Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Fazla Tahakkuk”
- Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücret alacağının miktarının tespiti ve bordrolardaki fazla mesai tahakkuklarının mahsubu.
Gerekçe ve Sonuç: Bordrolardaki fazla mesai tahakkuklarının, davacının gerçek ücretini yansıtmayan düşük bir ücret üzerinden yapıldığı ve bu nedenle fazla mesai ücretinin gerçek ücret üzerinden hesaplanması, imzalı bordrolarda yer alan fazla çalışma saatleri ile sınırlı kalınarak ve yapılan ödemelerin mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücretinin hesaplanmasında, dava dilekçesinde belirttiği günlük 20 TL ödemenin mahsup edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde haftanın iki günü yaptığı fazla çalışmalar için günlük 20 TL ödeme yapıldığını kabul etmesine rağmen, mahkemenin bu miktarı fazla mesai ücreti hesabından mahsup etmeyerek hüküm kurması hatalı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücreti alacağının hesaplanmasında, dava dilekçesinde kabul ettiği günlük 20 TL ödemenin mahsup edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde haftanın iki günü yaptığı fazla çalışmalar için günlük 20 TL ödeme yapıldığını kabul etmesi karşısında, fazla çalışma ücreti alacağının hesaplanmasında bu miktarın da mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücretinin hesabında, dava dilekçesinde belirttiği günlük 20 TL ödemenin mahsup edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde haftanın iki günü yaptığı fazla çalışmalar için günlük 20 TL ödeme yapıldığını kabul etmesine rağmen, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu hususun dikkate alınmaması doğru görülmeyerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının işçilik alacakları davasında, ücret, fazla mesai ve yıllık izin alacaklarının hesabında esas alınacak ücretin tespiti, fazla mesai ücretinin hesaplanması ve yıllık izinlerin kullandırılıp kullandırılmadığı hususlarında direnme kararı ile Özel Daire bozma kararı arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin bordrolardaki ücret değil, tanık beyanları ve emsal ücret araştırmasıyla belirlenen ücret olarak kabul edilmesi gerektiği, fazla çalışma ücretinin imzalı bordrolarda belirtilen saatler üzerinden değil, tanık beyanlarıyla sabit olan fiili fazla çalışma saatleri üzerinden hesaplanması gerektiği, yıllık izinlerin ise işverence usulüne uygun olarak kullandırıldığının ispatlanamadığı gözetilerek, Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken direnme kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının işverenden kaynaklanan ücret, fazla mesai, hafta tatili ve bayram/genel tatil ücreti alacaklarının tespiti ve ödenip ödenmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İmzasız bordrolarda "Ek Ödemeler" adı altında fazla mesai ücreti tahakkuklarının bulunduğu ve bunların davacıya ödendiğinin banka kayıtlarıyla sabit olduğu, ancak mahkemenin sadece bir kısım fazla mesai ücretini dikkate alıp diğer ödenen fazla mesai ücretlerini hesaplanan fazla mesai alacağından mahsup etmediği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işçinin, toplu iş sözleşmesinden ve fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinden kaynaklanan işçilik alacakları davasını belirsiz alacak davası olarak açıp açamayacağı, fazla mesai hesabının ve imzalı bordrolardaki ödemelerin geçerliliği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, alacaklarının miktarını tam olarak belirleyememesinin ve işveren nezdindeki belgelere ihtiyaç duymasının belirsiz alacak davası açılması için yeterli olduğu, tanık beyanları ve bordrolardaki fazla çalışma tahakkukları değerlendirilerek fazla çalışma ücretinin hesaplanmasının uygun olduğu, imzasız bordrolarda tahakkuk eden fazla çalışma ücretinin davacıya ödendiğinin davalı tarafından ispatlandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın işin esasına ve alacak miktarlarına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Yargıtay 9. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile kıdem tazminatı talepleri yönünden yerel mahkemenin bozma ilamına uygun hüküm kurup kurmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararında belirtilen hususlara aykırı şekilde, fazla mesai ücretinin hesaplanmasında imzalı bordrolarda tahakkuk eden fazla mesai ücretlerini dikkate almaması ve tanık beyanlarına dayanarak hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı resmî belgede sahtecilik suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların fazla mesai ücretlerinin bilgileri dışında hesaplarına yatırıldığına dair savunmalarının aksine suç işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fazla mesai ücretine ilişkin açılan işçilik alacakları davasında, imzalı bordrolarda yer alan fazla mesai tahakkuklarının hesaptan çıkarılıp çıkarılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma ilamında, davacının imzalı bordrolarında fazla mesai tahakkuku bulunduğu dönemlerin fazla çalışma ücreti hesabından çıkarılması gerektiği belirtilmesine rağmen, mahkemenin bu hususa aykırı olarak imzalı bordrolardaki fazla çalışma tahakkuklarını hesaba dahil ederek hüküm kurması bozma ilamına aykırılık teşkil ettiğinden, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş müfettişlerince düzenlenen raporda tespit edilen fazla mesai ücretlerinin ödenip ödenmediği ve bu tespitlere dayanılarak düzenlenen tutanağın iptali.
Gerekçe ve Sonuç: İş müfettiş raporunda fazla mesai ücretlerinin eksik ödendiğine dair tespitlerin ve bordrolardaki fazla mesai tahakkuklarının sembolik olduğunun belirlenmesinin usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işçinin, işverenden talep ettiği yemek yardımı, yakacak yardımı, taban ücret farkı, kıdem zammı, yıpranma yardımı, ilave tediye, ikramiye, ek ikramiye, sorumluluk zammı, gıda yardımı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla mesai ücretlerinin belirsiz alacak davasına konu edilip edilemeyeceği, fazla çalışma ücretinin hesabında tanık beyanlarının ve bordrolardaki fazla mesai tahakkuklarının nasıl değerlendirileceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, talep ettiği işçilik alacaklarını tam ve kesin olarak belirleyebilmesi için işveren nezdindeki belgelere ihtiyaç duyması, taban ücretinin belirlenmesinin diğer alacak kalemlerini de etkilemesi, taraf tanıklarının beyanları, bordrolarda bazı aylarda fazla çalışma ücreti tahakkuku bulunması, yapılan işin niteliği ve işyerinin özelliği göz önünde bulundurularak davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunduğu ve mahkemece fazla çalışma süresinin tespitinde tanık beyanlarının ortalamasının esas alınmasının isabetli olduğu gerekçesiyle direnme kararı onanmış ve esas incelemesi yapılmak üzere dosya Yargıtay 9. Hukuk Dairesine gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.