Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Garanti Hükmü”
- Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı imalat nedeniyle sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Eser sözleşmesinde garanti hükmü bulunması sebebiyle ayıp ihbarına gerek olmadığı, mahkemenin ise ayıp ihbarı yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermesinin hatalı olduğu, bu nedenle eserde ayıp olup olmadığının ve varsa ayıbın derecesinin bilirkişi incelemesiyle tespit edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesi kapsamında yapılan işte meydana gelen ayıpların giderim bedeli talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından eserdeki ayıpların fark edildiği tarihe kadar herhangi bir ihbar veya bildirimde bulunulmadığı, sözleşmede garanti hükmü olmadığı ve ayıp iddiasının eserin tesliminden yıllar sonra yapıldığı gözetilerek, eser sözleşmesinden kaynaklanan dava zamanaşımına uğradığından, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı bankaya olan borcunun kapsamına çek yaprağı garanti bedelinin girip girmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki genel kredi ve teminat sözleşmesinin 4. maddesi hükmü gereğince bankanın ödemekte yükümlü olduğu çek garanti tutarının, borçludan talep edilebileceği ve davacı şirketin sözleşme borçlusu sıfatıyla bu bedelden sorumlu olduğu gözetilerek, davacı şirketin çek yaprağı garanti bedeli yönünden borçlu olmadığına dair talebinin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı sözleşmesine eklenen teminat beyanının kefalet mi yoksa garanti sözleşmesi mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşme metnindeki ifadeler, teminat verenin şahsi menfaatinin bulunmaması, teminatın belirli bir kişiye yönelik olması ve asıl borç ilişkisine bağlılık gibi unsurlar değerlendirilerek, teminat beyanının kefalet sözleşmesi niteliğinde olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklı alacak ve kesin teminatın iadesi davasında, teminatın iade koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşme ve ek sözleşme hükümleri uyarınca, taahhüdün yerine getirildiği, yüklenicinin idareye herhangi bir borcunun olmadığı, garanti süresinin geçtiği ve idare tarafından herhangi bir şikayette bulunulmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin teminatın iadesine karar veren hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Satım sözleşmesi gereği garanti süresi için verilen teminat mektubunun haksız olarak nakde çevrilmesi nedeniyle alacak ve sözleşmenin haklı nedenle feshi nedeniyle cezai şart, gecikme tazminatı ve menfi zararın tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ticari amaçla satın alınan ayıplı aracın, satıcıya karşı açılan yenisiyle değiştirme davasında, uygulanacak zamanaşımı süresinin tespiti ve davanın bu süre içerisinde açılıp açılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: BK’nın 207/1. maddesi uyarınca, satıcının, garanti belgesinde iki yıllık garanti süresi öngörmesi halinde bu süre içinde ayıba karşı tekeffülde bulunduğunun kabulü gerektiği ve davanın da bu süre içerisinde açılmış olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Garanti süresi dolduktan sonra ortaya çıkan üretimden kaynaklı gizli ayıp nedeniyle tüketicinin açtığı bedel iadesi davasında, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesindeki iki yıllık zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketim malının garanti süresi dolduktan sonra asli fonksiyonunu yerine getiremez hale gelmesine sebep olan üretimden kaynaklı ayıbın, ağır kusur olarak değerlendirilmesi ve bu durumda satıcının zamanaşımı def'inden yararlanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Görevsiz mahkemede dava açıldıktan sonra, görevli mahkemeye dosya gönderilmeden önce arabuluculuk yoluna başvurulması halinde, bu durumun dava şartının yerine getirilmesi olarak kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun'un 59. maddesi ile 6502 sayılı Kanun'un 73/A maddesi gereğince tüketici mahkemelerinde görülen uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olmakla birlikte, görevsiz mahkemede dava açıldıktan sonra görevli mahkemeye dosya gönderilmeden önce arabuluculuğa başvurulmasının bu şartı yerine getirdiği ve işin esasına girilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu araçta bulunan ayıbın hile ile gizlenmiş "gizli ayıp" olup olmadığı ve buna bağlı olarak davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Araçtaki ayıbın üretim hatası kaynaklı ve davalı servis tarafından yapılan tamiratlarla giderilemediği, ayrıca servis çalışanlarının ayıbı tespit edebilecek nitelikte olmalarına rağmen tüketiciyi sonuçsuz tamiratlarla oyalamalarının hileye işaret ettiği ve üretici firma tarafından 30 yıl paslanmaya karşı garanti verildiğinden zamanaşımı def'inin yerinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.