Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Güven Sorumluluğu”
- Uyuşmazlık: Davacının hesabındaki paranın kendi rızası ve talimatı dışında banka görevlilerince çekilip, dava dışı kişilere verildiği iddiasına dayalı alacak davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, hesabındaki paranın kendi rızası dışında çekildiğini ispatlayamaması, 25.000 TL'lik çekim dekontunun kendisine ait imzasını taşıması ve davacı tarafından bu paranın üçüncü bir kişiye kullandırılması suretiyle kendisine bir zarar doğduğunun ispatlanamaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kâr paylı karma hayat sigortası poliçesinde ödenecek tazminat miktarının, sözleşmenin imzalanmasından itibaren geçen süre de gözetildiğinde, uyarlanarak belirlenip belirlenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı sigorta şirketinin, sözleşme öncesi ve sözleşme süresince dürüstlük kuralından kaynaklanan koruma yükümlülüklerini ihlal etmesi, davacıda poliçenin kâr paylı olması ve tazminatın enflasyon karşısında erimeyeceği yönünde haklı bir güven oluşturması ve davacının bu güvene dayanarak 30 yıl boyunca primlerini ödemesi gözetilerek tazminat miktarının uyarlanabileceği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak tazminat miktarının belirlenmesi hususunun Özel Daire tarafından incelenmesi için dosya Yargıtay’a gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediyenin, ifası imkansız hale gelen taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan zararlardan, sözleşmenin tarafı olmamasına rağmen, "güven sorumluluğu" esasına göre sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediyenin, projenin reklam ve tanıtım faaliyetlerindeki yoğun katılımıyla, alıcılar nezdinde inşaatın belediyenin güvencesi altında olduğu algısı yarattığı, bu durumun davacıda haklı bir güven oluşturduğu ve tüketici sıfatının bulunmamasının güven sorumluluğundan yararlanmaya engel olmadığı gözetilerek, davalı belediyenin sorumluluğuna dair yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği yönündeki karşı oy görüşüne rağmen, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşverenin kıdem tazminatı ödeneceği yönünde verdiği güvenceye dayanarak istifa eden işçinin, kıdem tazminatı talep etme hakkının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin beyan ve davranışları ile işçide istifa etmesi halinde kıdem tazminatı ödeneceği konusunda haklı bir güven oluştuğu, işçinin bu güvene dayanarak istifa ettiği ve işverenin bu güvenle çelişen davranışının hukuken korunamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belediye ile müteahhit arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi üzerine, konut alıcılarının müteahhit ve belediyeye karşı açtığı, dairelerin teslimi, tapu iptal ve tescili veya bedel iadesi ile kira ve manevi tazminat taleplerini içeren davalardaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, belediyenin projeye olan güvence sağlamasından kaynaklanan sorumluluğu ve müteahhidin sözleşmeyi ifa edememesinden kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle bedel iadesi taleplerinin yerinde olduğu, ancak diğer taleplerinin hukuki dayanağının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davacıların bedel iadesi taleplerini kısmen kabulüne, diğer taleplerinin reddine ilişkin kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinde görülen, sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve tazminat istemine ilişkin davada, belediyenin güven sorumluluğuna dayalı olarak sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve ödenen bedelin faizinin başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin konut projesinin reklam ve tanıtım faaliyetlerindeki etkin rolü nedeniyle davacıda oluşan haklı güvene dayalı olarak güven sorumluluğunun bulunduğu, davacı ile yüklenici firma arasındaki sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği, bedelin bir kısmına dava tarihinden, kalan kısmına ise ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin doğru olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye garantörlüğünde kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle yapılan konutların teslim edilmemesi sebebiyle açılan tapu iptal-tescil, bedel iadesi ve tazminat davalarında, belediyenin güven sorumluluğuna dayalı tazmin sorumluluğunun olup olmadığı ve aynı taşınmaz için iki ayrı davada tazminat ödenmesinin mükerrerlik oluşturup oluşturmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin projeyi kendi güvencesi altındaymış gibi lanse etmesi nedeniyle oluşan güven ilişkisinden kaynaklanan sorumluluğu ve davaların farklı kişiler tarafından açılmış olup, birinin diğerine temlik yoluyla hak sahibi olması nedeniyle mükerrerlik teşkil etmediği gözetilerek, davalı belediyenin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediyenin, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal tescil, bedel iadesi ve tazminat taleplerinde güven sorumluluğuna sahip olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin, projenin tanıtım faaliyetlerindeki yoğun katılımı ve güvence algısı yaratan beyanları nedeniyle oluşan güven sorumluluğu gözetilerek, davacıya ödenen bedelin tahsiline ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediyenin bir şirketle yaptığı sözleşme kapsamında inşa edilen konutlardan satın alan davacının, konutun teslim edilmemesi üzerine açtığı tapu iptali ve tescil davasında, belediyenin güven ilişkisine dayalı sorumluluğunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin, şirketle yaptığı sözleşme ve verdiği güvenceler nedeniyle davacıya karşı güven ilişkisine dayalı sorumluluğunun bulunduğu, davacının sözleşmeyi şirket ile akdetmiş olsa dahi belediyeye duyduğu güven nedeniyle sözleşmeyi imzaladığı gözetilerek, yerel mahkemenin belediyenin sorumluluğunu reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bayilik sözleşmesinde yer alan asgari alım taahhüdüne aykırılık nedeniyle cezai şart talebinin, davacının sözleşme süresince bu hükme dayanmaktan imtina etmesi nedeniyle reddedilmesi üzerine, bu durumun davalıda haklı bir güven oluşturup oluşturmadığı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sözleşmenin ilk yılındaki eksik alıma itiraz etmesine rağmen, davalının bu hükmün yerine getirilemeyeceği yönündeki cevabına rağmen, sözleşmeyi feshetmeyip 9 yıl boyunca cezai şart talebinde bulunmadan ticari ilişkiye devam etmesi, davalıda cezai şart hükmünün uygulanmayacağı konusunda haklı bir güven oluşturduğu ve davacının bu tutumuyla çelişen bir davranışta bulunmasının hukuken korunamayacağı gözetilerek, direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.