Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Gelir İndirimi”
- Uyuşmazlık: İşçilik alacağı davasında, davacı işçiye ödenmesi gereken asgari geçim indirimi alacağının tespiti ve miktarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacı işçiye ait bordroların eksik sunulması ve banka kayıtlarının getirtilerek tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle asgari geçim indiriminin ödenip ödenmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kıdem tazminatına esas giydirilmiş ücretin hesabında asgari geçim indiriminin dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Asgari geçim indiriminin, vergi indirimi niteliğinde olup işveren tarafından sağlanan bir menfaat olmadığı ve bu nedenle de giydirilmiş ücrete dahil edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yaptığı güvenlik görevlisiği nedeniyle ücretinin gelir vergisinden istisna olup olmadığı, asgari geçim indirimi alacağına hak kazanıp kazanmadığı, fazla mesai ücretinin hesaplanması ve ıslah hakkı verilip verilmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Güvenlik görevlisi olarak çalışanların ücretlerinin gelir vergisinden istisna olduğuna dair açık bir yasal düzenleme bulunmadığı, davacının şahsi durumunun da gözetilmesi suretiyle asgari geçim indirimi alacağına hak kazanıp kazanmadığının tespiti gerektiği ve davacıya ıslah için imkan tanınmadan aynı tarihli duruşmada karar verilmesinin hukuki dinlenilme hakkının ihlali olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin haklı nedenle feshettiği belirli süreli iş sözleşmesi nedeniyle talep ettiği bakiye süre ücretinin hesabında, işçinin sözleşme sonrası elde ettiği veya kasten elde etmekten kaçındığı gelirlerin mahsu edilip edilmeyeceği ve nasıl hesaplanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Borçlar Kanunu'nun 438/2. maddesi uyarınca, işçinin bakiye süre içinde elde ettiği veya kasten elde etmekten kaçındığı gelirlerin tazminattan indirilmesi gerekirken, mahkemece bilinmeyen döneme ilişkin varsayımsal bir indirim yapılmaması hatalı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belirli süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmesi nedeniyle işçiye ödenmesi gereken bakiye süre ücretinden kaynaklı tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı ve indirim yapılacaksa oranının ne olacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 438. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, belirli süreli iş sözleşmesinin feshi halinde bakiye süre ücretinden kaynaklı tazminattan indirim yapılabilmesi için işçinin başka bir işten gelir elde etmiş olması veya bilerek gelir elde etmekten kaçınmış olması gerektiği, somut olayda işçinin fesih tarihinden itibaren başka bir işte çalışmadığının tespit edilmiş olması ve bilinmeyen bir dönemin de bulunmaması nedeniyle mahkemece yapılan %30 oranındaki indirimin hatalı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belirsiz alacak davasında, Yargıtay’ın bozma kararından sonra davacı tarafından yapılan talep artırımının geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belirsiz alacak davasında, alacağın miktarının tam olarak belirlenememesi halinde asgari bir miktar üzerinden dava açılabileceği ve sonradan alacak tam olarak belirlendiğinde talep artırılabileceği, davacının bozma kararından sonra yaptığı talep artırımının da bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın alacak miktarının belirlenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemece, Özel Daire bozma kararına rağmen davacının talep artırım dilekçesine değer verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, direnmeye konu edilmesi gereken hükmün Özel Daire’nin ikinci bozma kararı olması gerekirken, Özel Daire’nin birinci bozma kararı ile ortadan kalkan birinci karar esas alınarak direnilmesi usule aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, davacı idarenin, Bölge Adliye Mahkemesi’nin belirlediği kamulaştırma bedelini az bularak temyiz etmesi üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, Yargıtay’ın önceki bozma kararına uygun olarak taşınmazın değerini net gelir yöntemiyle hesapladığı, eksik imalatlar için değer indirimi yaptığı ve hesaplamada bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacaklarına ilişkin davada, hüküm fıkrasında alacak miktarlarının net mi yoksa brüt mü olduğunun belirtilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında hükmedilen işçilik alacaklarının net mi, brüt mü olduğunun açıkça belirtilmemesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin ikinci fıkrasına aykırı olduğundan, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında hükmedilen alacağın net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde açıkça belirtilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aksi halde hükmedilen işçilik alacaklarının net veya brüt olduğunun anlaşılamayacağı ve Yargıtay denetiminin de mümkün olamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş mahkemesince hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net mi, brüt mü olduğunun hüküm fıkrasında açıkça belirtilip belirtilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında hükmedilen işçilik alacaklarının net mi yoksa brüt mü olduğunun belirtilmemesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin ikinci fıkrasına aykırı olması ve ayrıca hükmün icrası aşamasında tereddütlere yol açması nedeniyle, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında hüküm fıkrasında kabul edilen alacak miktarlarının net mi yoksa brüt mü olduğunun belirtilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aksi halde Yargıtay denetiminin mümkün olamayacağı ve hukuki belirlilik ilkesine aykırılık oluşturacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.