Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Genel Kurul İtirazı”
- Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulu'nca verilen bozma kararına karşı, ilk derece mahkemesince direnme kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 307/4. maddesinde "Yargıtay'dan verilen bozma kararına bölge adliye veya ilk derece mahkemesinin direnme hakkı vardır" hükmünün yer almasından hemen sonra "direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir" ibaresinin yer alması, direnme hakkının sadece Yargıtay dairelerinin kararlarına özgü olduğunun anlaşılması, Ceza Genel Kurulu'nun itiraz üzerine verdiği bozma kararlarının, Özel Daire'nin değil doğrudan Genel Kurul kararı olması, Genel Kurul’un itiraz nedenleri ve görüşleriyle bağlı olmaksızın itiraza konu hükmü tüm yönleriyle inceleyip karara bağlama yetkisine haiz olması ve yerel mahkemelerin direnme kararları ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının prosedür, dayanak ve hukuki dokuları bakımından farklılık göstermesi gibi hususlar gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika şube genel kurul seçimlerinin iptali talebiyle açılan davada, davanın konusunun genel kurul seçimleri mi yoksa delege seçimleri mi olduğu ve buna bağlı olarak ilk derece mahkemesi kararının kesin olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının açık talep sonucunun genel kurul seçimlerinin iptali olduğu, delege seçimlerine ilişkin itirazların ise ancak ıslah yoluyla ileri sürülebileceği, davacının ıslah yoluna başvurmaması ve davanın genel kurul seçimlerinin iptaline ilişkin olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı ve bölge adliye mahkemesinin istinaf incelemesi yapması gerektiği gerekçesiyle, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisinin bulunup bulunmadığı ve bulunması halinde sanıklar hakkında usulüne uygun açılmış bir kamu davasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisini düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın verildiği fiille aynı fiilden dolayı sanıklar hakkında daha sonra kamu davası açılmasının CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından bir Özel Daire kararına karşı yapılan itirazın, Özel Daire tarafından incelenmeden Ceza Genel Kurulu'na gönderilmesinin usule uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 6352 sayılı Kanun ile değişik 308. maddesi uyarınca, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın itirazı üzerine dosyanın öncelikle ilgili Özel Daireye gönderilmesi ve Özel Dairenin itirazı inceleyerek karara bağlaması, itirazı yerinde görmediği takdirde dosyayı Ceza Genel Kurulu'na göndermesi gerektiği gözetilerek, dosyanın itiraz konusunda karar verilmek üzere Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulu'nun verdiği bozma kararına karşı yerel mahkemenin direnme kararı vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Genel Kurulu'nun itiraz üzerine verdiği bozma kararlarının, Yargıtay dairelerinin kararlarından farklı olarak kesin nitelikte olduğu ve bu kararlara karşı yerel mahkemelerin direnme hakkının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı silahlı terör örgütü yöneticisi olma suçundan beraatine ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararına karşı yapılan itirazın kabul edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun, ceza dairelerinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararların temyiz incelemesi sonucu verdiği kararlara karşı CMK 308. maddesinde düzenlenen itiraz yolunun öngörülmediği, bu itiraz yolunun sadece ceza dairelerinin temyiz incelemesi sonucu verdiği kararlar için öngörüldüğü ve kanun hükmünün kıyas yoluyla genişletilemeyeceği gerekçesiyle itiraz reddolunmuştur. - Uyuşmazlık: Ceza Genel Kurulu'nun daha önce reddettiği bir Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazına konu olan aynı Yargıtay daire kararına karşı, farklı gerekçelerle tekrar olağanüstü itiraz yoluna başvurulup başvurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın olağanüstü itiraz yolunun istisnai nitelikte olması, Ceza Genel Kurulu'nun itiraz nedenleriyle bağlı olmaksızın tüm yönlerden inceleme yapması, kesinleşmiş hükümlerin infaz kabiliyetini zayıflatacak uygulamalardan kaçınılması gerektiği ve CMK 308. maddenin kıyas yoluyla genişletilemeyeceği gözetilerek, aynı daire kararına karşı daha önce reddedilen bir itirazdan sonra, gerekçesi ne olursa olsun tekrar olağanüstü itiraz yoluna başvurulamayacağına ve bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ikinci itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel Dairece sehven verildiği gerekçesiyle kaldırılan bozma kararına karşı yapılan itiraz üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının Ceza Genel Kurulunca incelenip incelenemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza dairesi kararlarının düzeltilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının CMK 308/1’deki itiraz yetkisini kullanması, bunun üzerine dosyanın ilgili daireye gönderilmesi, dairenin itirazı inceleyip yerinde görürse kararı düzeltmesi, aksi halde dosyayı Ceza Genel Kuruluna göndermesi gerektiği, dolayısıyla Özel Dairece sehven verildiği gerekçesiyle resen kaldırılan bozma kararına karşı yapılan itirazın Ceza Genel Kurulunca incelenemeyeceği gözetilerek, dosyanın yerel mahkemece verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı bölge adliye mahkemesince verilen direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulu'nca verilen bozma kararlarının kesin nitelikte olduğu ve direnme yoluyla tekrar değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, aksi halde yargılamanın uzayacağı ve olağanüstü itiraz yolunun işlevsiz hale geleceği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde, sanığın Ceza Genel Kurulu üyelerinin reddine ve usule ilişkin diğer itirazlarının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, daha önce kendisi hakkında verilen idari kararlara katılan Ceza Genel Kurulu üyelerinin reddine yönelik talebinin toplu ret istemi niteliğinde olması ve tarafsızlığı şüpheye düşürecek somut delillerle desteklenmemesi, sanığa yapılan tebliğin usulüne uygun olması, temyiz dilekçesindeki ifadelerin maddi hukuka aykırılık iddiası olarak kabul edilmesi ve dosya kapsamında sanığın silahlı terör örgütüne üyeliğinin sabit olması gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının, hükmün kesinleşmesinden sonra yürürlüğe giren ve sanık lehine değişiklikler içeren 7242 sayılı Kanun'un uygulanmasını gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesiyle 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin ikinci fıkrasında, kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalarda lehe yasa değerlendirmesi yapılması gerektiği belirtildiğinden ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazı ile dosya Ceza Genel Kurulu'nda incelenirken anılan kanun yürürlüğe girdiğinden, sanık lehine olabilecek bu değişikliğin değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.