bu yanlışlığın hükmün düzeltilmesi suretiyle giderilebileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketle yapılan katılımcı sözleşmelerinden kaynaklanan alacakların tahsili istemiyle açılan davada, davalıların borcun varlığını ve miktarını inkâr etmesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının alacaklarının hesaplanmasında, faize faiz yürütülmesi suretiyle Türk Borçlar Kanunu'nun 121. maddesinin son fıkrasına aykırı işlem yapıldığı, ancak bu hususun yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamsız icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, mahkemenin işlemiş faiz alacağına takip tarihinden sonra da faiz yürütülmesine hükmedip hükmetmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının takip talebinde işlemiş faize ayrıca faiz yürütülmesi talebinde bulunmadığı, sadece asıl alacağa takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesini istediği ve yerel mahkemenin kararının da bu talebe uygun olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı kefilin, davalı bankaya olan kredi borcunun hesaplanmasında faiz hesabının hatalı yapıldığı iddiasıyla açtığı menfi tespit ve istirdat davasında, mahkemece hükmedilen alacak miktarına faiz yürütülüp yürütülemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Borçlar Kanunu'nun 121/3. maddesi uyarınca temerrüt faizine ayrıca temerrüt faizi yürütülemeyeceği gözetilerek, mahkemenin faize faiz yürütmesi suretiyle hesapladığı alacak miktarı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, davacının su aboneliklerine ait atık su bedellerini ödememesi nedeniyle açılan alacak davasında, hükmedilen gecikme zammına da faiz yürütülüp yürütülemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Gecikme zammının temerrüt faizi niteliğinde olduğu ve faize faiz yürütülemeyeceği gözetilerek, mahkeme kararının gecikme zammı ve asıl alacak toplamına faiz yürütülmesini içeren kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli ve işleyecek yasal faizin tespiti davasında, bölge adliye mahkemesince verilen kararın hüküm fıkrasında yer alan bazı maddi hataların düzeltilip düzeltilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesi kararında, fark bedele karar tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerekirken işlemiş faizi ile birlikte depo edilen fark bedele faiz yürütülmesi ve davacı idarece depo edilen fazla faiz bedelinin iadesine karar verilmemesi hatalı olduğu, ancak bu hataların düzeltilmesi yeniden yargılama gerektirmediğinden, hükmün 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi gözetilerek düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında ihbar tazminatına uygulanacak faiz oranı ve başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı, dava dilekçesinde ihbar tazminatına yasal faiz talep etmiş olmasına rağmen mahkemece en yüksek mevduat faizine hükmedilmesi hatalı olup, yasal faize hükmedilmesi gerektiği, ancak ihbar tazminatına uygulanacak faizin başlangıç tarihi hususunda davacı lehine kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek, hüküm düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, belirlenen bedele faiz yürütülmesi hususunda yerel mahkemenin yanılgıya düşüp düşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine 6459 sayılı Yasa ile eklenen hüküm uyarınca, davanın dört ay içinde sonuçlandırılamaması halinde, tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedeli mahsup edildikten sonra kalan fark bedele yasal faiz yürütülmesi gerekirken, mahkemece tüm bedele faiz yürütülmesi hatalı bulunmuş; ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ilave tediye farkı alacağına uygulanacak faizin türü ve miktarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma ilamında davacının ilave tediye farkı alacağına yasal faiz oranını geçmemek üzere en yüksek mevduat faizi yürütülmesi gerektiği belirtilmişken, davacının talebinin yasal faiz olduğu ve bu hususun gözetilmeksizin karar verilmesinin hatalı olduğu, ancak bu hatanın düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Büfenin kapatılmasından dolayı uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini davasında, faiz başlangıç tarihi ve manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Islah edilen alacak kısmına ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi ve manevi tazminat için gerekli kişilik hakkına saldırı koşulunun bulunmaması gözetilerek hüküm, davalı yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kısmi dava açıldıktan sonra ıslah yoluyla alacak miktarının artırılması halinde faizin hangi tarihten itibaren işleyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi davadan önce ihtarname ile temerrüt oluşturulmuş alacak kalemleri için, ıslahla artırılan miktara da ihtarname tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği, ancak davadan önce temerrüt oluşturulmamış alacak kalemleri için ise ıslahla artırılan miktara ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.