Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Garantörlük Görevi”
- Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürmenin ihmali davranışla mı yoksa kasten öldürme suçu mu olarak nitelendirilmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın bebeği boş bir arsaya bırakmasının ihmali bir davranış olduğu, bebeğin ölümüne sebebiyet veren yükümlülük ihmalinin icrai davranışa eşdeğer olduğu ve sanığın kanundan kaynaklanan garantörlük görevini ihlal ederek ölüm neticesine neden olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cezaevinde çıkan yangında iki tutuklu/hükümlünün ölümünden sorumlu tutulan infaz koruma başmemurunun eyleminin olası kastla işlenmiş ihmali davranışla öldürme suçunu mu yoksa bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ölenlerin yangın çıkarma tehdidini ciddiye almamasının ve yangına müdahale etmemesinin mesleğinin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık oluşturduğu, ancak ölenleri öldürme amacıyla hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı ve ölenlerin yangını söndürecekleri beklentisiyle hareket ettiği gözetilerek, eyleminin bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçunu oluşturduğuna karar verilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın maktulün ölümüne sebebiyet veren eyleminin nitelikli kasten öldürme suçuna iştirak mi yoksa ihmali davranışla kasten öldürme suçu mu oluşturduğu ve iştirak olarak kabul edilmesi halinde bunun müşterek faillik mi yoksa yardım etme mi niteliğinde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, hırsızlık maksadıyla geldikleri yerde maktul tarafından fark edilmeleri üzerine diğer sanığın aracı maktulün üzerine sürmesi ve maktulün araç altında kalarak ölmesi neticesinde oluşan olayda, sanığın diğer sanığa manevi yardımda bulunarak nitelikli kasten öldürme suçuna iştirak ettiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bağlı kredi ile satın alınan konutun teslim edilmemesi sebebiyle, satıcının tek taraflı olarak teslim tarihini uzatmasının, bankanın kanunda belirlenen bir yıllık hak düşürücü süresini etkileyip etkilemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un amacı ve bağlı kredi ilişkisinin niteliği gözetilerek, satıcının tek taraflı olarak teslim tarihini uzatmasının tüketici aleyhine yorumlanamayacağı ve bankanın sorumluluk süresinin de bu uzatmayla müteselsilen etkilendiği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bağlı kredi ile alınan konutun teslim edilmemesi sebebiyle açılan davada, satıcının tek taraflı olarak teslim tarihini uzatmasının, bankanın TKHK'nın 35/2. maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süresini etkileyip etkilemediği.
Gerekçe ve Sonuç: TKHK'nın 35/2. maddesindeki bir yıllık hak düşürücü sürenin, konut satış sözleşmesinde veya bağlı kredi sözleşmesinde belirtilen teslim tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı ve satıcının tek taraflı beyanının bankayı bağlamayacağı, ancak kanunun amacı ve davalılar arasında imzalanan garantörlük sözleşmesi gereğince teslim tarihinin revize edildiği kabul edilerek davanın hak düşürücü süre içinde açılmış sayılacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı bankadan bağlı kredi kullanmak suretiyle satın aldığı taşınmazın sözleşmede kararlaştırılan tarihte teslim edilmemesi nedeniyle sözleşmelerden dönme, tespit ve alacağa ilişkin isteminin, bankaya karşı hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı satıcının tek taraflı olarak teslim tarihini uzatmasının, tüketicinin korunması ilkesi gereği bağlı kredi ilişkisinde bulunan bankanın sorumluluk süresini de uzatacağı, bu nedenle davanın bankaya karşı hak düşürücü süre içerisinde açıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile yetkilendirilen kişinin, vekalet verenin bilgisi ve rızası dışında taşınmazı satması nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasında vekalet görevinin kötüye kullanılıp kullanılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekile verilen taşınmaz satış yetkisinin, vekalet verenin menfaatlerini gözeterek ve sadakatle kullanılması gerektiği, dosyadaki delillerden vekilin vekalet verene hiçbir ödeme yapmadığı, alıcının taşınmazı görmeden satın aldığı ve davalıların işbirliği içinde hareket ettikleri anlaşıldığından vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, Cumhuriyet savcısı olarak görev yaptığı dönemde kendisine tevdi edilen soruşturma evraklarında makul sürede işlem yapmayarak görevi kötüye kullanma suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, iş bölümü gereği kendisine tevdi edilen soruşturma evrakının akıbetini takip etmek, gereğini yapmak ve olanaklı olan en kısa sürede sonuçlandırmakla görevli ve yükümlü olduğu halde görevini ihmal ederek kişilerin mağduriyetine sebebiyet verdiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın 15 Temmuz 2016 tarihindeki eylemlerinin Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçunu mu yoksa bu suça yardım suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, darbe girişimini en geç AK Parti İl Başkanlığı binasına vardığında öğrendiği, buna rağmen binanın askerlerce kuşatılmasına ve polislerin uzaklaştırılmasına katıldığı, vatandaşların ve parti yetkililerinin uyarılarına rağmen binanın boşaltılması talebinde bulunduğu, bu eylemlerinin darbe girişiminin icrasını kolaylaştırdığı ve darbecilerle fikir ve eylem birliği içinde hareket ettiğinin anlaşıldığı gözetilerek, sanığın eyleminin Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddi ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle yaralanan hastanın taburcu edilmesinden sonra ölmesi üzerine, doktorların taksirle ölüme neden olma veya görevi ihmal suçundan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Genel beden travmasına maruz kalan hastanın doktorlar tarafından erken taburcu edilmesinin tıp kurallarına aykırı bir ihmal teşkil etmesine rağmen, ölümün öngörülemez ve engellenemez bir komplikasyon (akciğer embolisi) sonucu meydana geldiğinin ve bu ihmal ile ölüm arasında nedensellik bağının bulunmadığının tespit edilmesi gözetilerek, sanıkların görevi ihmal suçundan cezalandırılmalarına karar verilmesi gerekirken beraatlerine hükmedilmesi isabetsiz bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Doktor olan sanığın eylemi ile gerçekleşen ölüm neticesi arasında nedensellik bağı bulunup bulunmadığına ve buna bağlı olarak eyleminin TCK'nun 85/1. maddesindeki taksirle ölüme neden olma suçunu mu yoksa 257/2. maddesindeki görevi ihmal suçunu mu oluşturacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hastayı stabilizasyonu sağlanmadan taburcu etmesiyle görevinin gereklerini yerine getirmede ihmal gösterdiği, bu nedenle eyleminin TCK'nun 257/2. maddesinde düzenlenen görevi ihmal suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı TCK'nun 85/1. maddesi uyarınca taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırmasına ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.